Bir Zamanlar Anadolu'da - Once Open A Time In Anatolia

28 Eylül 2011 11:36 / 3060 kez okundu!

 


ANADOLU’DAN BÝR TUTAM YAÞAM
Nuri Bilge Ceylan kendisine örnek aldýðý Andrej Tarkovsky, Robert Bresson, M.Antonioni gibi ustalarýn sessiz ve doðal akan sinematografilerini bir kez daha baþarýyla tekrarlýyor. Her seyirciye hitap edecek bir sinema dili olmadýðý muhakkak. Aksiyondan uzak fakat yaþam kadar gerçek bir sinema dili.


BÝR ZAMANLAR ANADOLU’DA

YÖNETMEN: NURÝ BÝLGE CEYLAN

OYUNCULAR: MUHAMMET UZUNER, TANER BÝRSEL, YILMAZ ERDOÐAN, ERCAN KESAL, FIRAT TANIÞ


Nuri Bilge Ceylan’a 64. Cannes Film Festival’inde Jüri Büyük Ödülü’nü kazandýran son filmi ”Bir Zamanlar Anadolu’da” seyredilmesi kolay bir film deðil. Seyirci olarak öykü ve karakterler ile bir empati kurmak, benzer þartlarda yaþamýnýn bir bölümünü Anadolu’nun ücra bir yerinde geçirmiþ olanlar için mümkün olabilir. Yönetmen olarak Ceylan da seyirciyi dýþarýda býrakarak, tarafsýz bir gözlemi hedefliyor düþüncesindeyim. Zamanýn adeta durduðu bir Anadolu kasabasýnýn küçük yaþamýný, filmin adýnýn çaðrýþtýrdýðý gibi “gerçek deðil bir masal” gibi anlatýyor. Masal benzerliði, anlatýmýn dilinden deðil, yirmi birinci yüzyýlýn modernitesine olan uzaklýðýndan kaynaklanýyor. Kesilen elektrikler, eski püskü devlet araçlarý, dökülen bir hastane ve tüm bu þartlara uyum saðlamýþ karakterler. Öykü bir cinayet sonrasý doktor, savcý, baþ komiser, jandarmanýn oluþturduðu araþtýrma ekibinin üzerinden geliþiyor. Cinayet ve nedeni çok önem taþýmýyor daha çok karakterleri tanýmamýza, onlarýn travmatik geçmiþlerini, sýkýþmýþlýklarýný keþfetmemize vasýta oluyor.

Bir cinayet sonrasýnýn 24 saatini anlatýyor öykü. Ýlk bölüm gece yarýsýnýn karanlýðýnda kýrsal alanda geçiyor. Zanlýnýn cesedi gömdüðü yeri keþfetmeye çalýþýyor araþtýrma ekibi. Karanlýðýn içinden otlarýn hýþýrtýsýný, rüzgarýn sesini olanca doðallýyla hissediyor seyirci. Gittikçe uzayan araþtýrma esnasýnda, karakterlerin diyaloglarýndan geçmiþleri hakkýnda ipuçlarý yakalýyor seyirci. Hepsinin geçmiþlerinden gelen hayal kýrýklýklarý, içlerini yakan olaylar vardýr. Hepsi memnun olmadýklarý bir hayata mahkum devlet memurlarýdýr. Ýkinci bölüm ise otopsi için cesedin taþýndýðý hastanede ve otopsi odasýnda geçer. Kasaba yaþantýsýnýn tek düzeliðini ve çýkýþsýzlýðýný karakterlerin ruhunda yakalamak istercesine yakýn plan çalýþýyor kamera. Geniþ açý çekimlerde ise bozkýrýn ruhunu, pastoral bir tablo inceliðinde yansýtýyor. Gökhan Tiryaki yönetimindeki görsellik tek kelime ile mükemmel. Soruþturmanýn bir an evvel bitmesi için býkkýnlýk içinde çalýþan bürokratlar, gerçeðin ne olduðu konusunda da çok meraklý deðildirler. Hayat bir þekilde akýp gitmektedir, ölüm de bunun bir parçasýdýr sonuçta. Hiç birisi iþlenen cinayetin dramatik veya sosyal yönüyle ilgilenmez aralarýndaki konuþmalar güncel hayatýn sýradan mevzularýdýr. Çocuðun hastalýðý, yoðurdun sertliði, prostat sorunlarý gibi…

Erkeklerin egemen olduðu böyle bir toplum yapýsýnda kadýnlarýn adý yoktur. Bir sahnede kadýn masumiyetin simgesi olarak diðer bir sahnede ise “nerede kadýn varsa orada sorun vardýr” þeklinde cinayetin sebebi olarak sembolleþiyor.

Böylesine karakter odaklý bir öyküde oyuncularýn performanslarý önem kazanýyor. Tüm oyuncular mükemmel bir ekip anlayýþý içinde filmi sýrtlýyor. Muammer Uzuner doktor, Taner Birsel savcý, Yýlmaz Erdoðan baþ komiser, Ahmet Mümtaz Taylan þoför Arap Ali karakterlerinde birbirinden rol çalmadan mükemmel oyunculuklar sergiliyorlar. Kýsa rollerde muhtarý canlandýran Ercan Kesal, morgtaki memur rolünde Kubilay Tuncer akýllara kazýnan performanslar sunuyorlar.

