Taziye Yerinde Yemek Ýkramý Ve Mevlid!
29 Ocak 2019 10:58 / 1390 kez okundu!
Vefatlardan sonra kurulan taziye çadýrlarýnda yemek daðýtýlmasý caiz deðildir. Ölünün ailesinin yemek hazýrlayýp gelenlere ikram etmesinin dinimizde yeri yoktur. Ýslam’ýn böyle bir emri de yoktur.
Ýslam, böyle zamanlarda acýlý aileye yük üstüne yük yüklemek yerine, onlara ikram etmeyi emreder, ellerinin, ayaklarýnýn tutmaz bir durumda olduðu aileye yardýmcý olmayý emreder.
****
Taziye Yerinde Yemek Ýkramý Ve Mevlid!
Vefatlardan sonra kurulan taziye çadýrlarýnda yemek daðýtýlmasý caiz deðildir. Ölünün ailesinin yemek hazýrlayýp gelenlere ikram etmesinin dinimizde yeri yoktur. Ýslam’ýn böyle bir emri de yoktur.
Ýslam, böyle zamanlarda acýlý aileye yük üstüne yük yüklemek yerine, onlara ikram etmeyi emreder, ellerinin, ayaklarýnýn tutmaz bir durumda olduðu aileye yardýmcý olmayý emreder.
Ýkramlar sadece sevinçli günlerde yapýlýr. Böyle üzüntülü zamanlarda yanlýþ bir davranýþtýr. Ölen kiþinin komþularýna ve uzakta da olsa akrabalarýna düþen yemek tertip edip cenaze sahibine götürüp beraberce yemeleridir. Ýslam’dan önce ve Ýslam’dan çok sonraki yapýlan bazý gelenekler zamanla sanki dinmiþ gibi algýlanmýþ..! Cenaze evinde yeme içme durumuna son verilmelidir. Ýslam, mantýðýn kabul etmediði hiçbir þeyi kabul etmez.
Yemek, çay ve helva daðýtmak dinimizin emri deðildir. Bu tür uygulamalar maddi durumu zayýf olan insanlarýn mecburmuþ gibi hissetmelerine de sebep olmaktadýr. Yemek, çay ve helva ikramý için borç para alan aileler var. Kendi acýsýný mý düþünsün? Nasýl para bulup millete yemek yedirmeyi mi? Olan var, olmayan var? Cenaze evine bir defadan fazla gitmekte haramdýr. Her gidiþinde, ölüyü hatýrlatýp yarayý tazeliyorsun! Cenaze evinde dünyevi meselelerden bahsetmekte mekruhtur. Günümüzde taziye çadýrlarýnýn siyaset meydanýna dönüþtüðüne þahit oluyoruz maalesef.
Ýslâm'da olmayan, ölünün üçü, yedisi, kýrký, elli ikinci gecelerinde mevlid okunmasý Ýslam ile ilgisi olmayan bir merasim ve ibadet þekli ile icra edilmesi de haramdýr.
Mevlid, Ýslam’ýn bir emri deðildir. Mevlid okutma âdeti, Resûlüllah (asm)’ýn zamanýnda olmadýðý gibi, sahabelerin devrinde de görülmemiþtir. Mevlid peygamber efendimizin vefatýndan yüzyýllar sonra Ýslam yazarlarý tarafýndan yazýlmýþtýr. Peygamberin doðumunu müjdeleyen bir sevinç belirtisi olarak ortaya çýkmýþtýr. Mevlid’in ölü ile ölü evi ile hiçbir alakasý yoktur. Kürtlerde ve Türklerde olan mevlidi, herkes kendi dilinde yazmýþ.
Mevlid, halk arasýnda sanki büyük bir ibadet olarak kabul edilmekte, ölülerin ruhu için mevlidler okutularak, onlarýn günahlarýnýn baðýþlanacaðý zannedilmektedir. Bu yanlýþ inançtan istifade eden bazý mevlid okuyucular, bir piyasa oluþturarak, bunu ticarî bir çýkar aracý yapmýþlardýr. Bu tip bir kabul ve davranýþýn Ýslamî olmadýðý hususu ile ilgili herhangi bir ihtilaf söz konusu deðildir. Böyle bir olaya sebep olan herkes dinen sorumludur. Mevlidin vazgeçilmez bir âdet haline getiriliþinin sakýncalarýndan biri de, netice olarak insan kelâmý bir þiir olan bu metinlerin, okunmasý ve dinlenilmesi ibadet olan Kur'an ile eþdeðerde görülmeðe ve deðerlendirilmeðe baþlanýlmasý tehlikesidir.
Ölü yakýnlarý mevlid okutarak ölüleri için her þeyi yaptýklarýný sanma yanlýþýna da düþmektedirler. Ýslam, Cenaze sahibinin ailesine sünnet kýlýnan, definden sonra imkânlar ölçüsünde kolayýna gelenden, bir miktar (nakdi veya ayni) fakirlere gizlice yardýmda bulunmasýný. Maddi gücü buna yetmiyorsa, Kuran-ý Kerim okuyup, iki rekât namaz kýlýp sevabýný ölen kiþinin ruhuna hediye etmelidir.” Demektedir.
Ýmam ve din alimlerimiz Taziye ve mevlid konusunu her fýrsatta anlatmalýdýrlar. Özellikle taziye yerlerinde…
Murat AKKUÞ
29.01.2019, Iðdýr