Hak ve hürriyet emek ister

14 Aralık 2013 01:19 / 1267 kez okundu!

 

 

Merhaba sevgili dostlar,

Malum bu hayat bir çok etkenden etkileniyor. Ancak bunlardan dördü çok çok etkin; Siyaset, Bürokrasi, Sivil Toplum Örgütleri ve Medya.

Siyasete imkan para ve nüfuzundan dolayı bir hayli ilgi var, bürokrasi devleti temsil ettiği için koltuğa oturan yapışan yapışana, arkasında yasal mevzuat da var zaten, koltuktan kaldırılsa dahi idari mahkeme tekrar kanun zoruyla koltukta oturtuyor.

Birkaç yıldır ülkemizde Sivil Toplum Örgütlerinde kısmi bir hareketlilik var ancak yasal alt yapıları güçlü değil, Anayasal güvenceleri hiç yok zaten. Demokratik bir ülkede hukuktan gücünü almayan hiçbir etken güçlü değildir, olmamalı. Bu münasebetle STÖ durumunu anayasal güvence altına almamız lazım. Başka türlü Siyaset ve bürokrasi üzerinde ektili olmaları çok zor. Halk adına bir denge unsuru olabilecek, denetleme görevini yapabilecek Sivil Toplum ağlarına ihtiyaç vardır. Bu maksatla kurulan Denge Denetleme Ağı (DDA), 107 Sivil Toplum kuruluşlarıyla ortak bir deklarasyon imzalamış, hem ağını genişletmek istiyor hem de bu DDA kuruluşunu anayasal güvence altına almak istiyor. Bu maksatla üyeleri arasında istişare etmek maksadıyla farklı farlı bölgelerde istişare toplantıları YAPAN DDA, 18 Aralık Çarşamba günü Diyarbakır Bölge istişare toplantısını gerçekleştirecektir. Şimdiden DDA’na hayırlı olsun dileklerimizi iletiyoruz.

Bu çalışmadan ne tür beklentiler var derseniz; buyurun Denge Denetleme Ağı'ndan bir alıntıyla cevap verelim.

Metin aynen şöyle;

…………………………………………………………………………

Toplumsal adaletin saglandıgı, yönetimin

hesap verdigi, hak ve özgürlüklerin

garanti altına alındığı çoğulcu bir Türkiye

istiyoruz.

 

Farklılıklarımızla birlikte özgürce yasadığımız, haklarımızın

güvence altında olduğunu bildiğimiz, adaletin eşit

dağıtıldığından emin olduğumuz, yönetimin bize hesap

vereceğine inandığımız bir Türkiye için;

 

Yeni Anayasada Denge ve Denetleme Sart!

 

Yasalar halkın talep ve gereksinimlerini temel almalı,

Yasama, yürütme ve yargı birbirinden ayrı ve bağımsız

olmalı,

Yasama, yürütme ve yargının hiçbiri diğerinden daha

güçlü olmamalı,

Halk ve sivil toplum örgütleri, karar verme süreçlerine

etkin bir şekilde katılmalı ve yönetimden hesap sormalı,

Yönetim, şeffaf olmalı ve halka hesap vermeli,

Siyasi partiler, kendi içlerinde demokratik olmalı ve

siyasete katılımı özendirmeli,

Temsiliyeti sağlayacak bir seçim sistemi olmalı.

BU DURUMDA;

Güçlü Bir Denge ve Denetleme Sistemi olduğunda toplumsal

adaletin sağlandığı, yönetimin hesap verdiği, hak ve

özgürlüklerin garanti altına alındığı çoğulcu bir Türkiye’de

yasayacağız.

Yürütmenin uygulamalarının insan haklarına

uygunluğunu denetleyen bir meclisimiz olacak.

Meclis ve yürütmenin uygulama ve kararlarının evrensel

hak ve özgürlüklere aykırı olmasını engelleyecek bağımsız

ve tarafsız bir yargıya sahip olacağız.

Bağımsız ve tarafsız bir yargı ile daha adil bir Türkiye’de

yasayacağız.

Yurttaşlar ve sivil toplum örgütleri olarak karar verme

süreçlerine etkin bir şekilde katılıp, yürütmeden hesap

sorabileceğiz.

Demokratik siyasi partiler aracılığıyla farklı görüşlerimizi

özgürce seslendirerek kararların katılımcı bir şekilde

alınmasını sağlayacağız.

Temsiliyeti sağlayan bir seçim sistemi ile yasalarımız bir

gruba değil, hepimize hizmet edecek.

……………………………………………………………………………..

İşte Sivil Toplum Çalışmaları, işte gayret, işte azim. Bu emek boşa çıkar mı? Elbette ki boşa çıkmaz. Ancak şunu bilmeliyiz ki STK’lar üzerine düşeni yapmadıkça Siyaset ve Bürokrasiden şikayet etme hakları yoktur. Sivil toplum çalışmaları zaman ister, emek ister, katkı ister. Bunu da ancak her açıdan kendini yetiştirmiş, ayağı üzerinde durabilen vatandaş yapabilir. Bu tür çalışmalara katkı verdiğim için mutluyum, siz de aynı mutluluğu yaşamaktan yoksun kalmayın, e mi? Basına da bağımsız bir fondan katkı gelmedikçe basın emekçileri hak ettikleri ücreti almadıkça kamu yararına endeksli çalışmaları hayli zor. Gerçi Basın ihale Kurumu(BİK) yerel gazetelere bir can suyu oldu ancak, gazete çalışanları bundan ne kadar yararlanıyorlar orası meçhul.

Selam ve saygılarımla,

 

Eyüphan KAYA

13.12.2013

 

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.