Nuri Bilge Ceylan kendisine örnek aldýðý Andrej Tarkovsky, Robert Bresson, M.Antonioni gibi ustalarýn sessiz ve doðal akan sinematografilerini bir kez daha baþarýyla tekrarlýyor. Her seyirciye hitap edecek bir sinema dili olmadýðý muhakkak. Aksiyondan uzak fakat yaþam kadar gerçek bir sinema dili.


Emin YEÐÝNBOY

28.09.2011

***

>> 'Bir Zamanlar Anadolu'da' Oscar aday adayý (01.10.2011)

Ünlü yönetmen Nuri Bilge Ceylan'ýn "Bir Zamanlar Anadolu'da" filmi Oscar aday adayý oldu

Haberi okumak için týklayýn



 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
28 Eylül 2011 14:17

hurkus

Eleþtirmenlerden Nuri Bilge’ye tam not

Nuri Bilge Ceylan’ýn Cannes Film Festivali’nde Büyük Jüri Ödülü’ne deðer görülen ve Türkiye prömiyerini 18. Altýn Koza Film Festivali’nde yapan filmi Bir Zamanlar Anadolu’da filmi sinema eleþtirmenlerinden tam not aldý

Nuri Bilge Ceylan’ýn Cannes Film Festivali’nde Büyük Jüri Ödülü’ne deðer görülen ve Türkiye prömiyerini 18. Altýn Koza Film Festivali’nde yapan filmi Bir Zamanlar Anadolu’da filmi sinema eleþtirmenlerinden tam not aldý.

Radikal gazetesinden Þenay Aydemir, “Bir Zamanlar Anadolu’da hem senaryosu, hem oyunculuklarý ve tabii ki yönetimiyle Ceylan’ýn en iyi çalýþmasý. Birçok açýdan da yönetmenlik dersi” derken filmin diyaloglarýnýn filmi yukarýlara taþýdýðýný söyledi.

Cumhuriyet gazetesinin sinema eleþtirmeni Alper Turgut ise filmi “Nuri Bilge Ceylan’ýn bir önceki filmi Üç Maymun ile baþlayan kendi sinemasýndaki acemi dönüþümü, resmen bir mucizeye imza atarak ustalýk mertebesinde tamamlayan müthiþ bir yapýt” olarak tanýmlarken, “(...) þimdi gönül rahatlýðýyla diyebilirim ki, yeni bir dönemece giren Nuri Bilge Ceylan sinemasý, görseline söylemi de kattý, ivme, tempo ve ruh kazandý. Bir Zamanlar Anadolu’da’yý çok sevdim, çünkü þimdi sanat, gerçek hayat ile buluþtu” dedi.

Saygý duymamak elde deðil

Sinema duayeni Sabah gazetesi yazarý Atilla Dorsay, “Bu filmden de geriye unutulmaz bölümler kalacaktýr: Bir dizi eski fotoðraf aracýlýðýyla hatýrlanan ölmüþ bir evlilik, inanýlmaz bir keder duygusu içeren bir otopsi sahnesi, karayaðýz erkeklerle dolu bir odaya giren melek yüzlü bir kýzýn birden yarattýðý mucize havasý, su boyunca kayýp yuvarlanan bir elma. Ve baþka þeyler...” derken, Alt Yazý dergisinde Vecdi Sayar, “Bresson, Tarkovski gibi büyük yönetmenlerin izinden giden Nuri Bilge Ceylan’ýn, Uzak ve Ýklimler gibi daha yalýn filmlerini tercih etsem de, çizmek istediði, büyük ölçüde de baþardýðý bu büyük resme saygý duymamak elde deðil” yazdý.

Habertürk gazetesinin sinema eleþtirmeni Kerem Akça ise, “Bir Zamanlar Anadolu’da, Anadolu’dan insan kesitlerini polisiye formatýný bozan, sorgulama mantýðýný serbest hale getiren, ana akýþý reddeden, hikâye dýþý seslerle ilgilenmeyen ve basit bir tek cümlenin izini süren bir çerçeveye yerleþtirmiþ. Ceylan’ýn sinemasýnýn zamanla ne kadar geliþtiðini ve ustalýklý hâle geldiðini gösteren bir sonuçla karþýmýza dikilmiþ. Ýlerleyen dönemde Türk sinemasýnda ‘Antonioni etkisi’ deyince ilk akla gelen filmlerden olacak bu eser ona þüphe yok” yazdý.

Küçük bir kasabada geçen 12 saatlik bir ceset arama hikâyesinin anlatýldýðý Bir Zamanlar Anadolu’da filmi 60 kopyayla vizyona girdi ve filmi üç günde 18 bin 573 kiþi izledi.

Taraf

Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.