KIZGINLIKLAR SERİSİ / 1
16 Şubat 2024 12:02 / 263 kez okundu!
"Benim için en önemli şey yurdumuzun esenliğidir. Bu her şeyin üzerindedir. Hal böyle olunca, en kızdığım kişiler de ülkemizin geleceğine inanmayanlardır. Türkiye istediğimiz gibi yönetilmiyor, geçmişte de öyleydi, beğenmediğimiz çok fazla şey var ve daha birçok badireden geçeceğiz ama bu nedenle ülkemize küsenler bizden değildir, onları düşmanlarımızdan daha kötü görürüm. Düşman bellidir ama bunların düşmanlığı sinsidir. İyi ve kötü yönetimler birbirini izler ama ülkeye küsülmez. Kötü yönetimler er geç gider ama aramızdaki yanık yıkık ruhlara, kaçaklara tahammülümüz yok."
***
KIZGINLIKLAR SERİSİ / 1
Öfke zihni bulandıran, guddelerin faaliyetini etkileyerek öfkelenen kişiye fiziki olarak da zarar veren bir şey. Keza, öfke hedefe ulaşmanın önünde de engeldir. Bunları bilsek de her zaman kontrol edilebilen bir şey değil. Ancak, bu konuya cidden eğilirseniz, mizacınız, eğitiminiz ve çevrenizden nasıl etkilendiğinize bağlı olarak bir ölçüde (ancak kısmi) kontrolü başarabiliyorsunuz. ... Gerçekten de dünyada kızacak çok şey var (biraz da biz artırıyoruz) ve herkesin kızgınlıklar torbasından farklı şeyler çıkar.
...
Bunları kategoriler halinde ele alırsak bir grubunun karakter ve ahlak zaaflarından oluştuğunu söyleyebilir, ikinci grubunu ise ideoloji ve inanç farklılıklarına bağlayabiliriz. Nihayet kişilik saldırıları veya aidiyet duyulan grubun kimliğine ve ülkeye yapılan saldırılardan söz etmeliyiz. Yani kızdığımız şeylerin bir kısmını bu üç kategoride toplamak mümkündür. Algılanan kışkırtma ve tehditlerin yarattığı kızgınlıkları da bunlardan birine veya bir kaçına bağlayabiliriz ki, çıkarlara dokunulması da bu bağlamda ele alınabilir. Değindiğimiz konuların en çok rastlanan ortak noktaları, sahip olduğumuz değerler sistemidir. Ancak, belli değerler sistemine sahip olduğunu ileri sürenlerin büyük kısmı samimi değildir. Bu nedenle beklediğimiz davranışlardan sapmalara sıkça rastlarız. Beklemediğimiz tutumlar genellikle bizi daha çok öfkelendirir. Gene aynı nedenle, en yakınımızdaki kişilerin tutumlarını ihanet addeder, onlara başkalarından daha çok kızarız.
...
Bunların dışında yersiz inat, aşırı tutuculuk, saygısızlık, aldırmazlık, hırs, riyakarlık, küçük hesaplar, kontrolsüz bencillik, duyarsızlık, biat etme, şişkin egolar, düşüncesizlik, kolay kandırılma (salakça başkalarına kapılma), tembellik, asalaklık vs. vs. bizi kızdıran sayısız şey daha vardır. İlginç bir nokta da, bunlara kızan kişilerin, çoğu zaman bu zaaflara aynen sahip olmasıdır.
...
Herkesin kızdığı şeylerin farklı olduğu üzerinde durulması gereken bir noktadır. Kimisi kişisel meselelere, kimisi inandığı şeylere karşı daha hassastır ama bazen ikisi birden var olur. Örneğin benim için en önemli şey yurdumuzun esenliğidir. Bu her şeyin üzerindedir. Hal böyle olunca, en kızdığım kişiler de ülkemizin geleceğine inanmayanlardır. Türkiye istediğimiz gibi yönetilmiyor, geçmişte de öyleydi, beğenmediğimiz çok fazla şey var ve daha birçok badireden geçeceğiz ama bu nedenle ülkemize küsenler bizden değildir, onları düşmanlarımızdan daha kötü görürüm. Düşman bellidir ama bunların düşmanlığı sinsidir. İyi ve kötü yönetimler birbirini izler ama ülkeye küsülmez. Kötü yönetimler er geç gider ama aramızdaki yanık yıkık ruhlara, kaçaklara tahammülümüz yok. Bunları devam yazılarında ele alalım.
Mehmet Tanju AKAD