Beslenme gündeminin soruları ve cevapları
09 Temmuz 2012 11:26 / 2857 kez okundu!
Merhaba Değerli Okurlarım;
Umuyorum güzel bir hafta geçirdiniz, sağlıkla geçirdiğimiz her dakika özel ve güzeldir bence. Bizim TV karşısında, iş başında, yemek masasında, arkadaşlarımızla sohbet ortamında sağlıkla geçirdiğimiz her dakikada dünyada binlerce insan sağlık problemleriyle boğuşmakta, yakınını kaybetmekte, doğal afetlere maruz kalarak korkuyla yaşamaktadır. Geçen bu süreyi sağ salim atlattığımıza göre ŞANSLIYIZ, ŞANSLISINIZ sevgili okurlarım; o zaman sürprizlerle ve beklenen güzel haberlerle dolu yepyeni bir haftaya merhaba diyorum. 
Sizden bir ricam olacak, biliyorum kimileri iş yerinden tatil için izin ayarlamanın, ramazana denk getirebilmenin sıkıntısını yaşarken, kimileri evlilik, doğum, terfi edebilme, ev taşınması, yeni bir iş kurma telâşe’lerinde. Yani gerçekten “iyi bir haftaya ihtiyacımız var.” Bu nedenle lütfen haftanın yoğun temposuna başlamadan önce, kendinize YÜKSEK SESLE şunu tekrarlayın:
> Sabah üstümü değiştirirken tüm akıl bulanıklığımı, kararsızlıklarımı, stresimi ve olumsuz düşüncelerimi, egomu elbiselerimde bıraktım. (Hollanda Atasözü) Yepyeni bir haftaya TAMAMEN pozitif başlıyorum. Olumsuz düşünceleri zihinsel canavarlar halini almadan önce yok edin. (Anonim)
> İstediğim şeyi, onu engelleyen durumları düşünüp yakınarak elde edemem. bunu istediğime kendimi inandırmazsam, bana yardım edebilecek kimseyi inandıramam. BEN İSTİYORUM VE İNANIYORUM BUGÜN DEĞİLSE YARIN AMA MUTLAKA OLACAĞINI HİSSEDİYORUM;) Hayallerinize olan inancınızı kaybetmeyin. O şey olmuyorsa ya zamanı değildir, ya da daha iyi bir şekilde karşımıza çıkacaktır. (Mevlana)
“İzmirizmir.net” ailesiyle sağlığını önemseyen ve beslenmeye özgü konuları diyetisyenine danışmayı tercih eden, geniş bir kitleye ulaşma konusunda oldukça başarılıyız. Bu hafta, siz değerli okurlarımdan ve danışanlarımdan gelen soruları cevaplandırıyorum. Dinlediğim ve okuduğum sorularınız gündemdeki haberlerin etrafında yoğunlaşmış durumda. Dilerseniz cevaplandıralım, aklınızdaki soru işaretlerini bir nebze giderelim.
Sizden gelenler;
Gıdalarla oynandığı, %100 dana eti denen ürünlerin kanatlı hayvan etleri de içerdiği tespit edildi. Bu durumun bizlere etkisi hem fiziksel hem psikolojik anlamda olumsuz oldu. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Marketlerde indirim günleri olduğunda satılan yiyecekleri alıyoruz ama hep bir şüpheyle. Çarşamba günü yeşillikte indirim, Cuma ette indirim gibi. Kısacası indirim ürünlerin indirimsiz ürünlerden farkı nedir?
Bazı firmalar tek fabrikadan aynı ürünü iki markayla çıkarıyorlar. ABC şirketi hem ABC adlı, hem de CDE adlı yiyecek çıkarıyor. Bunun lezzet dışında sağlığa bir etkisi var mı?
Maalesef ben de danışanlarımdan ‘tam yemek yapıyordum, haberi gördüğümde fark ettim ki elimdeki ürün haberdekiyle aynı marka’ gibi yakınmalar duyuyorum... Aslında etiketlemenin de bir kuralı, gıdada bulunan renklendiricilerin, tatlandırıcıların tebliğleri, gıdada bulunabilen pestisitlerin maksimum miktarlarının, etlerin karışım oranlarının, dondurulma ve fermente edilme şartlarının bile tebliğleri bulunmaktadır.
Bakınız: http://www.gkgm.gov.tr/mevzuat/kodeks/kodeks_liste.html
Kontrollerin artması bu anlamda iyi bir girişimdi. Peki, biz ne yapabiliriz? Şehirlerde yaşayanlarımız için hayvanları kendimiz yetiştirip kesme olanağımız olmadığından ya güvenebileceğimiz bir kasap’a ihtiyacımız var ya da Türk Gıda Kodeksine göre etiketleme kurallarına uygun markaları seçip incelememiz gerekiyor. Seçtiğiniz markanın, ISO ve TSE onaylı HACCP belgesi olan firmaları seçin. Çünkü bu kalite güvenliği sertifikaları, personel eğitimlerinden ve sınavlarından sonra alınabilen belgelerdir. Ve dönemlik kontrolleri vardı. Bu belgeyi kazanmaya hak eden firmanın elinde bir garanti belgesi değildir yani sertifikayı kaybetme durumu da söz konusudur. Bu nedenle dikkatle besinler işlenir, hazırlanır ve paketlenir.
Marketlerdeki indirim ürünleri diye tanımladığınız ürünler, son kullanma tarihi yaklaşan bir ürün olabilir veya mağaza ana firmadan o ürünü daha düşük fiyata almış bu nedenle bizlere daha uygun fiyatlara ulaştırmayı hedefliyor olabilir ya da stokları fazla olan bir ürün olabilir. Zaman zaman bu tür kampanyalarla kişilerin mağazaya ziyaretinin sıklaştırılması da yine bir hedef olabilir. İndirimdeki ürünün indirimsiz üründen kalite anlamında bir fark olduğunu söyleyemeyiz. Normalde de bir şey pahalıysa “oo çok pahalı, daha ucuzu var” deyip geçeriz, daha uygun fiyatlısını gördüğümüzde de “niye bu kadar ucuz acaba” deriz. Aynı firmanın çıkardığı ürünün de yine kalite açısından farklı olduğunu savunamayız. Ticaret hayatımızda hep olacak ve olması da gereken bir alandır. Bu durum besinin kalitesine yönelik bir girişim DEĞİLDİR. Siz etiketleri dikkatlice okuyun ve gerekli belgeleri tamamlamış olup olmadığına dikkat edin. Tüm gerçekler üç aşamada oluşur. Önce alay edilir. Sonra şiddetle karşı çıkılır. Son olarak da "zaten belli olan bir şey" denir ve kabul edilir. (Artur Schopenhauer)
Çömez yakınıyormuş: "Bize öyküler anlatıyorsun ama anlamlarını açmıyorsun." Usta yanıt vermiş: "Biri sana meyveyi çiğneyerek ikram etse hoşuna gider miydi?" (Paul Brunton)
NEŞELİ VE SAĞLIKLI BİR HAFTA DİLİYORUM.
Diyetisyen Begüm KURAN
09.07.2012
Son Güncelleme Tarihi: 09 Temmuz 2012 12:30
