2 film birden

10 Eylül 2012 17:59 / 1905 kez okundu!

 


Eskilerde sinemalarda "2 film birden"ler pek meþhurdu. Yaz nedeniyle sinema yazarýmýz Emin Yeðinboy da 2 filmi birden yazdý ama filmlerinden birisi çevrilmemiþ, sadece oynanmýþtý ya da yaþanmýþtý diyelim: AKSÝYON DENÝLÝNCE HEP ONU HATIRLAYACAÐIZ: TONY SCOTT -- Diðer film ise sinemalarda izlenebiliyor hala; Kanadalý yönetmen David Cronenberg'in Cosmopolis filmi üstüne KAPÝTALÝZMÝN YARATTIÐI YALNIZ BÝR RUH.
Ýki yazýyý birlikte iletiyoruz.

---------------------------------------------------------------------------------------

AKSÝYON DENÝLÝNCE HEP ONU HATIRLAYACAÐIZ: TONY SCOTT

Los Angeles Vincent Thomas Köprüsü yakýnýndaki görgü tanýðý “otomobilinden indi ve hiçbir tereddüt göstermeden kendini sulara býraktý” þeklinde anlatýr yönetmenin intiharýný. Sinemanýn zanaatkarlarý arasýnda en yetenekli olanlarýn baþýnda gelirdi Tony Scott. Hýzlý akan kareler ile tempoyu baþtan sona kesintisiz götürmesi onu giþede baþarýlý bir aksiyon yönetmenine dönüþtürdü. Soluksuz akan aksiyon, seyircisinden ciddi bir enerji talep ediyordu. Aksiyon seven seyircinin de bunu sevdiðini biliyordu Scott ve günümüz aksiyon sinemasýnýn tüm gereklerini yerine getirdi. Eleþtirmenler cephesi ise klasik film akýþýný sevdiklerinden onun video estetiði kalýplarýndan hiç hoþlanmadýlar. Sýradan, yaný baþýmýzdan geçiveren insanlar onun kahramanlarý oldu.

1944 yýlýnda Ýngiltere North Shields doðumlu Tony Scott uzun yýllar reklam yönetmenliði yaptýktan sonra aðabeyi Ridley sinema dünyasýna girer. Oscar ödüllü Ridley Scott ile olan kardeþlik baðý onun için yapýlan eleþtirilerde aleyhine iþledi. Bu konuda Tony “aðabeyim her zaman daha derin ve geleceðe yönelik konularý sevdi, bense daha Rock’n Roll bir tipim” der. 1983 yýlýnda yaptýðý ilk uzun metrajýnda iki vampiri canlandýran Catherine Deneuve ve Susan Sarandon arasýndaki erotik yakýnlaþma, David Bowie’nin varlýðý gibi unsurlar iyi eleþtiriler getirmeye yetmez. Film yýllar sonra tekrar keþfedilerek festivallerde gösterilmeye baþlanýr hatta kültler arasýnda anýlmaya baþlanýr. Bu filmin kötü eleþtirilerinden morali bozulan Scott dört yýl boyu hiçbir projede yer almaz. 1986’da Top Gun gelir. Bu filmin yönetmenliðini alabilmek için Büyük Kanyon’daki bir gezi sýrasýnda yapýmcý Don Simpson, Jerrzy Katzenberg ve Jerry Bruckeheimer ile iddiaya girer, bir mil geniþliðinde akýntýyý yüzerek geçer. Mavi gök fonunda uçan gümüþ jetler, iyi seçilmiþ müzik ve Tom Cruise ile film bir giþe canavarý olur. Scott bu filmi için “rock’n roll gibi içi boþ fakat eðlenceli bir film oldu. Bense daha karanlýk bir þeyler yapmak istiyordum” der. Sonuçta militarizmi öven bir kahramanlýk öyküsüdür. Baþarýlý olmak onu hýzlý filmlere daha fazla iter. Bir yýl sonra ayni yapýmcýlarýn kendisinden istedikleri “Beveryl Hill Polis”nin ikinci bölümünü Eddie Murphy ve Brigitte Nielson ile çeker. Ýlk filminin giþe baþarýsý tekrarlanýr. “Yýldýrým Günleri-Days of Thunder” 1990’da gelir. Tom Crýise. Robert Duvall ve daha tanýnmayan Nicole Kidman’ýn rol aldýðý film yakýn plan çekimlerle araba yarýþlarýnýn ve çarpýþmalarýn þiddetini yaþatýr seyirciye. Çok parlak bir film olmaz. Ayný yýl içinde Kevin Costner, Anthony Quinn ve Madeleine Stowe ile “Revenge” ‘i çeker. Meksikalý bir aðanýn güzel karýsý ve seyis arasýnda geçen yasak aþký erotik ve þiddet yüklü bir üslupta anlatýr. Anlamsýz ve sýradan bulunur. 1993’de çevirdiði “Çýlgýn Romantik-True Romance” sinematografisinin en farklý filmlerinden birisi olur. Quentin Tarantino’nun Roger Avary ile yazdýðý senaryo Scott’u çok denemediði sert adamlarýn, sahtekarlarýn, kolay kadýnlarýn þiddet, silah, kan ve uyuþturucu dolu dünyasýna sokar. Filmde Christian Slater ve Patricia Arquette baþ rollerde mafyadan uyuþturucu kaçýrmaya çalýþan iki çaylaðý oynarken Gary Oldman, Christopher Walken, Peter Gandolfino, Brad Pitt, Samuel L.Jackson gibi birinci sýnýf oyuncular kýsa rollerde gözükür. Bir kadýn ve erkek arasýnda sinemada görülebilecek en þiddetli dövüþ sahneleri Patricia Arquette ve Peter Gandolfino arasýnda geçer. Tarantino’nun esmeye baþladýðý “Pulp Fiction” öncesi dönemdir, film “Rezervuar Köpekleri” iklimi içinde deðerlendirilir ve beðenilir. Giþede ise sadece 13 milyon dolar hasýlat býrakýr. 1995 ‘de yönettiði “Crimson Tide-Denizde Ýsyan” bir denizaltýnýn klostrofobik ortamýnda geçen gerilim dolu bir öykü oldu. 1998’de Robert Di Niro’nun psikopat bir beyzbol taraftarýný canlandýrdýðý “The Fan” sýradanlýðý aþamaz. Di Niro ve Wesley Snipes’ýn iyi oyunculuklarý sýð bir hikayeyi kurtarmaya yetmez. “Devlet Düþmaný-Enemy of The State” devletin üst kademesi tarafýndan öldürülen senatörün cinayet anýnýn kaydedildiði video tesadüfen eline geçen bir avukatýn hayatýnýn alt üst olmasýný anlatan siyasi gerilimdi.

