M. Suphi anıldı: Kayıp yakınları Başbakan'a Mutki'de çıkan kemikleri sordu

31 Ocak 2011 02:23  

 

M. Suphi anıldı: Kayıp yakınları Başbakan'a Mutki'de çıkan kemikleri sordu

İnsan Hakları Derneği (İHD), İstanbul Şubesi, Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon tarafından gerçekleştirilen 'Cumartesi Anneleri' oturma eylemlerinin 305. haftasında, 1921 yılının 28 Ocak'ı 29'a bağlayan gecesi Karadeniz'de Kemalci güçlerce topluca imha edilen ve cesetleri kaybedilen tarihi Türkiye Komünist Partisi (TKP)'nin kurucusu ve ilk Genel Sekreteri Mustafa Suphi ve 14 yoldaşı anıldı.

Kamuoyunda 'Cumartesi anneleri' olarak anılan, devlet güçlerince gözaltında kaybedilenlerin yakınları, bu haftaki oturma eylemlerinde Başbakan Erdoğan'a da; "Bitlis'in Mutki ilçesindeki çöplükten insan kemikleri çıkarken koltuğunuzda nasıl rahatça oturabiliyorsunuz?" şeklinde seslendi. Oturma eyleminde konuşan gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın ağabeyi Hüseyin Ocak ise; son günlerde CHP'nin kamuoyuna yansıyan tutumunu eleştirerek, "Dikkatinizi ve enerjinizi Ergenekon sanıklarını kurtarmaya yönelteceğinize, 'Mutki'de kemikleri çıkan insanlarımızı yok eden faillerin bulunmasına yöneltin" dedi. Gözaltında kaybedilen Tolga Baykal Ceylan'ın annesi Kadriye Baykal tarafından okunan İnsan Hakları Derneği (İHD), İstanbul Şubesi, Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu'nun açıklamasında ise şu görüşlere yer verildi:

"İnsan Hakları Derneği'ne kayıp yakınlarının başvuruları doğrultusunda başlatılan araştırmalar sonucunda, Bitlis’in Mutki ilçesinde devlet güçlerince kaybedilen insanların bir bölümünün jandarma karakoluna yakın çöplükteki toplu mezara gömüldüğü ortaya çıktı. Günlerdir bulunan kemikler konuşuluyor yazılıyor ve yaşananlar resmi belgelerle açıklanıyor.

İnsanlığını kaybedenler, işkenceyle öldürdükleri insanlarımızı çöplüklere gömerek işledikleri suçlarını da gözden kaybettireceklerini sanıyorlar..

30 yıllık savaş sürecinin acı gerçekleri olarak hafızlara kazınan bu görüntüler karşısında, türlü propagandalarla kamu vicdanının harekete geçmesi engelleniyor.

Srebrenitsa’da toplu mezarlardan çıkartılıp dini törenle yeniden defnedilen Boşnak kayıplar için düzenlenen törene katılan ve bu insanlık suçunu lanetleyen başbakan Erdoğan, kendi yönettiği ülkedeki toplu mezarları neden görmezden geliyor.

Başbakan, Mutki’deki toplu mezarlardan çıkan kemikler için neden hiçbir açıklama yapmıyor? Neden Mutki’ye gitmiyor?

Başbakan, bugün halâ akıbeti bilinmeyen, bir mezar taşına sahip olmak için on yıllardır mücadele veren 'Cumartesi Anneleri'ni bilmiyormuş gibi yapıyor.

Sorumlular işledikleri suçların cezasız kalacağından emin bir şekilde dolaşırlarken, yönetenler geçmiş hükümetlerin işledikleri suçlardan da sorumlu olduklarını unutmuş gibi görünmeye devam ediyorlar.

Açıkça söylüyor, bir kez daha haykırıyoruz!
İnsanların ne sebeple olursa olsun gözaltına alınarak öldürülmeleri ve kimlik bilgilerinin imha edilerek topluca gömülmeleri 'ağır bir insanlık suçudur'.

Bizler kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları olarak, tüm dünyanın gözleri önünde, insanlığa karşı işlenen suçları duyurmaya, yaşananları gözler önüne sermeye ve yeniden yaşanmaması için gerçeklerin açıklanmasını talep etmeye devam edeceğiz.

Tüm toplu mezarların belgeleriyle birlikte açılmasını ve hesabının verilmesini istiyoruz.

Devlet arşivlerinin açılarak bu suçların ortaya çıkartılmasını, sorumlularının dokunulmazlıklarına son verilerek yargılanmasını istiyoruz.

Anayasa ve ilgili yasalarda bu tür suçların kovuşturulmasını engelleyen, sorumlularını koruyan hükümlerin bir an önce kaldırılmasını talep ediyoruz..

Birleşmiş Milletler’in “zorla kaybedilmeleri yasaklayan, kişilerin gerçeği öğrenme hakkını tanıyan” sözleşmesini imzalamaya ve uygulamaya çağırıyoruz.

Evrensel hukukun derhal hayata geçirilmesini istiyoruz.
Kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği olarak ‘gerçekleri’ araştırmaya, kamuoyuyla paylaşmaya ve vicdanlara seslenmeye devam edeceğiz..."


Sesonline.net


Son Güncelleme Tarihi: 31 Ocak 2011 02:41

 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz*:
Facebook'ta paylaş
0