Barış Pınarı Harekatı'nda cephenin bilinmeyenleri
Türk ve dünya kamuoyu, Barış Pınarı Harekatı'nı televizyonlardaki yorumculardan, gazete sütunlarından, siyasilerin beyanatlarından, görüşlerinden dinledi ancak cephede bambaşka bir hayat, bambaşka bir dünya vardı.
Türk askerinin sivil unsurları bombaladığı, kimyasal silah ve fosfor bombası kullandığı gibi haberleri üzüntüyle takip ediyorlardı. Çünkü gerçek bambaşkaydı.
Mehmetçiğin ilk yardım paketinin içinde "acil doğum seti" bile vardı. Amaç, ani gerçekleşen bir doğum olursa, yardıma ihtiyacı olabilecek sivil bir kadına yardımcı olabilmekti.
Komando tugayındaki bir birlik harekatın 5. gününde DEAŞ`ın ölüm odalarının bulunduğu bir evi tespit etti. Terk edilmiş eve giren Türk askerleri duvarlarında kan ile Arapça yazıların bulunduğu ölüm odaları ile karşılaştı. Evin içindeki sessizliği odalardan birinden gelen kedilerin miyavlama sesi bozdu.
Örgütün bir tuzağı olabilir miydi, içeride halen birileri var mıydı? Kafalarda bu sorularla, elleri silahlarının tetiğinde büyük bir dikkat içinde girdiler odaya. Karşılarında bir anne kedi ve onun çevresine tünemiş, süt emmeye çalışan yavru kedilerdi.
48 saat kaldıkları bölgede o kediler, artık Türk askerinin en büyük moral kaynağıydı. Kumanyalarını o kedilerle paylaştılar. Kediler biraz yabaniydi. Askerler yiyeceklerini onlarla paylaşmamasına rağmen yine de yaklaşmıyorlardı. Bir tanesi hariç. Sarmal yavru kediye "Derman" ismini verdiler. Görev dışında kalan istirahat anlarının kimi zamanlarında o yavru kedi ile vakit geçirdiler.
Fotoğraf: TRT Haber