Umut etmek, ibadet...
19 Şubat 2013 10:28 / 1622 kez okundu!
Çekmişim önüme defteri, yazmışım bastıra bastıra kocaman, koymuşum noktasını. Öpmüşüm kağıdımı. Asmışım dalına çamcağızın...
: İnşaalaa Barış...
Umut etmek, ibadet...
Yeni sene geldi, eh hayr olsun. Bizde derler sabahlar nur, yıllar hayr... Öyl’olsun. Benim torun, oğlanınki burada gitti mektepte, öğrendi ‘yeni yıl hooşgeldi’ aman ne güzel söylemişiz birlikte, karşıda sular, aman ne mavi ne büyük sular, hiç görmemişim ömrümce geldim burada gördüm şükr... Kucaklayasım gelir, sular sineme sığar mı hiç, gaflet işte. Sular iyidir, bulduğun yerde çarp yüzüne, içini bile soğutur. Ruyanı sulara söyle, var ise tasan yakana söyle, ama, ruyanı, hulyanı sulara söyle, sular sır tutar. Çiçekler hoştir, kulağına tak, yakana tak, o da bir can, hem ne güzel. İnsanoğlu dünyayı güzel kılar, çiçekler insanı, dağı taşı. Emek emek, rengarenk. Hem sevaptır, sevmesi, billahi...
Bi koca nenemiz var idi, yaşamış tee 105 yaşına, aklı bütün. Almış idi üç koca. Eh, ne yapsın, ersiz ev kısmetsiz ev, kocasız kaldığı vakitler kapıya çizmesini koyardı bir evvelki erinin, ki gölgesi koruyup kollasın evi, çol çocuğu. Ben Konak meydanında görmüşüm bir sef’inde hatunlar yürüyor adamlar yapmasın zulüm, eh dedim yapmasın elbet, kim ister görsün zulüm, ama, bir hatunun kolunu çektim dedim, anam ortada koca mı var, er mi var, tuttuğunu götür, etme böyle hırçınlık. Sever diye kalkar eli, kalkmasa eyi elbet, ama, densiz be bu er milleti... Umudetmesi ibadettir derdi bu koca nene. Eh, uma uma buldu üç koca, öyle söylemesi yaraşır ona.
Güzel söylen derdi, ağu söz evi acıtır, güzel söz de ibadettir. Eh, rahmetli ibadetlerin en büyüğünü üç sefer yaptı, cennetliktir mutlaka. Ben burada yazıldım mektepte. Dedim denizi, yürüyüşü seyirle geçmez bu ömür. Bak geldik tee ordan olduk biraz buralı, ruyalarımı süslese de memleketin taşı rüzgarı, artıkın dünya kucaklaşır olmuş, benim koca denizi kucaklamak isteyişime benzer bu da.
Haydin dediler, haydin bakalım, defteeer, kaleeem, silgiii. Gittik, oturduk sırada. Kırık çizgi, çember, de haydin Bismillah. İçim güp güp, bir koca nene, yaş olmuş tee nerelerde. Benim torun açtı kurşunkalemimi, öptüm ucunu, çektim ilk çiziği, dedim vara bu çizik tee dünyanın öte ucuna kim bir nene almış eline kalemi yazacak Allan izniylen güzel halleri...
Bizim sınıfta komşular var, seyyar satıcı, sokağı süpüren çöpçü, kapıdan geçen şerbetçi, dediler size söz hemen sökeceksiniz okuyup yazmasını, işinizden gücünüzden etmeycez sizi, okur yazar edicez, aman, ağzın bal yesin başöğretmen, ayakların kabeye varsın. Söktük olduk, söktük olduk, hece bağlıyorum bile.
Benim büyük torun psikolojiyi heceletince ona bağırıyorum ama, hınzır, densiz, n’olcek. Bak ne güzel, yeni yıl da geldi. Benimkiler kesmiş Kalenin ordan bi koca çam dalı, aman ne üzüldüm ne kahırlandım, ağacın dalına döktüm gözyaşım. Neyse gayrı, koydular odaya süsler taktılar, kızdı babaları, bu gavur adeti diye, kızma dedim oğluma, İsa da bizim peygamber, okuruz bi Fatiha, affeder.
Almışlar bi tesbih, asmışlar çam dalına, analarına bi tarak, o da orada, babaya bi cüzdan, çakma makma, inşallah nafaka dolsun içi. Sen ne yaptın, ya al ya yaz, tak şu dala, desinler mi. Ah bu çocuklar, dünya meyvesi canlar, Allah herkesinkini sahibine bağışlaya...
Çekmişim önüme defteri, yazmışım bastıra bastıra kocaman, koymuşum noktasını. Öpmüşüm kağıdımı. Asmışım dalına çamcağızın...
“İnşaalaa Barış...”
“Bu ney yaa şimdi”, dedi hepsi.
Bu ney olur mu evlatlar, her işin başı o...Şükür yaşadım demenin de başı, ibadetin de, atinin de mazinin de.
Gülü gülüverdiler üstüme.
Gülsünler, ben pek memnunum.
Hepinize hayrlar, hoşluklar anam bacım, kalbiniz eğri tartmaya, diliniz güzel söyleye, iyiler çıka yolunuza, komşunun da hısımın da mailliğin de hayırlısı... Yediğiniz lokma acımasın, yurdunuz yuvanız barış ile, aşk ile, huzur ile inşallah. Yakında el yazısına da geçicez biz.
Ayşe KİLİMCİ
18.02.2013
Son Güncelleme Tarihi: 19 Şubat 2013 13:06
