BAYLAR BAYANLAR, MERDİVENDEN KAYANLAR!..

14 Mayıs 2011 14:46 / 2339 kez okundu!

 


Son derece heyecanlı bir süreç yaşıyoruz. Seçimi falan kastetmiyorum, daha önemli konulara değineceğim. Hem seçim falan derken gerilen ortamı rahatlatmaya çalışayım, en azından çarşıyı karıştırabilecek başka şeyler yazmayı deneyeyim. Kadın ve erkek ilişkileri ve kim üstün kim altın.

Önümüzdeki yıllarda petrol üreten bakteriler yapılacak, insanların organları da yapay olarak laboratuvarda yapılabilecek, her kromozomdan iki tane olduğu için toplam altı milyar baz çiftinden her birini yapay harf olarak görmek ve yapmak mümkün. Sipariş verip istediğiniz harfleri, şu an yarım dolar gibi bir paraya alabilirsiniz. İstediğiniz lezzette sentetik et yapmak halen mümkün ama normal etten daha pahalı. Davarın çıkardığı metan gazının atmosfere zararı düşünülünce çözüm gene bilimde olacak. Güneşten elektrik kazanımı daha yüksek seviyelere gelince belki laboratuvarda üretilen et ekonomik olacak ve daha çevre dostu diye tercih edilecek. Belki hayvan kesmek birkaç yüzyıl sonra eski tarihlerden kalma bir adet olarak anılacak.
Kadın erkek farkını hepimiz biliyoruz, farklı yerlerde girinti ve çıkıntılar var. Ama ellerine fırsat geçince kadınların daha inatçı olduklarını 30 yıldan fazla yaşayan her erkek de öğreniyor.

Kız bebekler hemcinslerine göre daha fazla zamanı çevrelerini gözlemleyerek geçiriyorlar. Erkeklerin beyni kadınlarınkinden daha ağır ama kız çocuklar genelde daha erken konuşuyor. Koku alma duyuları daha güçlü, genelde daha iyi duyuyorlar. Erkekler daha fazla kaza geçiriyor (genetik eksikliği risk alarak telafiye çalışıyor?) ve şiddete başvuruyorlar ve genellikle daha yaratıcılar.

Kadın erkek eşitliği konusu da korkarım önümüzdeki on yıllarda biz erkeklerin eşit olmadığımızı anlamamız ile sonuçlanacak. Küçük bir sır vereyim; netice itibariyle erkekleri erkek yapan y kromozomu x' den daha kısa olduğundan biz erkekler daha az genetik hafıza ile yola çıkıyoruz. Yani altı milyarda erkekler genelde kadınlardan yaklaşık 90 milyon baz çifti daha azına sahip yani eksik etek ve karşısında eksik genetik. Ama tabii özgüven, deneyim, zekâ kişiden kişiye farklı ve erkekler hâlâ binlerce yıl üstün olduklarını sanmalarına neden olan adale gücünün verdiği özgüvenle ve deneyimle daha hızlı ve kolay karar verebiliyorlar. Yani kadın ve erkek eşit olamayacaklar amma illa yarışma şart ise –ki bence gereksiz—genetik açıdan kadınlar daha donanımlı.

Netice olarak herhangi bir ulusal devlet, sınırı içinde eğer bir şeyleri din veya herhangi bir başka nedenle yasaklarsa komik duruma düşecek, evrim yaklaşık 4 milyar yıllık bir olay; dinlerin en köklüsü 3-4 bin yıllık. Ulusal devletler ise 100-200 yıllık olunca çok köklü sayılıyorlar.

Evrim eşittir zaman ve tesadüf olarak laboratuvarda tarif ediliyor ama mesela 14 milyar sene önce olan büyük patlama neden oldu bilmiyoruz. Dinler ve felsefe bu işlerle uğraşacaklar.

Dinler neden burada olduğumuza kafa yoran mitolojiler ve ortak aklın bulduğu çözüm denemeleri, bir de o benden, bu benden değil diye dine göre ayrım olmasa! Bu bence bilincin yetersizliğinden kaynaklanıyor zaten. Bilim evrim ile nasıl bugünkü halimizde olduğumuzu izah etti. Tabii, okumak ve anlamak isteyen ancak anlayabilir. Büyük çoğunluk için ise yola devam!

Yaratılışta tesadüf ve zaman yeter açıklama yapıyor, bunu evrimin her safhasında görüyoruz moleküler antropolojiye gerek yok veya kafataslarının çıkıntılarını ölçmeye. Biberiye, kekik ve lavanta çeşitleri birbirleriyle akraba, bizim maymunlarla olduğumuz gibi de, nedense insanlar hâlâ kısmen bundan alınıyorlar.

2 yıl yaşayan fareye, daha uzun (20 yıl) yaşayan bir tüysüz hamster türünün genleri ilave edilerek daha uzun yaşamasının sağlanmasına çalışılıyor. Bu çalışmalar ışığında yaşam sürelerinin iki üç misline çıkmasını normal olarak karşılamak gerek. Yaklaşık dört milyar yıllık evrim insan eliyle inanılmaz bir sürat kazanacak.

Kadınlar ve erkekler konusunda bilimsel gerçeği anlamak ve bu konuda yazmak tabii kabul etmek demek değil. Tövbe de! Bu kadınlar sonra futbolu falan da yasaklamaya kalkmasınlar (!) Allah'tan en azından bunlar genel kabul ile uygulamada olduğunda ben mutlu mışıl bir ölü olacağım.


Mahmut TOLON

13.05.2011


 

Bu yazıyı Facebook'ta paylaşabilirsiniz+:
Facebook'ta paylaş
0
Yorumlar
Uyarı

Yorum yazabilmek için üye olmalı ve oturum açmalısınız.

Eğer sitemize üye değilseniz buraya tıklayarak hemen üye olabilirsiniz.

Eğer üye iseniz oturum açmak için buraya tıklayın.