hurkus
|
O atkının ponponu kedi olabilir! - Mehveş Evin
Damien Hirst sergisinden sonra İstanbul’daki Deri ve Kürk Fuarı’nı protesto etmeye hazırlanan hayvan ve çevre hakları üyeleri: “Hayvanlara yapılan feci zulmü tüketici bilmiyor.”
Yurtdışında PETA gibi örgütlerle tanıştığımız kürk karşıtı gösteriler, Türkiye’de de çoğalıyor. Geçen yıl Uluslararası Deri ve Kürk Fuarı protestosuyla konuşulan Yeryüzüne Özgürlük Derneği, Kürke Hayır Platformu ve Bağımsız Hayvan Özgürlükçüleri ile 17 Ocak’ta başlayacak fuar öncesinde görüştüm.
Anladım ki kürke hayır demek, sadece kürk mantoya karşı çıkmak değil... İrili ufaklı ucuz kürklü aksesuvarlar, hayvanlara işkencenin en beter örnekleri.
* Fuarı protesto etmekteki amacınız ne?
Bu sektörde, insana, hayvana, doğaya uygulanan tahakkümleri gözler önüne sermek istiyoruz. Fuarda deri ve kürkleri sergileyen firmalar, endüstriyel kapitalizm sayesinde dünyanın dört bir yanında ve her dakika hayvanları katlediyor. Bu zulüm üzerinden para kazanıyor!
* Kürk deyince zenginlik, lüks akla geliyor...
Yeryüzüne Özgürlük Derneği: Evet. Ama artık kürk, bir lüks tüketim ürünü değil! Hayvanların büyük çoğunluğu kürk çiftliklerinde yetiştiriliyor. Çin ve Doğu Asya’da her yıl 2 milyonun üzerinde kedi ve köpek, sokaktan toplatılarak canlı canlı derileri yüzülüyor. Kedi ve köpek kürkü yasak olduğu için de farklı etiketlerle dünyaya pazarlanıyor. Endüstriyel üretim çiftliklerinde üretilen tavşanlar da ucuz kürkün kaynağı.
* Kürk, kadın imgesiyle bütünleşmiş vaziyette... Peki erkekler kullanmıyor mu?
Kürk yastıklar, halılar, şapkalar, botlar, oyuncaklar ve diğer aksesuarlar görünmüyor. Erkekler de kürk palto giyiyor. Montlarının yakasında olan kürkler, kimsenin dikkatini çekmiyor! Geçen yılki fuar ziyaretçilerinin yüzde 92’sini erkekler oluşturmuş. Bu sektör de kadınlar üzerinden reklam yapıyor. Bu yüzden insanların verdiği ilk tepki, kadınlar üzerine oluyor.
* Peki Türkiye’de de ucuz kürkler kullanılıyor mu?
Kürke Hayır Platformu: Kürk ve derinin Türkiye’deki ticaret hacmi çok büyük. Sektör, artık orta sınıfın da satın alabileceği kürkleri pazara sunmaya başladı. Türkiye’deki kürk ve deri endüstrisi gözünü Rusya ve Çin’deki orta sınıfa da dikti. Kürk yalnızca aristokrasinin satın alabildiği bir arzu nesnesi olmaktan çıktı. Kürk piyasasının yüzde 85’ini kürk çiftlikleri oluşturuyor. Tavşan, çinçila, tilki, rakun, samur gibi pek çok hayvan çiftliklerde doğup korkunç sonlu ölümlerini bekliyor.
* Dünyada bu sektöre dair gelişmeler/yeni uygulamalar ne? Sektörün karanlık yüzünü (Türkiyeli) tüketici yeterince biliyor mu?
