'Dönüşüme alışık olan İzmir, son kentsel dönüşümünü de 3 belediye başkanından yedi'

"İzmir ilk çağlardan beri dönüşmeye alışıktır"

İzmir Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi ile Hukuk Bilimleri Araştırmaları Merkezi'nin düzenlediği "Kentsel Dönüşüm ve Etkileri" paneli 12 Şubat salı günü İzmir Adliyesi konferans salonunda yapıldı. Prof. Dr. Hüseyin Murat Çelik'in moderatörlüğünde gerçekleşen toplantı sonunda çıkan ortak görüş; iyi bir dönüşüm modeli tarif etmediği çok açık olan ve sosyal yönden eksikleri bulunan kanunun revizyonu ve gözden geçirilmesi gerektiği idi. "Dönüşüp duran şehir: İzmir" başlıklı sunumuyla toplantının en dikkat çeken konuşmacısı İzmirizmir.net yazarı mimar Talat Ulusoy oldu. Ulusoy "İlk çağlardan beri dönüşmeye alışık olan İzmir’in, "13-18 Eylül 1922'de yaşanan Büyük İzmir Yangını”ndan sonra çok ciddi bir dönüşüm geçirdiğine dikkat çekti ve son kentsel dönüşüm tokadını ise İzmir’in anlı-sanlı 3 belediye başkanından yani Osm-an Kibar, İhs-an Alyanak ve Burh-an Özfatura’dan yediğini söyledi

Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi ile Hukuk Bilimleri Araştırmaları Merkezi, "Kentsel Dönüşüm ve Etkileri" paneli düzenledi. İzmir Adliye Sarayı konferans salonunda gerçekleştirilen panelin moderatörlüğünü, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Şehir ve Bölge Planlama Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Murat Çelik yaptı. Gediz Üniversitesi İdare Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Yasin Sezer, Menderes Üniversitesi Nazilli İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Fatma Neval Genç ile İzmirli mimar Talat Ulusoy ise konuşmacı olarak katıldılar.

6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un iyi bir dönüşüm modeli tarif etmediğinin çok açık olduğu ve sosyal yönden eksiklerinin bulunduğunun vurgulandığı toplantıda, kanunun revizyonu ve gözden geçirilmesinin panelden çıkan ortak bir görüş olduğu belirtildi. Ayrıca hala toplumda bu konuda yeterli bilinç oluşmadığına dikkat çekildi.

Prof. Dr. H. Murat Çelik: Yeni bir “zorunlu göç” tehlikesi yaşanabilir

Şehirleri kaçak ve çürük yapılardan kurtaracak, vatandaşı da afet tehlikesinden uzaklaştıracak yıkımların, sosyal yıkımları da beraberinde getirme riski bulunduğunu öne süren Prof. Dr. Çelik, riskli ilan edilecek bölgelerde oturan dar gelirlilerin, özellikle de kiracıların zor durumda kalacağını vurguladı. Yüz binlerce insanın zor durumda kalacağını söyleyen Çelik, "Sadece İzmir'de bu durumda 300 bin kişi olduğu öngörülüyor. Bu insanları mevcut yaşam alanlarından koparırsak, düşük gelirleriyle hayata tutunmaları güçleşecek. Bu yüzden iç göç yaşanabilir. Bir soruna çözüm bulunurken başka yeni sorunlarla karşı karşıya kalınabilir. Kentsel dönüşüm alanlarında oturan mülksüzlerin ne olacağı düşünülmeli, buna göre mutlaka yeni düzenleme yapılmalı" dedi.

Aydın, A. Menderes Üniversitesi Nazilli İktisadi İdari Bilimler Fakültesi'nden Doç. Dr. Fatma Neval Genç, sunumunda kentsel dönüşümün yeni bir şey olmadığını, "savaşlar, afetler, yangınlar vb. pek çok etmen nedeniyle geçmişte de yaşandığını” belirtti. İdare hukuku açısından taşıdığı eksik ve sakıncalara da işaret eden Genç, vatandaşın bu meseleye çok dahil edilmiyor göründüğünü de ifade etti.

Doç. Dr. Yasin Sezer: Kentler canlı yapılardır

Oturdukları evler yıkılacak olan kiracıların yanı sıra bina sahiplerinin de mağdur duruma düşeceğini kaydeden Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Yasin Sezer ise daha çok “Kentsel Dönüşümün Hukuki Boyutu"na değindi. "Yıkılacak yapıların değeri düşük. Taşınacakları yeni evlerle arada ciddi değer uçurumu olacak. Bu fark, vatandaşın gözünü korkutuyor. Çoğu kişi bunu karşılayacak güçte değil, kanunda da herhangi bir çözüm yok. İnsanlar evsiz kalma tehlikesi yaşayacak, belki de çaresizlikten tekrar göç edecek. Kentleri dönüştürürken sosyolojik yıkımlara yol açılabilir. Mevcut kanun, toplumsal açıdan yeniden gözden geçirilmeli." şeklinde konuştu.

Ayrıca imar yasalarının büyük çoğunluğunun şu veya bu şekilde bu işi çok ilgilendirdiğini, yaşanacak çetrefil hukuki sorunlara ve bu sorunların üstesinden gelmek için hukukçuların çabalamak durumunda kalacağına dikkatleri çekti.

Talat Ulusoy: İzmir ilk çağlardan beri dönüşmeye alışıktır

"Dönüşüp duran şehir: İzmir" başlıklı sunumuyla toplantının en dikkat çeken konuşmacısı İzmirizmir.net yazarı mimar Talat Ulusoy’du. Ulusoy, ilk çağlardan beri dönüşmeye alışık olan İzmir’in, "13-18 Eylül 1922'de yaşanan Büyük İzmir Yangını”ndan sonra çok ciddi bir dönüşüm geçirdiğine dikkat çekti.

Ulusoy, bu yangından sonra "İzmir'in nüfusunun en az yarısının (yangın, boğulma ve zorunlu göç nedeniyle), en güzel mahallelerinin, çok dinli ve çok dilli sosyal ve kültürel dünyasının yıkıldığını" belirtti.

Sadece fiziki, dini, kültürel bir dönüşüm değil, kentte aynı zamanda mülkiyet dönüşümünün de yaşandığını kaydeden Talat Ulusoy, “Yangın sonrasında İzmir mülkiyeti de çok köklü bir dönüşüm yaşıyor. Üstelik hukuku da dönüştürerek” dedi.

Mimar Talat Ulusoy, son kentsel dönüşüm tokadını ise İzmir’in anlı-sanlı 3 belediye başkanından yani Asfalt Osman olarak tanıdığımız Osm-an Kibar, İhs-an Alyanak ve Burh-an Özfatura’dan yediğini söyledi.

Arkadaşına Gönder Yazdır

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:

0