'Kafkasya'da Ermenilerin Kürt Soykýrýmý'
23 Kasým 2018 10:30 / 1233 kez okundu!
1998, daha önce soykýrým kurbaný olmuþ Ermenilerin iþlediði bir suçun, bir baþka deyiþle Ermenilerin Kafkasya’da Kürtlere karþý yaptýklarý soykýrýmýn altýncý yýl dönümüdür. Ermeniler katliam ve yýkýma giriþtiler; bunu, Osmanlýlarýn 1915’teki "Ermeni soykýrýmý" sýrasýnda kullandýklarý yöntemlere benzer yöntemlerle tarihi örtbas edip yeniden yazma giriþimi izledi.
****
'Kafkasya’da Ermenilerin Kürt Soykýrýmý'
Harvard Üniversitesi Doðu Dilleri ve Uygarlýklarý Kürsüsü’nden Mehrdad R. Izady’ýn “Kafkasya’da Ermenilerin Kürt Soykýrýmý” baþlýklý makalesini dikkatlerinize sunuyorum. Çeviri için Köroðlu Karaaslan’a teþekkürler...
1998, daha önce soykýrým kurbaný olmuþ Ermenilerin iþlediði bir suçun, bir baþka deyiþle Ermenilerin Kafkasya’da Kürtlere karþý yaptýklarý soykýrýmýn altýncý yýl dönümüdür. Ermeniler katliam ve yýkýma giriþtiler; bunu, Osmanlýlarýn 1915’teki "Ermeni soykýrýmý" sýrasýnda kullandýklarý yöntemlere benzer yöntemlerle tarihi örtbas edip yeniden yazma giriþimi izledi.
Ermenilerin soykýrým giriþimlerinden etkilenen Kürtler, Azerbaycan Cumhuriyetinde Ermenistan’ý Karabað’dan ayýran topraklarda eski ‘Kýzýl Kürdistan’ topluluðunu kurdular. Ermenistan’dan Karabað’a ulaþmak için, Kýzýl Kürdistan’dan geçmek gerekir. Ermeni birlikleri, düzensiz ve Amerikalý Ermeni gönüllüler 1991 sonlarýnda baþlayarak, en az 2200 yýldýr bölgede yaþayan Kürtleri ortadan kaldýrmaya koyuldular.
Militan Türki Azerbaycan’da vatandaþlýk haklarýndan yoksun HintAvrupai bir azýnlýk olan Kýzýl Kürtler, etnik varlýklarýný bile inkar eden bu Sovyet Cumhuriyeti’nde 60 yýldan fazla bir süre marjinal, kýrsal bir yaþam sürdüler. 1990’da Ermeniler ile Azeriler arasýndaki düþmanlýklarýn henüz baþlamadýðý sýrada Kürtler, böylesine marjinalleþmiþ bir nüfustan beklenebilecek kadar savunmasýzdý. Stratejik topraklarýna göz diken aðýr silahlý Ermeniler için kolay bir av oldular.
1991 Mayýsýn’da Kýzýl Kürdistan’ýn baþkenti Laçin’e hücum edildi ve alýndý. Þehir 15.000 Kürt’ten temizlendi (Economist, 1/9/93; Helsinki Watch Report, 1994). Þehri ele geçirenler adýný Kaþatag olarak deðiþtirdiler ve “eski bir Ermeni þehri” olarak ilan ettiler.
Ýzleyen aylarda Kýzýl Kürdistan’ýn kýrsal kesimi sistematik olarak Kürt nüfustan ve tarihsel anýtlardan arýndýrýldý. 1993 Nisaný’nda Ermeniler, bölgedeki en büyük Kürt þehri olan Kelbajar’a saldýrdýlar. Ermenistan’dan gelen yoðun bombardýmanla Kelbajar topa tutuldu ve Karabað’dan gelen birlikler ve ABD’den gelen Ermeni gönüllüler tarafýndan ele geçirildi.
Yaklaþýk 100.000 mülteciyle þiþen Kelbajar ahalisi, ölümden kurtulmak için 10. 000 feet yükseklikteki Murov daðýna kaçmak zorunda kaldý. New York Times’ýn bir muhabiri, Kelbajar’daki gaddarlýklara tanýk olan birkaç Batýlý’dan biriydi (New York Times, 4.7.93). Uluslararasý Kýzýl Haç, kaçan 15.000 sivilin kar altýnda hayatýný yitirdiðini hesapladý. Osmanlýlarýn 1915’te Ermeni sivillere yaptýðý gibi, 1993’te de Ermeniler mültecileri bombaladýlar, kurtarma ve boþaltma araçlarýna saldýrdýlar, sýradan sivilleri pusuya düþürüp öldürdüler (New York Times, 4.7.93; Kurdish Life, 9/1994; 13/1995; 18/1996). Kelbajar yerle bir edildi ve “dað þehri” anlamýna gelen Kürtçe adý deðiþtirilip “Karvajar” yapýldý.
