YENİ TÜRKİYE
30 Eylül 2024 20:31 / 118 kez okundu!
Neden ‘YENİ’ dediğimizi anlamayan, anlamak istemeyen, her şeyi anlayıp da anlamamış numarası yapan, dahası bunu hiç merak etmeyen başkalarına da menfi propaganda yapan bir sürü andavallı var. Bunların çoğu, Erdoğan’ın tarihi BM konuşmasını da anlamamışlar diyeceğim ama dinlememiş, medyadan takip bile etmemişlerdir.
İşte o konuşma, yeninin eskiden nasıl ayrıldığının kör gözlere sokarcasına göstergesidir. Günümüzde Türkiye, cumhurbaşkanımızın şahsında, sözleri merak edilen, özellikle dikkate alınan, kendilerine dokunmasından çekinilen bir ülke haline gelmiştir. O kürsüye çıkınca ‘ne diyecek’ diye kulaklar dikilmektedir.
*****
YENİ TÜRKİYE
Neden ‘YENİ’ dediğimizi anlamayan, anlamak istemeyen, her şeyi anlayıp da anlamamış numarası yapan, dahası bunu hiç merak etmeyen başkalarına da menfi propaganda yapan bir sürü andavallı var. Bunların çoğu, Erdoğan’ın tarihi BM konuşmasını da anlamamışlar diyeceğim ama dinlememiş, medyadan takip bile etmemişlerdir.
İşte o konuşma, yeninin eskiden nasıl ayrıldığının kör gözlere sokarcasına göstergesidir. Günümüzde Türkiye, cumhurbaşkanımızın şahsında, sözleri merak edilen, özellikle dikkate alınan, kendilerine dokunmasından çekinilen bir ülke haline gelmiştir. O kürsüye çıkınca ‘ne diyecek’ diye kulaklar dikilmektedir.
Eskiyi hatırlamayanlara hatırlatalım. 70 sente muhtaçtık. Lüksemburg’dan dahi para dilenir hale gelmiştik. Hem de sadece ve sadece şimdilerde kolaylıkla telaffuz edilebilen 1 milyon dolar için. En önemli ihtiyaç maddeleri için saatler sürecek kuyruklara girerdik. Akaryakıt almak marifet işiydi. Hele kalorifer yakıtı, zembille aranırdı. Kaç tane emekli maaş kuyruğunda ruhunu teslim etmiştir.
Birleşmiş milletlerde konuşma yapmayan, yapsa bile suya sabuna dokunmayan, kimsenin de ipinde olmayan bir ülke konumundaydı Türkiye. Devlet adamlarımızın emperyalist temsilcilerinin küstah oturuşları önünde el pençe divan durduğunu hatırlarız biz. BM İsrail hakkında karar alacaksa ya da aleyhindeki bir kararı oylayacaksa üç ülke İsrail lehinde oy kullanırdı; ABD, İsrail ve Türkiye. Nadiren bunlara bir iki başka ülke katılırdı. O zamanlar Türkiye muhalefeti şimdiki gibi İsrailci değil, Filistinciydi. Geçlerimiz Leyla Halitlere hayranlık duyardı. Hiç kimse cesaret edip de ‘Araplarla Yahudiler yesin birbirini’ diyemezdi.
İsrail ajanları Türkiye’de cirit atardı ve MİT onların ve CIA’in kuklası gibiydi. Şimdi İsrail’in en korktuğu ülke Türkiye’dir. İsrail gücü kendisine yetmeyecek yerel örgütlerle ‘savaşçılık’ oynarken Türkiye söz konusu olduğunda artık ödü patlamaktadır. Savaşçılık oynamak derken olayı masumlaştırmak istemedim. Tam tersine sivil katliamı üzerinden yürüdüklerini vurgulamak istedim. Buna rağmen 6 İsrail askerinin cesedi ortaya çıktığında (ki onları da kendileri öldürmüştür) dünyaları başlarına yıkılmaktadır.
Her şey ‘one minute’ ile başladı. Erdoğan onurumuzu korudu. Yüzlerine karşı her konuşmasında ‘Dünya 5’ten büyüktür’ diyor. Bunun anlamını iyi kavramak gerekir. Eskiden olsa iki dünya savaşı galiplerinin düzenini sorgulamak, değiştirilmesini talep etmek kimsenin harcı değildi.
Türkiye Filistin soykırımına en fazla karşı çıkan ve diğerlerini de yüreklendiren bir politikayı cesurca uygulamaktadır. Emperyalizmle baş etmek kolay değildir. Bunlar bizi 100 yıl önce perişan etmeyi başarmışlardı. Ama kökümüzü kazımaya, bu topraklardan sürüp çıkarmaya güçleri yetmemişti. İşte şimdi ‘uyuyan dev’ uyanmıştır. Yeni Türkiye budur. Bunu anlama kapasitesi olmayanların ya da duymak bile istemeyenlerin yapabilecekleri hiçbir şey yok. Artık örtülü Amerikan İmparatorluğu kisvesi altındaki dünya düzenine baş kaldıran, yüzümüzü ağartan bir Türkiye var.
Firuz TÜRKER
26.09.2024