ÖZGÜRLÜK BENÝM KARAKTERSÝZLÝÐÝMDÝR
24 Nisan 2021 12:01 / 852 kez okundu!
"Özgürlüðün politik içeriði; ben ile biz arasýnda kurulan hassas dengededir. Benim bir þahsiyetim var bu þahsiyet olmanýn talep ettiði zorunluluklar var. Kendi aklýmý kullanmak gibi. Kendisine biz dediðim bir toplumun içinde yaþýyorum ve toplumun benden talep ettiði zorunluluklar var. Toplumun adetleri ve davranýþ kataloglarý gibi. Bu karþýlýklý zorunluluklarýn ahenge kavuþtuðu baðlamýn adý özgürlüktür. Bu anlamda özgürlük, zorunluluklar hakkýndaki bilgimizde mayalanýr. Sadece bu zorunluluklara uyan özgürdür, çünkü sadece hem kendi kendine itaat eder hem kendi kendine yeter."
***
ÖZGÜRLÜK BENÝM KARAKTERSÝZLÝÐÝMDÝR
Modern insanýn özgürlük anlayýþý, kendisini belirleyen dýþsal faktörlerden azade olmasý temelinde þekillenir. Buna negatif özgürlük anlayýþý diyorlar. Ne kadar az engellenirse o kadar özgür olduðunu sanma pratiði. Bu pratik, bu nedenle, özünde seçme özgürlüðüne ve bir seçenekler çeþitliliðine dayanýr. Ýnsanýn yapýp etmelerinin önünde engeller olmamasý. Býrakýnýz yapsýnlar ve býrakýnýz geçsinler. Bu tür bir özgürlükle davranan insan, doðanýn bir kaprisi olmalý.
Doða ve Hakikat tarafýndan en ince hesaplarý bozulduðu için Ruh masörlerine iltifat eden, spiritüel açlýk çeken bir kukla. Ýpleri tutkularýnýn elinde olan, hayatý hayal kýrýklýklarýndan ibaret biri. Onu kendi yapan aile baðlarýndan, toplumsal aidiyetlerden, bir devletin yurttaþý olma sorumluluðundan azade olmak þeklinde tezahür eden bir kopuþlar silsilesi. Eðer kendine iliþkin bir öz bilinci olsaydý, sandýðý gibi ve kadar özgür olamayacaðýný fark ederdi.
Körlük ve kibirle cezalandýrýlan modern insan bu. Pek çok þeyin cereyan ettiði evrende çok az þeyin etkilerini ancak fark edebilen kopuk. Çok þey bilir, her þeyi bilir, hayat ormaný hakkýnda binlerce þey bilir, bilmediði tek bir þey vardýr: Ýçinden nasýl çýkýlacaðý. Sahici olmaktan uzak, hem aydýnlanmýþ bir palyaço hem bir Faust. Özgür iradesinin yol verdiði tatminsizlik içinde, fakülteden fakülteye koþan bir bilme dürtüsüyle ruhunu þeytana teslim eden modern insan. Gözlerimizin önündeki özgür insan; malumat biriktirirken ruhu parmaklarý arasýndan kaçýp giden insan. Ucuz cesaretlerin, zarif ihanetlerin insaný bu.
