Sýradýþý bir politikacý!

13 Þubat 2018 00:11 / 1299 kez okundu!

 

 

Bazý filmleri seyretmeye ayaðým, elim yazmaya hemen gitmez. ‘En Karanlýk Saat’ bu tereddütlü yanýma denk geldi. Yanýlmýþým. Biyografilerin klasik anlatýmýnýn dar koridorlarýnda takýlmadan, dinamik, olaðanüstü bir oyunculukla donanmýþ, gayet iyi bir film çýktý karþýma.

Bilmediðim tarihsel gerçekleri aydýnlatmasý ayrý bir artý oldu. Winston Churchill’in ilk baþbakan olduðu dönemi ve 2. Dünya Savaþý’nýn gidiþatýný deðiþtirdiði günleri anlatýyor.

Alman ordularýnýn Avrupa’yý silindir gibi ezdiði Polonya, Çekoslovakya, Belçika, Hollanda ve Fransa’yý kolayca iþgal ettiði günlerde, Ýngiltere baþýna geleceklerin hesabý, kitabý içindedir. Baþbakan Neville Chamberlain yumuþak politikalarý sayesinde Hitler’in ilerlemesine ses çýkarmamýþ, onunla kayýpsýz bir anlaþma zemini aramaktadýr.

Neville güven kaybý nedeniyle koltuðu býrakýr ve yerine geçen Bahriye Nazýrý Churchill Ýngiliz halkýna hemen “Size kan, zahmet, gözyaþý ve terden baþka verebileceðim bir þey yok” der. Bu Ýngilizlerin direnmesi ve savaþmasý demektir. Ýlk olarak Dunkirk’te sýkýþmýþ olan 300 bin askerin kurtulmasý gerekmektedir.

Geçtiðimiz yýl Nolan’dan izlediðimiz ‘Dunkirk’, bu filmden sonra, tarihi önemi açýsýndan daha anlaþýlýr hale geliyor.

‘Kefaret’, ‘Aþk ve Gurur’, ‘Anna Karenina’filmlerinde klasik fona yaptýðý modern dokunuþlarla takdir ettiðimiz Ýngiliz Joe Wright senaryo ve oyunculuk yanýnda görsel açýdan da etkileyici bir film kotarmýþ. Bir ýþýk demetinin ortadan aydýnlattýðý mekanlarda, kenarlarý karanlýk býrakarak tablo estetiðinde kareler sunuyor. Iþýk demeti o günlerde Ýngiltere açýsýndan az da olsa, umudu temsil ediyor gibi...

Churchill’i oynayan Gary Oldman için ayrý bir yazý kaleme almak lazým. Oynamýyor, Churchill olmuþ adam! Mimik, konuþma, mýrýldanma, beden dili, purosu, elinden düþürmediði viski bardaðý ile bu kadar mý sahici oynanýr? Bu yýlýn en iyi erkek oyuncu Oscar’ý için rakipsiz bence. Makyaj çalýþmasý da ayrýca övgüye deðer.

Sýra dýþý bir politikacý portresi nasýl olur diye merak edenler lütfen izlesin. Metroya dalýp halkla yaptýðý konuþma sahneleri göz yaþartan cinsten.

Telefonuma dokunma

‘Cebimdeki Yabancý’ seyirciyi diken üzerinde oturtuyor. Çok mu gerilim var? Hayýr.

Sadece herkesin baþýna gelebilecek, güncel durumlarla seyirciyi özdeþleþtiriyor.

Bir akþam yemeðinde bir araya gelen çiftler aralarýnda bir telefon oyunu oynuyor. Tüm konuþmalar ve mesajlar ortaya okunuyor. Tabii ki, geriye dönüþü olmayacak þeyler oluyor.

Tek mekanda diyalog aðýrlýklý filmin en büyük artýsý iyi oyunculuklar ve etkili kamera dolaþýmý. Ferzan Özpetek bu kez yapýmcý koltuðunda, Serra Yýlmaz ise yönetmen olarak Ýtalyan filmi ‘Perfetti Sconoscuitti’nin Ýstanbul uyarlamasýnda samimi ve þýk bir iþ çýkarmýþlar.

 

 

 

 

 

Emin YEÐÝNBOY

11.02.2018

 

 

Bu yazýyý Facebook'ta paylaþabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaþ
0
Yorumlar
Uyarý

Yorum yazabilmek için üye olmalý ve oturum açmalýsýnýz.

Eðer sitemize üye deðilseniz buraya týklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eðer üye iseniz oturum açmak için buraya týklayýn.