Fenerbahçeli Lefter hayatını kaybetti
14 Ocak 2012 08:04
Sarı-lacivertli kulübün efsanevi oyuncusu Lefter Küçükandonyadis, zatürre teşhisiyle kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti
İSTANBUL – Bu hafta başında zatürre teşhisiyle yoğun bakıma alınan, Fenerbahçe Kulübü'nün efsanevi oyuncularından Lefter Küçükandonyadis hayatını kaybetti.
Fenerbahçe'nin efsanevi futbolcusu Lefter Küçükandonyadis, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Rahatsızlığı nedeniyle 9 Ocak Pazartesi günü Amerikan Hastanesi'ne kaldırılan ve zatürre teşhisiyle yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınan Lefter, saat 20.0O sıralarında vefat etti.
Fenerbahçe Kulübü, internet sitesinde “Camiamızın acı kaybı” başlığıyla yapılan açıklamada, şöyle denildi:
“105 yıllık Fenerbahçe Kulübü tarihinin gelmiş geçmiş en büyük ve sembol sporcularından biri olan değerli büyüğümüz Lefter Küçükandonyadis'i kaybetmiş bulunuyoruz.
Bir süredir rahatsızlığı nedeniyle hastanede tedavi gören değerli büyüğümüz bu akşam saatlerinde hayata gözlerini yummuştur. Kendisine Allah'tan rahmet, ailesi, tüm camiamız ve spor kamuoyuna başsağlığı diliyoruz.”
FENERBAHÇE'DE 1947-1964 YILLARINDA FORMA GİYDİ
Lefter Küçükandonyadis, 22 Aralık 1925'te İstanbul'da doğdu.
Fenerbahçe'de 1947-1964 yılları arasında forma giyen Lefter, sarı-lacivertlilerde İstanbul Profesyonel Ligi'nde 2, Türkiye Şampiyonası'nda ise 3 kez şampiyonluk yaşadı.
Kariyerinde 832 gol atan efsane futbolcu, Fenerbahçe formasıyla çıktığı 615 maçta 423 gol kaydederken, İstanbul Ligi'nde 1953-1954 sezonunda gol kralı oldu.
50 kez de milli formayı giyen “Ordinaryüs” lakaplı Lefter Küçükandonyadis, ayrıca yurt dışında İtalya'nın Fiorentina ve Fransa'nın Nice takımlarında oynadı. Lefter bir sene de Johannesburg'da antrenör futbolcu olarak görev yaptı.
Lefter, futbolu 1965-66 sezonunda bıraktıktan sonra Samsunspor, Boluspor, Orduspor, Sivasspor, Mersinspor'da teknik direktörlük yaptı.
LEFTER’DEN VASİYET GİBİ MEKTUP
Lefter, şike davasında tutuklu yargılanan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’a bir mektup yazmış ve Fenerbahçe’ye haksızlık yapıldığını düşündüğünü söylemişti. Lefterin duygu yüklü mektubunu Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök 12 ocak perşembe günkü köşesinden ‘Hiçbir şey bana o mektup kadar koymadı’ başlığıyla yorumlamıştı.
İşte Özkök’ün yazısından ilgili bölüm:
Hiçbir şey bana o mektup kadar koymadı. Çünkü o benim çocukluk hayallerimin 3 idolünden biri. O, Lefter Küçükandonyadis...
Can Bartu ve Metin Oktay’la birlikte bütün bir çocukluk ve delikanlılık hayatıma damgasını vuran insan o. Kim bilir kaç defalar, İzmir’in Alsancak Stadı’nın kapısında onun maçtan çıkışını beklemişim.
Stat kapısından otobüs kapısına kadar geçecek o 5-10 saniyede onu görebilmek, ona üç-beş metre yakından bakabilmek için. Şimdi o insan cezaevindeki Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’a yazıyor.
Aziz Yıldırım cezaevine girmiş, o ise ağır bir hastalık için hastaneye giriyor. “Fenerbahçe’ye ve sana haksızlık yapıldığını düşünüyorum” diyor. “Bunları senin yanına gelip söylemek isterdim, ama doktorum izin vermiyor” diyor. “Ben Fenerbahçe’ye bu formayı giyerek hizmet ettim, sen ise başkan olarak inanılmaz işler başardın” diyor. Ve bitişteki o hüzünlü, o ağır hüzünlü veda cümleleri:
“Ne kadar ömrüm kaldı bilemem.”
“Hakkını helal et. Bu yeter benim için...”
Çocukluğumun, hayallerimin, kendimi Fenerbahçe forması içinde seyredip iftihar ettiğim günlerin büyük kahramanı... Lefter Küçükandonyadis... Adanın sessiz insanı... Futbolun sufi bilgesi...
Dün bu mektubu defalarca okudum... Hiçbir şey bana bu mektup kadar koymadı. O yaşta ağır bir zatürreeden hastaneye giriyordu. Ve ben okudukça, o mektup hüzünlü bir vasiyete dönüşüyordu. Defalarca okudum... Defalarca ağladım... Hissettim ki, Fenerbahçe bu mektubu hiç unutmaz...
Çünkü onu Lefter yazdı...
Aykut Hoca, Alex sevgili kardeşim... Bu mektubu siz de okuyun. Okuyun ve dayanın... Biriniz saha kenarında, diğeriniz sahanın içinde... Her ikiniz birden soyunma odasında... Dayanın... Bitecek... Böylesine ağır bir haksızlık, sürüp gidemez... Hak mutlaka yerini bulur. Bulacak.
Radikal
Son Güncelleme Tarihi: 14 Ocak 2012 14:26