Örgütlü Toplum Güçlü Olur
12 Eylül 2018 15:29 / 1014 kez okundu!
Kardeşim siz demokrasi ile idare ediliyorsanız, sivil toplum kuruluşlarınız olmalı ve güçlü olmalı. Aksi takdirde; siyaset sizi talan eder, bürokrasi size üstten bakar, militarist güçler size tokat atar, çık çıkabilirseniz bu çetrefilli hayatın içinden. Eğer nitelikli sivil toplum kuruluşlarınız varsa “Bir dakika beyefendi” der, haddini aşanlara bir ayar verir.
****
Örgütlü Toplum Güçlü Olur
Kardeşim siz demokrasi ile idare ediliyorsanız, sivil toplum kuruluşlarınız olmalı ve güçlü olmalı.
Aksi takdirde;
*Siyaset sizi talan eder,
*Bürokrasi size üstten bakar,
*Militarist güçler size tokat atar, çık çıkabilirseniz bu çetrefilli hayatın içinden. Eğer nitelikli sivil toplum kuruluşlarınız varsa “Bir dakika bey efendi” der, haddini aşanlara bir ayar verir.
2006 yılında askeri yapılanmayla ilgili bir yazı yazdım, zamanın genel kurmay başkanı Yaşar Büyükanıt ile mahkemelik oldum. Mazlum-der Diyarbakır Şube Başkanı Av.Nesip Yıldırım beni savundu, 9 ay ceza aldım neyse ki ertelendi. Huzurunuzda Nesip beye teşekkür ediyorum.
Sene 2010 İstanbul’da İslam Konferansı Örgütü(İKÖ) toplantınsa katıldım, bir bilim insanı kürsüye çıkıp “arkadaşlar, bence biz küçük sorunlarla vakit öldürüyoruz, aslında İslam dünyasının üç kaba sorunu var, birincisi tahsil düzeyi düşüktür, ikincisi ekonomisi zayıftır, üçüncüsü sivil toplum kuruluşlarımız zayıftır” dedi.
İlk iki soruna katkım zor olur, ama sivil toplum kuruluşlarına katkım olabilir dedim ve bu alana yoğunlaştım.
Üye olduğum bazı sivil toplum kuruluşlarını sizinle paylaşmak isterim;
*YEŞİLAY DERNEĞİ; Faaldir seminerler veriyor, çalışıyor, gayret ediyor.
*TEMA VAKFI; Biraz durağan, aktif hale gelmesi için hatırlatmada bulunuyorum,
*ENSAR VAKFI; Yetiştirme temalı her akrana hitap eden çalışmaları var,
*ERDEMLİLER DERNEĞİ; Başta Başkanlık sistemi ve demokrasi konferansı olmak üzere bir çok konuda çalışmalara imza atmış bir dernektir. Bir az siyasete yatkınlığı var gibi, ama ayrılmamı gerektirecek doza da gelmemiş, üyeliğim devam ediyor.
*ERBAKAN VAKFI; Rahmetli Erbakan’ın yolunda olduğumuzu bildirme adın ordayım, ama siyasileşirse bir adım geride durmasını da bilirim.
*İMAM-HATİPLİLER DERNEĞİ; Her çalışması ile heyecan duyduğum bir dernek iyi ki bu dernek kuruldu, iyi ki üyesiyim diyorum.
*ŞARKIYAT-DER; Gayet nitelikli sempozyumlar, seminerler ve kurslar veriyor, o da ayrı bir renk ayrı bir değer,
*İNSAN HAKLARI CEMİYETİ; Kurucu üyelerinden olduğum bu cemiyet yakında çok güzel çalışmalara imza atacağına inanıyorum.
*SPOR AKADEMİSİ; Bağlarda bir spor salonda sportif faaliyet gösteren bir dermektir.
*DİKTUMDER; Sur içinde Diyarbakır kültürünü, arabesk müziği ile yaşatmaya çalışıyor. Musiki derneğinden de bu beklenir.
*YAZARLAR BİRLİĞİ; Kendine has çalışmaları var, DİYŞAD önce kurulsaydı bekli açılmasına gerek olmazdı, ama tüzüğü dahilinde varlığını sürdürmektedir.
*DİYŞAD; Yazarların yanı sıra Şairleri de üyeliğe aldı, bu dernek HEVSEL dergisini çıkarmakla şehrimizin tarihine not bıraktı.
Ayrıca Türkiye Avrasya Stratejik Araştırma merkezi(TASAM)’ın gönüllü üyesi, YENİDEN YAŞAM Kanserle Mücadele Derneğinin Onursal üyesi ve Türkiye küçük Millet Meclisleri(TkMM)’nin destekçisiyim.
*TASAM yönetim merkezi İstanbul olup, Cumhurbaşkanlığı himayesinde ulusal düzeyde ve uluslararası mekik dokuyan bir stratejik araştırmama merkezi,
*Yeniden Yaşan Kanserle Mücadele derneği Genel Merkezi Diyarbakır’da olan ve kanser hastalarının sorunları ile aktif bir şekilde ilgilenen bir dernek,
*TkMM, Mutfağı İstanbul’da olup TBMM takvimine göre çalışan Anadolu’nun birçok ilinde faaliyet gösteren, ulusal ve yerel gündemi değerlendirip, bir yandan Belediyeler üzerinde diğer yandan Meclis üzerinde etki bırakan bir oluşumdur.
Şimdi kim diyebilir ki şu derneğe, şu oluşuma üye olmanıza gerek yok, baksanıza her biri ayrı bir özelliğe, ayrı bir güzelliğe sahiptir.
Hemen hemen hepsine de teklif üzerine üye olmuşum, üstelik İHC hariç diğerlerinde sadece üyeyim, yönetim talebinde de bulunmadım. Unutmayalım dernekler, vakıflar gücünü üyelerinden alırlar, ben de yerine göre bu oluşumlara katkı veriyorum, fena mı? Bunlar da benim ek sevaplarımdır.
Beni çekiştirenlere sesleniyorum, siz de gidin bir ya da birkaç derneğe üye olun hayatın içinde varlığınız hissedilsin. Unutmayalım “Örgütlü Toplum Güçlü Olur”.
Diyarbakır için bir eksiğimiz var, o da belli kriterleri taşıyan 50-60 derneğin üye olduğu Diyarbakır Toplumsal Dayanışma Federasyonunu(DİFED)’i kurmak ve bu şekilde Sivil Toplum Kuruluşlarına hem bir kalite kazandırmak, hem toplum adına hayatta daha etkin olup, karşılığı olan bir değer haline getirmek.
İşte mesele budur kardeşler.
Eyüphan KAYA
10.09.2018, Diyarbekir