Fincher yorumu ile 'Ejderha Dövmeli Kýz'
21 Ocak 2012 10:34 / 1482 kez okundu!
Filmin çarpýcý jeneriði ve Led Zeppelin’den “Immigrant Song” mükemmel bir baþlangýç yapýyor ve yaklaþmakta olan gerilime seyirciyi hazýrlýyor. Trent Raznor ve Atticus Ross’un öykünün ruhunu yakalayan derinlikli müziði Fincher’in karanlýk ve sert atmosferine saðlam bir destek veriyor.
---------------------------------------------------------------------------
EJDERHA DÖVMELÝ KIZ - THE GIRL WITH THE DRAGON TATTOO
YÖNETMEN: DAVID FINCHER
OYUNCULAR: DANIEL CRAIG, ROONEY MARA, CHRISTOPHER PLUMMER
Ýsveçli yazar Stieg Larsson’un Milenyum üçlemesi olarak adlandýrdýðý roman serisinin ilki olan “Ejderha Dövmeli Kýz” aslýnda Ýsveç lisanýnda “Kadýnlardan Nefret Eden Erkekler” adýný taþýyor. Mizojini yani kadýn düþmanlýðýnýn Ýsveç gibi ileri ve medeni bilinen bir ülke ile iliþkilendirmek, bu topraklarý çok iyi tanýmayanlar için mümkün olmayabilir. Roman, bu konuda kadýnlara uygulanan þiddetin toplumun genel uygarlýk düzeyi ile direk orantýlý olmadýðý gibi, faþizm ve ataerkil düzen ile olan yakýn iliþkisini ortaya koyan bir öyküyü kurguluyor. Bir ‘katil kim?’ öyküsünü günümüz toplumunda yaþanan birçok sorunla harmanlýyor. Hükümete yakýn duran büyük þirketlerin yolsuzluðu, burjuva toplum içindeki suçun ve suçlunun kolayca gizlenmesi, feminizm, ensest, ‘hacker’lýk, ýrkçýlýk gibi günümüz toplumundan güncel haberleri ana öykünün gizemine baþarý ile emdiriyor. Romanlarýn yazarý Larsson’un yaþam hikayesi de romanlarýnýn ana karakteri Mikael Blomkvist’e benziyor. Blomkvist sol eðilimli Milenyum dergisinin editörü iken birçok entrikaya karýþmak zorunda kalýr. Larsson’da yýllar boyu sol görüþlü bir gazeteci olarak neo Nazi gruplarýna karþý mücadele vermiþ. Ayný zamanda derin devlet ve yolsuzluklarýn üzerine gitmesiyle tanýnan bir kiþi. 2004‘de elli yaþýnda kalp krizinden yaþamýný yitirir. Milenyum üçlemesi dünya çapýnda 23 milyon okura ulaþarak, fenomenal bir roman dizisine dönüþtü.
Geçtiðimiz yýl izlediðimiz Danimarka doðumlu yönetmen Niels Arden Oplev imzalý “Ejderha Dövmeli Kýz”ýn tadý damaðýmýzdan silinmeden son on yýlýn en iyi yönetmenlerinden David Fincher’in bir tekrar çevrime kalkýþmasý þaþýrtýcýydý. Seyrettikten sona bu konuda farklý düþünmemek elde deðil. Gerilim ve tempo Hollywood markalý üst düzey bir yönetmenin becerisini kanýtlýyor. Öykünün iki baþ karakteri Mikael Blonkvist ve Lisbeth Salander’in paralel akan öyküleri öykünün her anýný kanaviçe gibi iþliyor.
Öykü, kentin karanlýk sokaklarýndan uzaktaki karlý bir adanýn feodal yansýmalarý taþýyan þatosuna kadar uzanýyor. Hedeby adasýnýn doðasý öykünün atmosferine ayrý bir gizem katýyor. Karlý tepelerin, donmuþ bir nehrin soðukluðu perdeden süzülerek izleyicinin içine iþliyor. Soðuk ve kar, karakterlerin sýrlarýný örten bir örtüye dönüþüyor. Fincher öyküyü ana vataný olan Ýsveç’te çekerek atmosfer ve inandýrýcýlýk adýna mükemmel bir karar vermiþ.
