Karanlýk Bir Eylül Ayý

28 Ocak 2009 00:20 / 1668 kez okundu!

 

Güz Sancýsý 

Yönetmen: Tomris Giritlioðlu
Senaryo: Nilgün Öneþ, Etyen Mahçupyan
Oyuncular: Beren Saat, Murat Yýldýrým, Okan Yalabýk, Zeliha Berksoy, Tuncel Kurtiz

Güz Sancýsý ülkemiz yakýn tarihinin karanlýkta kalan bir dönemini anlatýyor. 1955 yýlýnýn 6-7 Eylül günleri aðýrlýklý Beyoðlu olmak üzere tüm Ýstanbul’da baþta Rum olmak üzere, Yahudi ve Ermenilere ait iþ yerleri, okullarý, fabrikalarý, dini mabetleri yaðmalanýr, can kayýplarý olur. Ortalýk bir savaþ alanýna döner.

Selanik’te Atatürk’ün evine bomba atýldý þeklindeki düzmece haber Kýbrýs pazarlýðýnda kasýtlý olarak gerilmiþ kalabalýklarý galeyana getirir. Olayýn provakatörlüðünü ise Kýbrýs Türktür Derneði yapar. Ýngilizlerin Kýbrýs’ý terk ederken geriye býrakmak istedikleri bölünmüþ ada projesi için Londra’da konferans masasýna oturan Türkler Dýþ Ýþleri Bakan Fatin Rüþtü Zorlu’nun talimatýyla iktidardaki Demokrat Parti içerde baský yaratacak bir kamuoyu oluþturmaya çalýþýr. Önce dernek kurulur, ardýndan derinlerden baþlayan bir provakasyon dalgasý harekete geçer. Türk elçiliðinin düzenlediði düzmece bomba olayý ise provakasyonun son halkasý olur. Normalde 20 bin basýlan Ýstanbul Ekspres gazetesi o gün 290 bin adetle ikinci kez baskýya girer ve tahrik dolu baþlýðýyla kitleleri sokaða döker. Ýnsanlar Ýstanbul’a baþka yerlerden kamyonlar ile taþýnýr. Polis ve asker pasif kalarak saldýrganlarý adeta izler. Sonuçta olaylar kontrol dýþýna çýkar ve devlet bir derin operasyonu daha yüzüne gözüne bulaþtýrýr. Olaylar solcularýn sýrtýna yüklenir Aziz Nesin, Kemal Tahir gibi yazarlar aylar boyu yok yere tutuklu kalýr.

Böylesine sancýlý bir dönemi Tomris Giritlioðlu bir Türk-Rum aþk öyküsü içinde mükemmel bir sinematografi ile yansýtýyor. Tahriklerin etkisinde kalmýþ hukuk öðrencisi Behçet, dernek için de çalýþmaktadýr. Babasý Kamil Efendi politika içinde sözü geçen, ayný zamanda olaylarýn düzenleyicilerinden, oðluna karþý da baskýcý bir insandýr. Karþý pencerede yaþayan Elena, müþterileri daha çok üst düzey bürokratlar, zengin zamparalar olan bir fahiþedir. Behçet Elena’ya delicesine aþýk olur. Hem de onun yaptýðý iþi tiksindirici bulmasýna raðmen. Ayný evi paylaþtýðý arkadaþý ve kendisiyle ayný topraklardan gelme Suat ise sol görüþlü bir öðrencidir. Babasý, solcu arkadaþý Suat ve Elena arasýnda sýkýþmýþtýr. Ýçine daha fazla kapanmýþtýr. Derneðin sadece milliyetçi görüþler temsil etmeyen, muhalifleri de ortadan kaldýrmaya çalýþan bir kuruluþ olduðunu fark eder. Artýk bir yol ayrýmýndadýr fakat ayrýlmak kolay deðildir.

Yýlmaz Karakoyunlu’nun romanýndan sinemaya uyarlanan Güz Sancýsý her þeyden önce bir dönem filmi, atmosfer, set tasarýmlarý kusursuz. Senaryo olaylarýn arka perdesine girmiyor, devlet ve olaylar arasýndaki bað Kýbrýs Türktür Derneði çevresinde sýnýrlý kalýyor. Yine de her þey kolayca tahmin ediliyor. Tek rahatsýz edici yön Rum azýnlýðýn sadece Elena ve onu pazarlayan babaannesi tarafýndan temsil edilmesi. Rum azýnlýðýn diðer portreleri onlarýn Türkler ile olan sosyal yaþamlarýna oyuncakçý Yorgo dýþýnda yer verilmemiþ. Beren Saat, Elena rolünde güzelliði ve karakterde yakaladýðý ince ayrýntýlar ile göz alýcý bir performans sunuyor. Dinamik, seksi, çocuksu, olgun, isyankar, kozmopolit, sevecen, dürüst bir Elena olmuþ. Murat Yýldýrým içine kapanýk, doðrularý bulma konusunda iradesi ve tutucu yetiþmesi arasýnda kalmýþ bir karakterde baþarýlý.

Tomris Giritlioðlu, bir kez daha karanlýk bir dönemi cesaret ve baþarý ile beyazperdeye yansýtýyor. Bilinçsiz, hamaset milliyetçiliðin sonuçlarýný etkileyici bir biçimde gösteriyor.

27.01.2009

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.