TEHLÝKELÝ YOL - IRISH ROUTE
22 Haziran 2011 17:07 / 1858 kez okundu!
IRAK’TA SÜREN KÝRLÝ SAVAÞ
Ýþçi sýnýfýn sorunlarýný, kapitalist düzenin sömürgeci politikalarýný, ideolojik çatýþmalarý anlatan, sol görüþün yorulmaz sinemacýsý Loach bu kez deðiþen dünyanýn þartlarý içinde Irak’ta paralý asker çalýþtýran bir özel güvenlik þirketinin arka perdesini aralýyor.
TEHLÝKELÝ YOL - IRISH ROUTE
YÖNETMEN: KEN LOACH
SENARYO: PAUL LAVERTY
OYUNCULAR: MARK WOMACK, ANDREA LOWE, JOHN BISHOP
Artýk devir Irak savaþý ile yüzleþme devri. Buradaki savaþýn kirli yüzünü, sivilleri hedef alan þiddeti tüm insanlýðýn öðrenmesi gerekiyor. Buradan çýkarýlacak Vietnam türü, kahramanlýða soyunmuþ epik, içi boþ ulusalcý öyküler yok. Teknolojinin en son silahlarý ile olmayan bir orduya karþý sürdürülen kontrolsüz bir þiddet var. Ýnsanlar þüpheli olabilecekleri için veya birisinin hoþuna gitmediði için sorgusuz sualsiz öldürülüyor. Paralý askerler tarafýndan “havlu kafalýlar” olarak isimlendirilmiþ yerel halk sorgusuz, sualsiz vurulabiliyor. Kafasý bozulmuþ, sadist ruhlu bir asker rahatlamak için bir masumun kafasýna sýkabiliyor. Geceleri evler basýlýyor, insanlar dövülüyor, tecavüz ediliyor, direnenler öldürülüyor. Bu kez bu kirli savaþýn, tüm pisliðine Ýngiliz yönetmen Ken Loach el atmýþ. Sinematografisinde, “Bakýþlar ve Tebessümler” (1981), “Ayak Takýmý Arasýnda” (1991), “Ülke ve Özgürlük” (1995), “Carla’nýn Þarkýsý” (1996), ”Afili Delikanlý” (2002) gibi iþçi sýnýfýn sorunlarýný, kapitalist düzenin sömürgeci politikalarýný, ideolojik çatýþmalarý anlatan, sol görüþün yorulmaz sinemacýsý Loach bu kez deðiþen dünyanýn þartlarý içinde Irak’ta paralý asker çalýþtýran bir özel güvenlik þirketinin arka perdesini aralýyor.
Francis ve en yakýn arkadaþý olan Fergus (Mark Womack) birlikte Irak’ta paralý asker olarak çalýþmýþtýr. Fergus’un Ýngiltere’ye dönmesinden sonra Francis bombalý bir saldýrý sonrasýnda yaþamýný kaybeder. Fergus’a ulaþan bir cep telefonu kaydý, olayýn terörden çok bir cinayet olabileceðinin iþaretlerini taþýr. Francis’in karýsý Rachel ile birlikte ip uçlarýný deðerlendirmeye baþlayan Fergus, çok geçmeden olayýn þirketin üst yönetimi ile ilgili olduðunu düþünmeye baþlar.
Savaþýn travmatik anýlarýný bir film þeridi gibi hatýrlayan Fergus, normal yaþam ile mutlu bir iliþki kurmanýn çok uzaðýnda yaþamaktadýr. Geçmiþi ile olan köklü tek iliþkisi olan Francis’i kaybetmek onu tamamen yaþamýn karanlýk yüzüne hapseder. Artýk onu mutlu kýlacak tek þey olayýn faillerini bulmaktýr. Hem de ne pahasýna olursa olsun. Loach Irak savaþýnýn kapitalist düzene hizmet eden bir olgu olduðunu, etkileyici bir öç alma öyküsü içinde sunuyor. Davasýna inanmýþ karakterleri seven Loach bu kez savaþtýðý karþý taraf kadar suçlu olan Fergus’un gözünden rahatsýz bir dünya 
çiziyor. Ödenen yüksek maaþýn cazibesine kapýlarak paralý asker olan Fergus, olayý aydýnlatmaya çalýþýrken kendisine yaþatýlanlarýn da öcünü almaya kilitlenir. Loach bu travmatik karakterlerin bir portresini geçmiþin kötü anýlarýnýn gölgesinde çizerken, esas olarak Irak, Afganistan gibi ülkelere girmiþ uluslar arasý þirketlerin buralardaki her türlü iþe bulaþýp, kazançlý çýkmaya programlandýklarýný, bu nedenle de mümkün olduðu kadar sessiz ve derinden çalýþmalarý ile ilgileniyor. Fergus’un Iraklý göçmen þarkýcý Hamrin ile olan paylaþýmlarý yer yer bir günah çýkartmaya eþ deðer. Ölen Francis’in dul eþi Rachel ile olan platonik aþký yüzeysellikten kurtulamýyor. Finalde Fergus’un Nelson’u konuþturmak için uyguladýðý iþkence oldukça çarpýcý bir sekans.
Ken Loach’un geçmiþi sosyal olaylar derinlikli bir biçimde ele alýrken, maðdurlarý da ayný derinlik içinde incelikle portrelediði filmler ile doludur. Bu kez öç alma duygusunu ön plana geçirirken, sanki bir Ken Loach filmi seyrediyor etkisi yaratmýyor seyircide.
Emin YEÐÝNBOY
19.06.2011