Sonraki aylarda, Kýzýl Kürdistan’a yönelik Ermeni yýkýmý, doðal çevreyi de kapsayacak þekilde geniþledi. Örneðin, Kelbajar’ýn etrafýndaki bozulmamýþ ormanlar toptan kesime açýldý ve yakacak odun olarak Ermenilere satýldý (Armenian Reporter, 8.7.93).
1993 sonbaharýna gelindiðinde Kýzýl Kürdistan yerle bir edilmiþ, Batýlý ve Ermeni haberlerde etnik adlarýyla söz edilmeyen 15.000 Kürt’ten etnik olarak temizlenmþti. Kürt kasabasý Zangelan’dan kaçan bir çoban, Kýzýl Kürdistan’ýn kaderini New York Times’ýn bir muhabirine þöyle özetliyordu: “Daha önce çok az þeyimiz vardý, þimdi hiçbir þeyimiz yok” (New York Times, 9.4.93)
Hayatta kalan Kürtler, o zamandan beri Azerbaycan’ýn ve Rusya’nýn ana kentlerine daðýlmýþ durumdadýrlar ve ekonomik olarak sýkýntý içinde olan bu devletlerde istenmeyen kiþiler olarak yaþýyorlar. Kýzýl Kürtlerin kimliði ve kültürü, þimdi yok olmakla yüzyüzedir.
Ülkeyi temizleyen Ermeniler, bölgenin tarihini yeniden yazmaya koyuldular. 1996 baharýnda California’da Glendale’de, etnik olarak temizlenen Kýzýl Kürdistan’ýn sözde Ermeni mirasýný kutlayan sergiler açýldý.
Kitlesel katliamlara, kovulmalara, yýkýma ve mirasýnýn çarpýtýlmasýna bu kadar aþina bir halk nasýl tamý tamýna ayný suçu iþleyebilir ve ironiyi görmeyebilir? Yaklaþýk yüz yýl önce Osmanlý birlikleri, Anadolu’yu etnik Ermeniler’den temizlemeye giriþtiler. Bir milyondan fazla kiþi yerlerini terk edip yollara koyulmak zorunda kaldý. Yerlerinde kalanlar, kasabalarýyla ve anýtlarýyla birlikte yok edildiler. Yollara düþenler kötü hava koþullarýna, açlýða ve hem askeri birliklerin, hem sivil eþkiyalarýn yaðmasýna maruz kaldýlar. Ermeni yer adlarý da dahil, Ermeni varlýðýnýn bütün izleri silindi. Ermenilerin Anadolu’daki tarihsel varlýðýný karartan ya da inkar eden bir sözde tarih üretildi. Osmanlýlarýn Türk ardýllarý, 1915’teki bu Ermeni soykýrýmýný ne kabul ettiler, ne de bunun için özür dilediler. Peki Ermeniler’in son beþ yýlda Kýzýl Kürdistan’a yaptýklarý da bu deðil midir? Sadece adlar ve yerler deðiþmiþtir. Ermeniler Türkler’den ne daha samimidirler ne de daha fazla piþmandýrlar. Kýzýl Kürtlere yönelik soykýrýmý yorumlayan Zohrab Heghinian, 11 Aralýk 1993 tarihli Armenian Reporter International’da þunlarý yazýyordu: “Umarým, Anayurtta sürmekte olan ‘etnik temizlik,’ gelecek yýllarda bir intikamla kardeþlerimizi ziyaret etmeyecek þekilde gerçekleþtirilir.” Ve þöyle devam ediyordu: “siz ‘temizlik’ diyorsunuz; ben haklý olarak bizim olan þeyi ‘geri istemek’ diyorum.”
Bu nedenle, Kafkasya’da Kýzýl Kürtlere karþý bu soykýrým hareketiyle ilgili haberlerin, Amerikan gazetelerinde 1915’teki Osmanlý gaddarlýðýnýn kurbaný Ermenilerin anýlarýyla ilgili yazýlarýn yanýsýra görünmesi þaþýrtýcý deðildir. Açýktýr ki bu durum, rahatsýz olan Ermeni vicdanýna “haklýlýk” ve rahatlama saðlýyor.
