AVLULU EVLERİN ÇOCUĞUYSANIZ EĞER...
Ansızın geçip gidiverir zaman... Hani, "Göz açıp kapayıncaya kadar" derler ya, işte öyle ansızın geçip gidiverir zaman... Şöyle bir geriye dönüp baktığınızda elde kalanın ne olduğunu düşünürsünüz yaşanmışlık adına...
Avlulu evlerin çocuğuysanız, burun direğinizin sızlaması hiç geçmez, geçmişi anımsadığınızda...
Kalabalık yenilen yemeğin tadı gelir damağınıza... Komşunun incir ağacının size eğilen dalları... Hayat çeşmelerinden akan suyun soğukluğunu hissedersiniz ellerinizde... Sıkıntı içindeyken size her şey yolundaymış gibi davranan anne-babanızın gayretleri düşer gözbebeğinize...
Çevrilen çember, sıkı arkadaşlığın resmidir avlulu evlerin çocuğuysanız eğer... Sakızdan çıkan artist ve futbolcu resimlerinin ütülmesidir paylaşmanın adı... Biriktirme, cimriliğin değil, aç-açıkta kalmamanın, yokluğun acısını derinden duymanın telaşıdır...
Ahmet Büyükçulhacı'nın yazısını okumak için lütfen tıklayınız:
http://www.izmirizmir.net/bilesenler/koseyazilari/yazi.php?yazi_no=965