İslambol
20 Şubat 2012 12:07 / 2069 kez okundu!
Fetih 1453 filmi nedeniyle İstanbul kenti yine gündemde. Ama nuhungemisi geleceği epeyi önceden görmekle ünlü. Filmi aşil topuğundan yakalamış sanki. Biz mi abartıyoruz acaba? En iyisi siz Ekşi Sözlük'te bir yıl önce yazılmış yazıya bir göz atın... Belki bizim kuramadığımız daha derin bağları siz yakalarsınız...
----------------------------------
İslambol; "hiçbir zaman istanbul'un gerçek ismi olmamıştır; fetihten sonra da çok uzun zaman kent, kostantinniyye adıyla anılmıştır; bu isimden yanlış nefretlerle gıcık kaparak kimlerimizin savunduğu istanbul ismi ise, stin polis sözcüğünün, yunanca okunuşunun (stinpoli), türk hançeresiyle söylenişinden değişip istinpoli olmasıyla ortaya çıkmıştır; bu da yunanca'da "kente..." anlamında kullanılır;
bizans'ın sınırına dayanmış türkler, istanbul üstüne yürümeden önce 250 yıl doğu romalılarla (bir anlamda yunanlılarla) çatışarak, sevişerek yaşadılar;
sonradan yapılmış geriye dönük isimlendirme ile söylersek bizanslılar, latin katoliklerdense türkleri tercih ediyordu ; `başımızda kardinal şapkası görmektense türk kavuğunu tercih ederiz` sözleri o günlerden kalmadır;
-ki o sırada türkler anadolu'da oturan bizanslılara, romalılar anlamında rumlar demekteydi, sonradan anadolu'dan olan herkese rumi, ya da romi denir oldu. (bkz: mevlana celaleddin rumi)
anadolu'da 250 yıl yaşayan, hatta bizans ordusunda birlikte askerlik yapan rumi türkler ve elenler olarak iki halk, kız alıp veriyor ve kimi yerlerde ortak yaşamlar kuruyorlardı; bu arada elbette türkler, binlerce kez elenler arasında şu tür diyaloglara tanık oldular:
- nere giden be?
- stinpoli! (polis=kent; stin= -e, -a eki) yani kent-e!. o sırada her taraf köydür çünkü bir tek kostantinopolis'tir o zaman kent!
- nere?
- stin poli...
(türk'ten türk'e aktarılırken)
- nere gidermiş be?
- istinpoli'ye der
- haa, şehire gider demek...
sonuç: stinpoli'den istinboli'ye, oradan da istanbul'a kadar 700 yıl geçer.
biz bugün kostantinopolis diyenlere kızarız; isteriz ki bugün bizim olan kenti bizim verdiğimiz isimle çağırsınlar! ama biz bize özgü bir kibirle onların athens dediği kente atina, thesalloniki dediği kente selanik demekte beis görmeyiz.
(bkz: 2023 gelmeden ikiyüzlülükle yüzleşmek)
güçlü osmanlı oraya yıllarca kostanniniyye demekte bir sakınca görmemiş ama bölünme ve tehdit paranoyalarıyla kendini sınırlamış ve koplekse sokmuş türkiye insanı, kendisine sığınak olarak bilmeden yine bir yunanca kökenli ismi seçmiş; bu aşağılık kopleksiyle de yıllar ve yıllarca istanbul'a yeni yeni isimler aranmış, türetilmiş ve bulunmuştur; bir bölümü de doğal biçimde bir dönemin megapol'u olan kentin zaman içinde kullanıp durduğu kimi isimlerdir; dersaadet, islambol, pera gibi...
islambol ismi de işte bu kendini avutma, kenti "fethetmiş" ama kültürel olarak onun tarafından ele geçirilmiş olmanın tesellisi olarak seçilmiş, yama isimlerden biridir ve hiç bir zaman istanbul'un ne resmi olarak ne de halk arasındaki isimlerinden olmamıştır; ancak dindar romantik kimi yazarların geriye bakıp yeni bir geçmiş yaratma çabasının ürünü olarak tarihteki yerini almıştır.
istanbul'a yakışan ise fetihçi değil keşifçi zihniyettir."
nuhungemisi
21 - 02- 2011