Kürtler de Kafkasya’daki akrabalarýna karþý Ermeni gaddarlýklarýný kamuoyuna duyurmadýlar. Kolektif olarak Kürtlerin, þu anda Türkiye ve Irak’taki Kürt mücadelesi için Batý’daki güçlü Ermeni lobisinin desteðine ihtiyaçlarý vardýr. Türkiye’deki Kürt güçler 12 yýldýr savaþmaktadýrlar. 1994’ten beri bu savaþ, Kürt anayurdunun ve kültürünün kapsamlý yýkýmý ve onbinlerce Kürdün öldürülmesi biçiminde yoðunlaþtý. Türkiye Kürtleri, komþu Ermenistan’dan yaþamsal önemde üs ve mali destek alýyor. ABD’de, Türkiye’li etkili bir NATO müttefiki Kürtlerin Washington’da önemli herhangi biriyle görüþebilme yollarýndan biri, eþit ölçüde etkili Ermeni lobisidir. Bu kiþiler, Kafkasya’da kardeþ Kürtlere karþý sürmekte olan Ermeni soykýrýmýný eleþtirmeyi fazla deðerli görmüyorlar.
Bireysel Kürtler, Ermenileri yüksek sesle eleþtirme karþýlýðýnda mesleki ya da akademik misillemeden, hatta onlarca Türk diplomatýný ve masum seyirciyi öldürmüþ olan Ermeni suikastçiler tarafýndan öldürülmekten korkuyorlar (New York Times, 7. 29. 83). Ve Ermeni lobilerinin epeyce nüfuzu vardýr. Yakýn zamanlarda Fransýz hükümeti Princeton tarihçisi Bernard Lewis’in ülkeye girmesini yasakladý; çünkü Lewis, 1915 soykýrýmýyla ilgili ham belgelerden Ermenilerin istediðinden daha az kanlý sonuçlar çýkarýyordu.
Kafkasya’daki Kürtlere yönelik soykýrým, çok büyük olasýlýkla cezasýz kalacaktýr. Sýrplarýn Bosnalý komþularýna karþý daha az bir suç iþledikleri için, ekonomik yaptýrým ve doðrudan NATO askeri müdahalesi biçiminde bir bedel ödemekte olduklarý bir sýrada bu oluyor.
Yakýn zamanlarýn bu iki kitlesel etnik temizlik ve soykýrým örneðine daha yakýndan bakalým. Karabað Cumhurbaþkaný Koçaryan (Ermenistan’ýn þimdiki cumhurbaþkaný —çn.) ile Bosna Sýrp Cumhuriyeti’nin Cumhurbaþkaný Dr. Radovan Karadzic arasýnda ilginç bir benzerlik vardýr. Ne var ki, ABD’nin ve uluslararasý çevrelerin bunlara yaklaþýmý, artýk farklý olamaz. Her ikisi de, kendi azýnlýk gruplarý Azerbaycan’da Ermeniler ve Bosna’da Sýrplar kendi kaderini belirleme temel haklarýna saygý göstermeyen bir uluslararasý hukuk sistemine karþý baþkaldýrdýklarý bir sýrada öne çýktý. Bu Ermeniler ve Sýrplar her ikisi de Ortodoks Hýristiyan kendi iradelerine raðmen, yeni baðýmsýz Müslüman devletlere, sýrasýyla Azerbaycan’a ve BosnaHersek’e dahil edilmiþtiler. Hem Ermeniler hem Sýrplar, þu andaki eylemlerini haklý göstermek için yakýn tarihlerindeki soykýrým olaylarýný andýlar. Ermeni karþýtý ve Sýrp karþýtý önceki soykýrýmlarýn sürdürücülerinin Müslüman Kürtler ve Müslüman Bosnalýlar olmayýp, Türkler, Almanlar ve Hýrvatlar olmasý onlar için fark etmiyor.
