Aklıselim bu pakete “evet” diyor
07 Nisan 2017 11:56 / 942 kez okundu!
Bütün samimiyetimle söylüyorum bu referandumda halkoyuna sunulan 18 maddeyi defalarca gözden geçirmeme rağmen “hayır” diyebileceğim bir maddeye dahi rastlayamadım, ama keşke şunlar şunlar da olsaydı dediğim olmuştur. Dolayısıyla bu değişikliğe hayır demek akıl kârı değildir.
Yetkisi çok, sorgusu olmayan Cumhurbaşkanı sorgulanır hale geliyor; malumunuz Cumhurbaşkanı sadece tarifi olmayan vatana ihanet suçuyla yüce divana gönderilebilirdi, şimdi işlediği suçun yanı sıra uyuşukluğundan, tembelliğinden dolayı bile hakkında soruşturma açılabilir, gerekirse Meclisin izniyle yüce divana gönderilebilir.
Meclis yasama ve denetim görevini daha rahat yapıyor; Önceki sistemde yasa tasarılarını Hükümet Meclise gönderiyordu, yeni sistemde ise artık Vekiller yasa tasarısını Meclise sunacak. Meclis Cumhurbaşkanı dahil herkesi denetleyebilecek.
Cumhurbaşkanı halk tarafından seçildiği gibi hükümet üyelerini de kendisi seçiyor, Düşünün en az % 50+1 ile seçilmiş bir Cumhurbaşkanı devletin direksiyonunu eline alıyor, ülkede ehil insanlar da bir Bakan ekibi seçiyor ve herkes işine bakıyor.
Mesela başarılı bir eğitimci olan Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mustafa Aydın’ı Milli Eğitim Bakanı, iyi bir sanayici ve iş adamı olan Erol Mehmet Yarar’ı Sanayi Bakanı, İHH Genel Başkanını Bülent Yıldırım’ı Aile ve Sosyal Politikalar bakanı, Eğitimci Yazar Ali Erkan Kavaklı’yı Kültür Turizm bakanı yapıyor… vb. Kim tutar Türkiye’yi!..
Askeri mahkemeler kalkıyor; bu mahkemelerin varlığı eşitliği bozuyordu, farklı bir sınıf kimselerin varlığına işaretti. Onlar da kendini halkın bir derece üstünde görüyorlardı, artı bu sorun da bu şekilde ortadan kalkar değil mi?
Yargı gayet makul usullerle seçiliyor; Başta AYM’e olmak üzere diğer atamalar da ince eleyip sık dokunacak atama usulleri var, orada da bir sıkıntı da gözükmüyor. Zaten AYM üyelerinin görev süresi 12 yıldır. İki dönem Başkanlık yapan bir kimse 3-5 tanesini ya değiştirebiliyor ya da değiştiremiyor. Birini değiştirdiği zaman da hangi kurumun adayı ise o kurumdan şartları haiz üç kişi Cumhurbaşkanlığına sunuluyor o da bu üç kişiden birini seçiyor.
Cumhurbaşkanı seçim yenilemesine gidebildiği gibi meclis de seçimleri yenileme kararını verebiliyor; Meclis baksa ki iyi bir çalışma üretilmiyor, ya da Cumhurbaşkanı iyi çalışmıyor, seçimleri yenileme kararı verebilir.
HSK üyelerinin 7 tanesin meclis tarafından seçiliyor; HSK’nın 13 üyesinden 7 tanesi artık meclis tarafından seçiliyor. Daha önce meclisin elinde böyle bir imkan yoktu.
18 yaşına gelmiş gençlerimize seçme hakkı verildiği gibi seçilme hakkı da veriliyor; gelişmiş dünyanın 57 ülkesinde bu hak gençlere verilmiş, bizde de verilmişse çok mu? Ayrıca belediye meclis üyeleri, belediye başkanları, muhtarlıklar vb. yerlere de seçilebileceklerdir. Seçim derken niye hep vekil aklımıza geliyor ki? Zaten ülkemiz yönetim açısından iyiye doğru giderse Milletvekilliği cazip olmaktan çıkacak, vekil olmak bir fedakarlık gerektirecek bence.
Eski ikili sürtüşmeler ortadan kalkıyor; Cumhurbaşkanı ve Başbakanlar arasında ülkemizde yaşanan sürtüşmeler, ibretlik olaylar kitaplara sığmaz, bundan ülke kaybediyordu, millet zarar görüyordu artık bunlar yaşanmayacak.
Koalisyon oyunlarında bu millet kurtuluyor; Yaşı bir az müsait olanlar bu ülkenin koalisyon hükümetleri yüzünden neler çektiğini iyi bilirler. Allah o günleri bir daha göstermesin. Bakanlıkları, kurumları aralarında paylaşıyorlardı, maalesef!
Muhalefet bu maddeleri bir bir ele alıp eleştirmekten aciz olunca, soyut kavramlarla, subjektif yaklaşımlarla Reisin şahsında husumet üreterek pakete hayır algısını oluşturuyor. Nitelikli bir muhalefete bu yakışır mı?
Bu millete bu devlete düşman örgütler ve ülkelerin tutumu da ibret verici kanaatimce.
Bütün bunları analiz edince de insanın “evet” demesi dışında bir tercihi kalmıyor dolayısıyla; evet, evet, gönül huzuru ve yarının umutları için evet diyorum.
Eyüphan KAYA
04.04.2017, Diyarbekir