2000’li yýllarý “Casus Oyunu- Spy Game” ile açar. Robert Redford ve Brad Pitt’in usta çýrak iliþkisi içinde iki CIA ajanýný canlandýrdýðý filmde, zaman içinde sýçrama yapan hýzlý kurgu ve altta yatan aþk hikayesi dikkat çekicidir. Hikaye hýzlý ve sýçramalý kurgunun kurbaný olarak seyircinin kafasýnda ancak ikinci bölümde bütünlüðe kavuþur. Gerçekte iki ajan arasýndaki baba oðul iliþkisi ve mutsuzlukla biten aþk gibi seyirciyi kalbinden vuran klasik öðeler öykünün temelini oluþturur. Denzel Washington ile yaptýðý dört film giþede iyi iþler yapar. “Gazap Ateþi-Man On Fire”, “Metrodan Kaçýþ-The Taking of Pelham 123” ve “Deja Vu” ve son olarak “Durdurulamaz-Unstoppable” . Bunlarýn arasýnda “Deja Vu” ve “Durdurulamayan” en dikkat çekici olanlarý olur. Zaman içinde yolculuk gibi son on yýlýn sinemada en sevilen kavramlarýndan birisine el atan Scott “olaylarýn öncesine gidersen olacaklarý önleyebilir misin, yoksa olacaklarýn bir parçasý mý olursun ?” sorusunu bir terör ve ona baðlantýlý cinayet olayý ile yanýtlamaya çalýþýr. Geçmiþi ve yaþanan zamaný paralel iþlerken olaðanüstü temposunu ikinci yarýda yakalar. Baþarýlý ve doyurucu bir aksiyon olarak belleklere kazýnýr. “Durdurulamayan” ise patlayýcý yüklü bir trenin kontrolden çýkmasý ile oluþan tehlikenin önlenebilmesi için kondüktör ve makinistin kahramanca yaptýklarý mücadeleyi anlatýr. Sýradan insanlarýn bir günün sonunda kahramanlaþmasýný, dur durak bilmeyen hýzlý temposu içinde anlatýnca hikayenin demodeliði algýlanmaz oluyordu. “Metrodan Kaçýþ” zekice planlanmýþ bir soygunun yeniden çevrimi olurken, “Gazap Ateþi” eski bir CIA ajanýnýn anti terör geçmiþinden kaçarken Meksika’da korumakla görevli olduðu çocuðun kaçýrýlma ve fidye meselesi içinde bulmasýný anlattý.

Bitmek tükenmek bitmeyen bir enerji ile hýzlý sekanslarý birbirine ekleyen usta, bir saniye bile sürmeyen onca aksiyon sahnesiyle aksiyon sever seyirciyi her defasýnda büyülemeyi baþardý. Eleþtirmenlerin video klip estetiðinde uzun metraj olarak tanýmlamalarý onu hiç üzmedi. Fakat sonunda bir þeyler, kýrmýzý beyzbol kepini baþýndan çýkarmayan bu adamý üzmüþ olmalý. Filmlerinde olduðu gibi hýzlý bir þekilde kendini sulara býrakmýþ. Ruhu þad olsun.


