hurkus
|
Evet, erkekler çıldırmış! - Balçiçek İlter
Gitgide artan kadın cinayetlerini eleştiren manşetin, “Erkekler çıldırdı mı?” sorusunu hatırlıyor musunuz? Bunun üzerine gelen mail’leri yanıtlamış, o erkek mail’lerindeki kadına bakış açısını eleştirmiş, pazar pazar asabınızı bozmuştum. Bugün de devam edeceğim; çünkü “Evet, karar verdim, erkekler kesinlikle çıldırmış!”
*
>> Evin sahibi kadın, bekçisi erkektir.
“İşin kolayına kaçıp, namus ve ahlak fedailiğine sığınmışsınız. Evdeki cinsel şiddet tamamen kadının gücü ve kontrolündedir. İstediği zaman seks yapan kadındır. Eve belli bir saatte gelirsin, işten yorgun argın, sözlü şiddet başlar. Bu yetmez duygu sömürüsü, gözyaşı başlar. Kadın her zaman üstündür. Durum sonunda şiddete dönüşür. Zaten kadınlar fiziksel olarak bizden kuvvetli olsalar kendimizi nasıl savunacaktık merak ediyorum. Ahlakın, namusun, şerefin, çocuğun, evin sahibi kadın, bekçisi erkektir. 34 yaşındayım, 2 çocuk sahibiyim, 14 yıllık evliyim. Abdulsadık Açık”
>> Kadınlar bas bas bağırıyor!
Sizce sadece erkekler mi değişti? Son on yıldır dizilerde değişen aile yapısına bir bakın. Dominant kadın, pasif erkek, kocalarına, sevgililerine bas bas bağıran kadın tipi sizce ne kadar güzel? Bu çok hoşmuş diye sunuluyor bize. Kadınlar da bas bas bağırıyor evinde. Kabul eden var, etmeyen koca var, o da basıyor tokadı! Kadınlar olmadıkları gibi davranmaya çok meyilli, kocalarını rahat ettireceklerine, sanki üstünmüş gibi davranıyorlar. Ben 20 yıllık evliyim ve 4 çocuğum var, ikimiz de emekliyiz, eşim bana asla sesini yükseltmedi. Ben bağırınca o sustu! Ahmet Yığıl”
>> Aile içi şiddette alkol etkili, ama sorun neden içiyoruz?
Elbette bir erkek olarak şiddeti tasvip etmem mümkün değil ama bizim evde de zaman zaman yaşanmıştır. Aslında alkolün etkisi… Ama sorun neden içiyoruz? Çünkü kadınlar artık kocalarını el üstünde tutmuyor, her yaptığını onaylamıyor, başkaldırıyor. Erkeğin kendisini ezik hissetmesini sağlıyor. Arif Doğan (25).”
>> Hangi kadın kocasına banka kartını verir?
Başımdan iki evlilik geçti. Şimdi üçüncü eşimle beraberim. Bu eşim yabancı. Ve ben artık anladım ki evlilik ancak Türk kadınlarıyla yürümüyor. Eşim bana itaat eder, sesini yükseltmez, saygısızlık etmez, ben de ona elimi bile kaldırmadım. Eşim çalışıyor ve iyi para kazanıyor, maaşını ilk gün bana verir. Banka kartları, bütün şifreleri bendedir, internet hesaplarının şifresini bile bilirim. Hangi Türk kadın, kocasına banka kartını verir, düşünün. Türk kadınları son derece şımarık, istekleri sınırsız, çenesi düşük, kavgacı ve bencil… O yüzden şiddet görüyorlar. Mehmet Doğan (46).”
*
Nereden başlasam? Nasıl anlatsam? Hangi birine, hangi dozda cevap versem bilemedim. Yukarıda okuduğunuz mail’ler büyük bir çoğunluğu oluşturuyor aslında. Daha da hakaret dolu, kadını aşağılayan ve cinsel içerikli mesajlar vardı ama gönlüm onları yayınlamaya elvermedi. Aslında son üç-dört gündür aldığım mail’ler Türk erkek yapısını, kafasının işleyişini ve biz kadınların neden şiddet gördüğümüzü anlamaya birebir. Benim gördüğüm tablo şu… Kadın itaatkar olacak, çalışırsa parasını kocasına teslim edecek, sesini yükseltmeyecek, koca ne zaman isterse sevişecek, kocasına evin hakimi, bekçisi, dünyanın en özel erkeği gibi davranacak… Davranmazsa dayak yiyecek, boşanırsa öldürülecek!
İyi de beyler siz dünyanın en özel insanları mısınız? Bakın bir aynaya!
Bırakın zorla evlendirileni, mecburen eşiniz olanı, sizi seven, size aşık olan kadına bile şiddet uyguluyorsunuz. Bunun neresi erkeklik?
Bugün “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu” Taksim Tramvay durağında bir bildiri okuyacak ve birbiri ardına öldürülen kadınlar için “Gelin bize destek olun” diyecek. Ama asıl protesto yürüyüşü 24 Temmuz’da… Sanatçıların, sivil toplum kuruluşlarının, siyasetçilerin ve kanaat önderlerinin destek vereceği bu başkaldırının iki talebi olacak…
1. Devlet kadına talep ettiği anda koruma versin.
2. Cana kasteden koca, eski koca, sevgili vb. hiçbir yasal indirimden yararlanmasın!
Habertürk (13.07.2011)
‘Erkekler çıldırmadı, düzgün kadın kalmadı!’ - Balçiçek İlter
|