|
|
Evime hırsız giriyor.
23 Mayıs 2008
|
|
Moshe
|
Pek Sevgili Sevim Abla;
Kiracısı olduğum ev bahçeli. Her yanımda bahçeli ev. Hele bir karşı komşu var, var 40 kedisi.
Açıyorum bir pencere atlıyor içeriye binbir türlü bir kedi. Daha geçen gün yitirdim iki bardak bir tabak. En son girdi yıktı bir ayaklı abajur.
Git diyorum gitmiyor, gel diyorum gelmiyor. Pusuya yatıp izliyor beni. Ev kocaman, kovalaştıkça oluyorum deli. Bir o katta bir bu katta. Gidip bir yere saklansa kaybederim kendimi.
Zaten en kısa zamanda terkedeceğim bu üç katlı evi. Neyime lazım 2 odalı yeter bana bir başımayım zaten.
Diyeceğim o ki; Ben nasıl kurtulacağım bu sorundan. Ne yapayım bir akıl ver. İncitememde kediyi. Pencereyi açmazsam olurum bir iyice deli.
|
|
|
|
|
|
23 Mayıs 2008
|
|
hurkus
|
Sevim Abla'nız değilim ama dayanamadım gerçekten, Hanımefendi'nin işine karışmak gibi olmasın, ben de yanıt yazmak istedim.
Kendileri söylemesi ayıp zaten bir kedi delisi, bence yanıtı belli: Alış sen en iyisi! :lol:
|
|
|
|
27 Mayıs 2008
|
|
sevimabla
|
Sevgili Moshe,
Önce senin şahsında tüm okurlarımdan özür dileyeyim. Uzun süredir rahatsızdım, acayip üşütmüşüm:(
Sonra da seni tebrik edelim; pek bi kafiyeli yazmışsın:) Neyse benim yerime hürkuş hanımdan bir cevap gelmiş bile, sağolsun. Doğru demiş, pek severim kedileri. Apartman dairesinde oturmama rağmen 3 sokak kedim var benim. Aslında belki farkında değilsin ama şu dönemde kedi besleyen, hele sokak kedilerini ya eve alıp ya da sokakta doyuran o kadar çok insan var ki inanamazsın. Bir dön bak etrafına canımcım. Ve sen çok ta şanslısın çünkü bahçeli bir evde yaşıyormuşsun. Şimdi benim sana tavsiyem; o güzel evinin keyfini çıkarmaya devam et ama kedileri de araya verme. Evinin bazı kapı ve pencerelerine tel koydurabilirsin, bu çok faydalı olur. Ve de senden ricam onlara güzel davran, arada bir okşayıp sevmeyi dene, kafana takma ki onlar da senin negatif enerjini temizlesinler. İnan çok faydası olur, bana da dua edersin...
|
|
|
|
27 Mayıs 2008
|
|
Moshe
|
Geçmiş olsun Sevim Abla.
Çok şükür kediciklere, köpeciklere karşı bir sevimsizliğim yok. Elimde kalkmaz onlara. Bir köpekle bir çok gece aynı yatakta bile yatmışımdır. Ayakucumda kediler çok cırmıklamıştır topuklarımı. Ağzıma kafasını sokanlar bile vardı.
Hala da severim ama bütün gün evde olmayışımdan evime arkadaş olarak alamadım. Korktum sorumluluklarını üstlenmekten.
Ne var ki son günlerde kene korkusu sardı beni. Doktorlar kedilerden ve köpeklerden uzak olun diyor. Ve geçen yıl kedilerin dışkı kokusundan bahçede oturmak bile mümkün olmuyordu. Hergün temizliyorsun ertesi gün yine aynı.
Aslında şu an ki korkum kene. Yoksa doğam gereği de kedilere pek sempatik geliyorum. Daha bu akşam kemeraltında bir cafede oturayım dedim ve oturur oturmaz birisi bitiverdi yanımda. Melül melül bakıştık. Yerfıstığı verdim yemedi. Birada içmezki vereydim biraz. Sonra oturduğum koltuğa çıktı. Aldığım takı malzemelerini koyduğum poşetin içine kafasını soktu. Baktı ki işine yarayan bir şey yok, kırıta kırıta gitti.
:)
|
|
|
|
Uyarı
|
|
Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.
Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.
Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.
|
Bu tartışmayı Facebook'ta paylaşabilirsiniz:
0
|
Sitemizde yayınlanan yazılar, yazarlarını bağlar.