Emin YEÐÝNBOY


********************************


KAPÝTALÝZMÝN YARATTIÐI YALNIZ BÝR RUH:

COSMOPOLÝS

YÖNETMEN: DAVID CRONENBERG

OYUNCULAR: ROBERT PATTINSON, JULIETTE BINOCHE, SAMANTHA MORTON, PAUL GIAMATTI


Kanadalý yönetmen David Cronenberg “Cosmopolis” de kapitalizmin yarattýðý doyumsuzluðu, genç yaþta maddiyatýn zirvesine ulaþmýþ Eric Packer karakterinde araþtýrýyor. Cronenberg’in insan ruhundaki araþtýrmalarý süregelen bir süreç. Teknolojinin insan bedeninde yarattýðý deformasyonu “Videodrome”,”Sinek-The Fly”, ”Çarpýþma-Crash”, “Varoluþ-Existenz” da “yeni et” olarak tanýmladý, son yýllarda ”Þiddetin Tarihçesi-A History of the Violence”, ”Þark Vaatleri-Eastern Promises ” nde þiddetin ortaya çýkýþýný, “Tehlikeli Ýliþki- A Dangerous Method” de Freud ve Jung arasýndaki psikoanalitik temellerin kuruluþunu araþtýrdý. Eric Parker ‘da çizdiði soðuk ve “adeta” yaþamayan insan yapýsý seyirci için zor ve özdeþlemesi zor bir karakter. Film boyu limuzinde seyahat eden, içindeki kaostan beslenen, kadýnlarý seks objesi olarak kullanan her türlü duyguyu unutmuþ izole bir karakter seyirci için çözülmesi gereken bir “havuz problemi” oluyor. Ortadaki “havuz problemi” gerçekte filme uyarlanan romanýn sinema diline uzak yapýsý. Ýtalyan asýllý Amerikalý yazar Don De Lillo’nun bol diyaloglu romanýndan 108 dakikalýk sinema filmi çýkarmak her yönetmenin harcý deðil. Hele finalde Benni Levo ve Eric Packer arasýnda düello þeklinde geçen diyalog sinema tarihine geçecek deðerde. Ölüm ve yaþam arasýndaki sýnýrda geçen felsefevi diyalog seyircinin kanýný donduruyor. Çarpýcý ve anlam yüklü.

Konuya gelince Eric Packer babadan kalma finans þirketinin sermayesini zengin bir kadýnla evlenerek geniþletmiþtir. Öykünün geçtiði günde özel olarak üretilmiþ limuziniyle þehrin bir ucundaki berbere gidip saçlarýný kestirmek için yola çýkar. Ýlginç olan ayný rota üzerinde seyahat eden tek kiþi Packer deðildir. Ayný rota üzerinde Amerikan Baþkaný, küreselleþme karþýtý bir grubun gösterileri, Müslüman bir rap þarkýsýnýn cenaze töreni vardýr. Packer Yuan üzerine yaptýðý yatýrým ile milyonlarca dolar kaybetmiþtir. Yaþam boyu yükselen tüm sermayesinin bittiði bir gündür. Limuzine yol boyunca binen misafirleri ile ilginç diyaloglar ortaya çýkar.

Filmin en önemli karakteri Eric Packer’i canlandýran Robert Pattinson “Alacakaranlýk” serisindeki vampirlikten gelen alýþýlmýþ soðuk ve mesafeli yapýsýný mükemmel kullanýyor. Bu kez kapitalizmin yarattýðý bir vampiri oynuyor. Soðuk, duygusuz ve yaþama yabancý bir karakter. Ýlginç olan Cronenberg kapitalizme karþý direk mesajlar veren diyaloglardan çok, onun yarattýðý çaresiz ve yýkýcý dünyadan bahsediyor olmasý. Örneðin küreselleþme karþýtý gösteri yapan grup yollarda sadece anarþist bir kimlikle ortaya çýkmasý. Finalde Paul Giamatti ve Robert Pattinson arasýnda terk edilmiþ bir binada geçen final, filmin önceki bölümünden tümüyle kopuyor. O mesafeli ve duygusuz karakter, düþüncelerini vurgulayan sempatik gelebilecek bir kimliðe bürünüyor. Giamatti kendisinden alýþtýðýmýz mükemmel performanslarýndan birisini tekrarlýyor.

Cronenberg sözcüklerin gücüne dayanan bir hikayeyi mükemmel yorumluyor. “Dövüþ Kulübü” nden sonra kapitalist düzene karþý duruþu dolu alt metinler ile sunuyor. Kült düzeyine ulaþmaya aday bir Cronenberg filmi.



Emin Yeðinboy

10.09.2012



Son Güncelleme Tarihi: 13 Eylül 2012 20:00

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.