Yapılan kampanyalar, bilinçli gazeteci ve sanatçılar sayesinde insanlar farkına varıyor. Ama bu konularla ilgilenen bir milletvekili yok. Daha çok insan, kürkün bir moda değil, vahşet olduğunun farkına vardı; daha fazla etiket okumaya, kürkü özendirici yayınlara karşı çıkmaya, kürk giymeyi özendiren ünlü kişilere tepki göstermeye başladı. Tabii ki kürk ve deri sektörü moda sektörünce destekleniyor. Reklam gelirlerinden kopmak istemeyen medya da katliamı özendiriyor.
Aç hayvanları boğarak öldürüyorlar
* Özellikle Çin menşeili kürklerin tavşan, kedi ve köpekten korkunç yollarla elde edildiğini söylüyorsunuz... Detaylarını anlatır mısınız?
Kürke Hayır Platformu: Swiss Animal Protection/EAST International hayvanların çoğu zaman canlı canlı yüzüldüğünü gösteren araştırmalar yayınladı.
Çin, dünyadaki en büyük kürk üreticilerinden. Talebi doyurmak için kedi ve köpek gibi evcil hayvanların kürklerini de işliyor. Bu hayvanlar çok küçük kafeslerde, tüyleri parlak olsun diye soğuk ortamlarda, kafesleri pisletmesinler diye yemek ve su verilmeden tutuluyor... Köpekleri öldürmek için kasap, hayvanın boynunu demir bir tel ile sıkıyor ve ardından kasık bölgesinden bıçaklıyor. Kedilerde ise asma yöntemi ve canlı canlı suda kaynatma yöntemleri uygulanıyor. Çoğunlukla ip ile boğazlarından asılan kedilere bazen ölümü çabuklaştırmak için boğulana dek ağızlarından tazyikli su veriliyor.
* Peki derinin alternatifi nedir? İnsanları deri eşyalar satın almaktan vazgeçirmek, ne kadar gerçekçi?
Yeryüzüne Özgürlük Derneği: Derinin alternatifi kauçuk ya da bez olabilir, ama derinin alternatifinden ziyade ekolojik katliama dikkat çekmek istiyoruz. Endüstriyel yaşamın alternatifi ekolojik yaşamdır. Hayvanları, doğayı ve işçileri sömüren, katleden bir endüstri olmamalı. Ekolojik yaşam, ekolojik meyve sebze pazarlarından da ibaret değil. 30-40 yıl öncesine kadar bu sanayiler hayatımızda yoktu. Hiçbiri zaruri değil. Artık doğa alarm veriyor!
Kürkün çevreye ve sektörde çalışanlara verdiği zarara önümüzdeki günlerde yer vereceğim.
Kürkten nasıl korunuruz?
* Bunun bir parçası olmak istemiyorsam neye dikkat etmeliyim?
Yeryüzüne Özgürlük Derneği: Dünyada milyonlarca insan, bilinçli veya bilinçsiz 5-10 TL’ye satılan kürklü atkıları, eldivenleri, hediyelik eşyaları satın alıyor. Kürkten kopardığınız bir parça tüyü yakarak çıkan dumanın kokusundan sentetik olup olmadığını anlayabilirsiniz. Koku, saçınız yandığında çıkan kokuyla aynı. İdeal olanı kürklü aksesuarı hiç kullanmamak. Çünkü kürkün alternatifi olmaz, özendiricisi olur.
Sokaklar ölü hayvanlarla dolu!
* Yurtdışında, PETA’nın ünlüleri protesto ettiğini biliyoruz. Türkiye’de durum ne?
Bugüne kadar pek çok marka ve kurum protesto edildi, ediliyor. Ama en çok Hülya Avşar protestosu dikkat çekti. Göz önünde olan bir sanatçı olduğu için duyarlı olması bekleniyor. Her gün, geçtiğimiz sokakta ya da yolda yürürken kürk hayvanının canlı canlı yüzülmesine şahit olsak ne olur? Eminiz şiddetli tepki verilir. Oysa şu anda sokaklar, mağazalar ölü hayvanlarla dolu!
Milliyet
15.01.2013
|