Coðrafi olarak hem Karabað’daki Ermeni nüfus, hem Bosna’daki Sýrplar, öteki halklar tarafýndan meskun Karabað örneðinde Kürtler, BosnaHersek örneðinde Bosnalý Müslümanlar topraklar arasýndaki topraklarýyla ana ülkelerinden kopuk etnik adalardýlar. Hem Ermeniler, hem Sýrplar, aradaki topraðý ilhak edip yerli meskunlarýndan temizleyerek bu etnografik ve coðrafik uygunsuzluðu gidermek için harekete geçtiler. Ermeni ve Sýrp yetkililer, temizlemek istedikleri masum insanlarý yýldýrarak, yaðmalayarak, yakarak ve öldürerek amaçlarýna ulaþmak için eþkiyalarý, kanun kaçaklarýný ve suçlularý hem silahlandýrdýlar, hem de teþvik etmeseler bile, izin verdiler. BosnaHersek’te yaklaþýk iki milyon insan yerinden edildi, 200. 000 kiþi öldü. Bosna’lý Sýrplar kendilerinin iki katý büyüklükte bir nüfusu yerinden etmeyi ya da öldürmeyi becermiþti. Karabaðlý Ermeniler, daha da büyük bir tahribata ve yersizleþmeye yol açtýlar. Kýzýl Kürtler de dahil yaklaþýk 900. 000 Azerbaycan vatandaþý, 150. 000 Karabað Ermenisi için yurtsuzlaþtýrýldý ya da öldürüldü.
Ýronik bir þekilde Bosnalý Sýrplar, ülkeyi müslümanlardan ve Hýrvatlar’dan bütünüyle ve toptan arýndýrmaya giriþmeyip, ayrýk topraklarýný Sýrbistan’la birleþtirmekle yetindiler. Koçaryan güçleri ise, aksine, aradaki topraðý Kýzýl Kürdistan’ý bütünüyle ve toptan temizlediler. Kýzýl Kürdistan’ý yerli meskunlarýndan tamamen boþalttýktan sonra, Karabað’ýn etrafýnda geniþ bir bölgeyi temizlemeye koyuldular. Bosnalý Sýrplar, Bosna’da düþmanlýktan önce iþgal ettikleri toprakla az çok ayný büyüklükte bir toprakla etnik olarak temizlense de yetinirken, Karabað kendi büyüklüðünün üç katý topraðý ilhak etti.
Bütün bunlarda hem Koçaryan hem Karadzic, kendi ana devletlerinin, Ermenistan’ýn ve Sýrbistan’ýn dikkafalý vekilleri olarak hareket ediyordu. Bu iki devletin yürütemeyeceði kirli bir savaþý yürütüyorlardý. Ne var ki, ikisi arasýndaki benzerlik burada biter.
Sýrbistan’a, Karazdic yönetimine dolaylý ve dolaysýz yardýmýndan ötürü sert uluslararasý yaptýrýmlar uygulanýrken, Ermenistan’a dýþ yardým ve sempati yaðdý. Karadzic ve kurmaylarý uluslararasý savaþ suçlusu ilan edilip, Lahey’deki Uluslararasý Mahkeme tarafýndan arandýðý sýrada, Koçaryan ABD’de ve Avrupa’da resmi olarak aðýrlanýyor ve Atlantik’in her iki yakasýndan da doðrudan dýþ yardým alýyor. Bosnalýlarýn kaný Kürtlerinkinden daha kýrmýzý olduðu varsayýlýyor olmalý, yoksa Koçaryan ve yönetimi, savaþ suçlusu damgasýný Karazdic ve yönetimiyle paylaþýrdý. Bosnalý Sýrplar, Batý’nýn Ermenilere sempatisine neden olan iki ögeden yoksundurlar: 1) Washington ve Paris’te güçlü lobileri yoktur; 2) fanatik bir müslüman Ortadoðu denizinde maðdur bir Hýristiyan azýnlýk deðildirler. Batýýnýn Bosnalý Sýrplarýn ve Karabaðlý Ermenilerin benzer soykýrým suçlarýna yönelik bu çeliþkili tutumu kýsa sürede fazla deðiþmeyecektir.
Adolf Hitler’in bir keresinde “þimdi kim Ermenileri hatýrlýyor?” diyerek, Osmanlý Ýmparatorluðundaki "Ermeni soykýrýmý"yla ilgili dünyanýn kaygýsýz unutkanlýðýndan söz ettiði söylenir. Pekala Ermeniler öldürülen Ermenileri hatýrladýlar. Ayný þekilde bütün dünyadaki Ermenilere þu sorulmalýdýr: “Kýzýl Kürtleri kim hatýrlayacak?”
(Harvard Üniversitesi Doðu Dilleri ve Uygarlýklarý Kürsüsü)
Mehrdad R. Izady/ Kafkasya’da Ermenilerin Kürt Soykýrýmý
Çeviri: Köroðlu Karaaslan
Murat AKKUÞ
23.11.2018, Iðdýr