Modern insanýn özgürlük iddiasý irade üzerinde temellenir. Serbest irade. Kimi zaman bir seçme özgürlüðü, kimi zaman bir yaratma kudreti olarak nükseden, kimi zaman da kendini bir ideolojiye göre düzenleme giriþimi olarak tezahür eden aydýnlanmýþ bir kuklanýn iradesi bu. Oysaki irade insan davranýþlarýnýn tek nedeni olamaz. Daha doðru ve cesur bir ifadeyle, irade bir neden olamaz. Ýrade, özgür neden hiç olamaz. Özgürlük, iradenin özelliði deðil. Çünkü irade, her zaman dýþsal bir neden tarafýndan belirlenir. Buna göre, özgür olduðunu iddia eden birinin iddiasý, zorunluluklara iliþkin bilinç kaybýna dayanýr. Ýnsan zorunluluklara göre hareket eder. Ve zorunluluk var olan her þeyin biricik tarzýdýr. Reason teriminin hem sebep hem akýl hem de Tanrý karþýlýðý olmasý ne kadar da manidar. “Sebebimsin” derken mesela. Bir tek Tanrý kendi kendisinin nedenidir. Demek ki, insan kendi kendisinin nedeni olamaz. Demek ki, bu bakýmdan sadece Tanrý özgürdür. Serbest irade de zaten seceresi oldukça gerilere giden theolojik bir kavramdýr. Þimdi serbest irade dediklerinin orijini aslýnda Kadiri Mutlaktýr. Yeni tür theoloji artýk hümanizmdir. Ýþte yukarýda sözü edilen türden özgürlük, benim karaktersizliðimdir.
Özgürlük insan için iki bakýmdan içerik kazanýr: Ontolojik ve Politik.
Özgürlüðün ontolojik içeriði öz’den kaynaklanýr: Özgürlük, öz’ünü gürleþtirmektir. Ýnsanýn özü nedir? Sonsuz var olma ve eyleme gücü, insanýn özüdür. Bu anlamda özgürlük, insanýn üretme kapasitelerini kuvveden fiile geçirme gücüdür. Ýþ yapma ve eser üretme insanýn özüdür. Demek ki, özgür olmak için çok çalýþmalýyýz. Aklýn kýlavuzluðunda bilgi ile çalýþmak bu. O halde, özgürlük iradenin deðil, insanýn ayýrt edici özü olan aklýn öz’elliðidir. Akýl ile çalýþmak ve üretmek insanýn hem özü hem de yegâne gerçekliðidir. Ýnsan, çalýþmak ve eserler vermek zorundadýr. Zorunluluk özgürlüðün mekânýdýr. Zorunluluðu kabul etme ve zorunluluklara göre davranma özgür insanýn davranýþ tarzýdýr. Zorunlu öz; varlýðý sürdürmek için harcanan çaba ve güçtür. Tüm bunlardan sonra, özgürlüðü keyfine göre davranmak sananlar gaflettedirler.
Özgürlüðün politik içeriði; ben ile biz arasýnda kurulan hassas dengededir. Benim bir þahsiyetim var bu þahsiyet olmanýn talep ettiði zorunluluklar var. Kendi aklýmý kullanmak gibi. Kendisine biz dediðim bir toplumun içinde yaþýyorum ve toplumun benden talep ettiði zorunluluklar var. Toplumun adetleri ve davranýþ kataloglarý gibi. Bu karþýlýklý zorunluluklarýn ahenge kavuþtuðu baðlamýn adý özgürlüktür. Bu anlamda özgürlük, zorunluluklar hakkýndaki bilgimizde mayalanýr. Sadece bu zorunluluklara uyan özgürdür, çünkü sadece hem kendi kendine itaat eder hem kendi kendine yeter.
Özgür insan, tutkularýna köle olmaktan, akla dayalý zorunluluklarýn ýþýðýnda ve rehberliðinde, özgür süreçlere çýkarken ya da kuvveden fiile geçmek için, kendi yasasýný yapar, kendi yaptýðý yasaya uyar ve kendi kendini yönetir. Zorunluluklarýn bilincine dayanan özgürlük, öz-belirlenimdir. Tinin özü budur. Hukukun temeli budur. Ancak böylelikle insan; dünyayla uzlaþýr ve kendini sýnýrlar, kendini belli ideallere hasreder.
Bu özgürlük öðretisi, daima, akýlsýz iradenin iplerini tuttuðu tutkular dünyasýna karþý mücadele etmeye yönelik bir ahlakla bir arada bulunur. Ve bu anlamda özgürlük benim karakterimdir.
Hasan BASRÝ