Öykünün iki kahramaný Michael Nyqvist (Daniel Craig) ve Lisbeth Salander (Rooney Mara) gece gündüz kadar farklý iki karakterdir. Onlarý birleþtiren tek ortak payda, yozlaþmýþ topluma karþý verdikleri savaþtýr. Haksýzlýklarý, yolsuzluklarý sonuna kadar araþtýran Nyqvist bulduðu tüm kanýtlarý baþyazarý olduðu Milennium dergisinde yayýnlayýp, toplum ile paylaþýr. Salander ise motosiklet kullanan, sýrtýnda dev bir gotik ejderha dövmesi taþýyan, fotoðrafik belleðe sahip bir ‘hacker’dýr. Geçmiþinde babasýna uyguladýðý þiddet, asosyal karakteri ve psikolojik sorunlarý nedeniyle devlet tarafýndan tehlikeli kabul edilip sürekli vasi denetiminde tutulmaktadýr. Vasi durumundaki devlet görevlisi, onu hakkýnda olumsuz raporlar vermekle tehdit ederek sürekli cinsel olarak istismar etmektedir. Lisbeth’in yaþamýný paylaþtýðý tek þey bilgisayar ve onun sanal dünyasýdýr. Ulaþtýðý gizli bilgileri para karþýlýðý satarak yaþam desteði saðlamaktadýr. Nykvist silah kaçakçýlýðý yapan bir þirket ile yeterli kanýtlara ulaþamaz. Ve iddialarý kanýtlayamayýnca mahkemede kaybeder. Tüm birikimini elinden alacak para cezasýna mahkum olurken, Milennium dergisindeki çalýþmasýna da bir süre ara verme kararý alýr.
Michael’in hayatý gelen bir telefon ile deðiþir. Ýsveç’in köklü Vagner ailesinin en yaþlý üyesi Henrik (Christopher Plummer) kendisini bir araþtýrma için Hedeby adasýna davet eder. Otobiyografisini yazmasýný ister fakat esas mesele yýllar önce aniden ortadan kaybolan torunu ile ilgilidir. Harriet Vanger adýndaki bu kýz daha çocuk yaþlarda ortadan kaybolmuþ ve kimse izini bulamamýþtýr. Bir cinayet varsa katil kimdir? Blomkvist meseleyi çözerse para yanýnda kendisini mahkum ettiren Wageningen þirketi ile ilgili kanýtlara kavuþacaktýr. Bir süre sonra Lisbeth kendisine yardýma gelir, konuyu birlikte çözmeye çalýþýrken ailenin geçmiþinde saklý gerçekler ile karþýlaþýrlar. Durum her ikisi içinde tehlikeli bir þekle dönüþmeye baþlar.
Ýsveçli Noomi Rapace’ý uluslararasý bir oyuncu yapan Lisbeth Salander performansý bu kez Rooney Mara’yý þöhret yapýyor. Yaralý bir ruhu yaþamda ayakta tutan olaðanüstü bir zeka ve beceri, sinemanýn yarattýðý en karizmatik kadýn karakterlerden birisine hayat veriyor.
Filmin çarpýcý jeneriði ve Led Zeppelin’den “Immigrant Song” mükemmel bir baþlangýç yapýyor ve yaklaþmakta olan gerilime seyirciyi hazýrlýyor. Trent Raznor ve Atticus Ross’un öykünün ruhunu yakalayan derinlikli müziði Fincher’in karanlýk ve sert atmosferine saðlam bir destek veriyor.
Fincher “Ejderha Dövmeli Kýz”ý daha karanlýk, daha sert bir yaklaþýmla yeniden yorumluyor. Bu baþarý serinin diðer filmlerinin de Hollywood uyarlamalarýnýn önünü açýyor.
Emin YEÐÝNBOY
21.01.2012
Son Güncelleme Tarihi: 23 Ocak 2012 20:07