2011 meclisi Kurucu Meclis olacak
02 Aralık 2010 02:55
Doç. Osman Can, demokratikleşme önündeki en büyük engellerden birinin Yargıtay Başsavcılığı olduğunu belirterek, Türkiye’nin yeni bir anayasa yapamadığı durumda parçalanmaya doğru gideceğini söyledi
Anayasa Mahkemesi eski raportörü Osman Can, Avrupa Parlamentosu’nda (AP) düzenlenen 5’inci Çerkez Günü’nde yaptığı konuşmada yeni anayasanın halkın talepleri doğrultusunda hazırlanması gerektiğini söyledi. Can, “Anayasa metni de bütün toplumsal kesitlerin üzerinde uzlaşabileceği asgari müşterekleri yansıtmalı” dedi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın demokratikleşmenin önündeki en büyük engellerden biri olduğunu kaydeden Can, şunları söyledi: “Yeni bir anayasa ideolojiyi topluma dayatmayan, tam tersine toplumu egemen kılan, toplumun taleplerini meşru gören bir anayasa olacaktır. Böyle bir adım atmaya başladığınız andan itibaren ideolojinin kaleleri hızlı bir şekilde harekete geçip yeni anayasayı imkansız kılacaktır. 12 Eylül’deki değişikliklerle kaleler önemli ölçüde tasfiye edilmiş durumda” değerlendirmesinde bulundu.
GERİ DÖNÜLEMEZ SÜREÇ BAŞLADI
Yeni anayasanın tüm siyasi partiler için samimiyet sınavı olduğunu vurgulayan Can artık Türkiye’de yeni anayasa yapma sürecinin geri dönülemez olarak başladığını belirtti. Osman Can, “Yani 2011 meclisi yeni anayasa meclisi olacak. Kurucu meclis olacak. 2011, bütün siyasi partilerin tartışmalarının siyasal mücadelelerinin ve propagandalarının merkezine yeni anayasayı koyacakları bir seçim süreci olacaktır. Bunun üzerine ortaya çıkan parlamento da yeni anayasayı yapan parlamento olacaktır. Türkiye zaten bundan kaçamaz. Türkiye bundan sonra da yeni anayasasını yapmadığı zaman ayrışmaya doğru, parçalanmaya doğru gider. Yaniya asgari müştereklerde barışınızı sağlayacaksınız ya da sonuçlarına katlanırsınız” diye konuştu. Avrupa’daki aşırı sağın yükselişini değerlendiren Doç. Osman Can, “Türkiye’nin zaten tarihi şansı da burada ortaya çıkıyor. Avrupa’nın üzerinde faşizm hayaleti dolaşmaya başladığı sırada Türkiye demokratikleşme sancıları yaşıyor. Türkiye eğer demokrasiyi kaçırırsa, bu faşizmin bir parçası olur” dedi. • AA BRÜKSEL
Star