İLERİCİ KİM, YOBAZ KİM?

Alpaslan SEL

Tüm Yazıları

"Bu milli takım oyuncuları başörtülü ve daha tesettürlü bir şekilde bir milli forma ile bu başarıyı elde etseydi, aynı Atatürkçülük edebiyatı sizce tekrar eder miydi? Hepimiz biliyoruz ki etmezdi. Peki neden etmezdi? Çünkü ülkemizde bir kesim şöyle çarpık bir düşünceye sahip; ne kadar dekolte, açık bir kıyafet tercih edersen Batılısın, Atatürkçüsün, çağdaşsın ve ilericisin. Ne kadar tesettür, türban, kapalı kıyafet tercih edersen gericisin, yobazsın, çağ dışısın, Arapçısın."

***

İLERİCİ KİM, YOBAZ KİM?

Voleybol Bayan Türk Milli Takımını tebrik ediyorum. Başarıları ile çok sevindik, gurur duyduk. Ama bu başarının hemen akabinde fitne yine durmadı. Klasik seküler bağnazlık yine kendini gösterecek bir fırsata çevirdi bu başarıyı. 

Milli takım oyuncularının cinsel kimliği beni zerre kadar alakadar etmez. Bu konuda konuşmaktan haya ederim. 

Gelelim bu başarı üzerinden yapılan basit ve sığ Atatürkçülük edebiyatına;

Varsayalım bu milli takım oyuncuları başörtülü ve daha tesettürlü bir şekilde bir milli forma ile bu başarıyı elde etseydi, aynı Atatürkçülük edebiyatı sizce tekrar eder miydi? Hepimiz biliyoruz ki etmezdi. Peki neden etmezdi? Çünkü ülkemizde bir kesim şöyle çarpık bir düşünceye sahip; ne kadar dekolte, açık bir kıyafet tercih edersen Batılısın, Atatürkçüsün, çağdaşsın ve ilericisin. Ne kadar tesettür, türban, kapalı kıyafet tercih edersen gericisin, yobazsın, çağ dışısın, Arapçısın. 

Türkiye’nin geldiği bu aşamada bile, bu ilkel düşünceleri hiç utanmadan sosyal medyadan serd edebiliyorlar. Ondan sonra da çıkıp toplumsal kutuplaşmadan bahsedebiliyorlar. 

Elinde rakı kadehin varsa, kıyafetin Batılı standartlardaysa çağdaşsın, Atatürkçüsün, ilericisin. Tesettür içeren bir kıyafet tercih edip, alkol almıyorsan gericisin, yobazsın. Çağ dışısın.

Zihinlerini Batılı hayat tarzı üzerinden şekillendiren bu sömürge aydınları üstten bşr bakışla, yüzlü, bezli bir şekilde bizleri Araplaşmakla itham edebiliyorlar. 
Bu kafa yıllarca bu millete kan kusturdu. 

Bugün gelinen noktada, yaşanan onca şeye rağmen zerre değişme var mi derseniz. Hayır maalesef yok derim.Bundan sonra da olacağa benzemiyor. 
Ama çok şükür giderek sayıları azalıyor ve marjinalleşiyorlar. Uzun ve derin analizler yapmaya gerek yok.

Onları kendi hallerine bırakın tarih ve toplum gerisini halledecektir.

Alpaslan  SEL

Arkadaşına Gönder Yazdır

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:

0