TÜRKÇE DÝNLENMEK BAÞKA.
11 Ocak 2007 12:34 / 2327 kez okundu!
"Türkçe Dinlenmek Baþka" mý sizce de? Pervane, eski bir yazýsýnda Türkçe'ye övgüler dizmekte... P.Mýsýrlýoðlu yazýyor.
TÜRKÇE DÝNLENMEK BAÞKA.
Gel gel Çeþme’ye gel, Kuþadasý’ na , Bodrum’a gel. Türkçe düþün, Türkçe uzan, Türkçe dinlen, Türkçe hayýflan üzül, Türkçe eðlen, kahkaha at, göbek at kendi dilin deðil mi her alanda at oynat.
Ben eski bir turizmci olarak iddia ediyorum ki; iç turizmi patlatmak için sihirli sözcükler bunlar. Yani kendi dilinde þarký söylemek ne kadar içtenlikli ve coþku dolu ise kendi dilinde tatil yapmak da öyle huzur verici. Gel gelelim bu iþin sakýncalarý da var tabii. Dile fazla hakim olduðundan, derinlemesine de yorum yapabiliyorsun. Bu iþin çeþitli varyasyonlarý da vardýr hatta. Kadýn-erkek iliþkilerinde mesela öz dilinde anlaþamayan çiftlere ayrýldýklarýnda “yabancý eþ al kardeþim” diyin “niye?” dediklerinde kendi dilinden olmayan birine daha anlayýþlý davranma olasýlýðýnýn dýþýnda, yorum yaparken de üstten üstten fazla incelemeden olayý geçiþtirme yeteneðine sahip olabilirsin ve de hatta “bu iþ onlar da bizden farklý” deme toleransýnýzý en üst noktalara da taþýyabilirsiniz. Karþýdaki yabancý damat ya da yabancý gelin bir zýrvalýk ettiðinde ne kadar etnik, otantik, folklorik gibi kulaða hoþ gelen yorumlarý yaparak evliliðinizi kurtarabilirsiniz..gibi ironik önerileri de yabana atmamak lazým. Fakat gelin görün ki günler geçer ve siz alfabesi olmayan bir dile bile adapte olursunuz ve yorumlarýnýz da derin kuyu çalýþmalarýna döner. Kaotik gibi görünen bu haller sizin iç dünyanýz zenginleþtikçe ve ruhsal büyümeniz sürdükçe de artýk tek bir dile yönelirsiniz. Dünya insaný ve insani olmayý öðrenene kadar. (bu bölüm tatilde nerede olmak istediðine karar veremeyenler için özel olarak düþünülmüþtür.)
Ehh tatil konusunda felsefe yapmanýn da tadý baþka, rengi yeþil mavi. Kendi dilinde tatil. Ve baþka dillerde tatil. Türkçe, Rusça, Japonca tatillerin de tadý baþka ama rengi yeþil mavi. Sonuçta alfabeler kalkar ortadan ve tatil dili çýkar ortaya. Beklenti ve arzularýnýza göre yeni bir tatil alfabesi oluþur ki, mavi bazen gökyüzü olabilir bazen deniz, göl. Ama yeþil katkýsý iþin her zaman rengini deðiþtirir. Yeþillerinizin ve mavilerinizin durumuna göre gözden düþer ya da taçlandýrýlýrsýnýz. Çoðunlukla da bu mavi ve yeþil arasýnda paylaþýlýr tatil fýrsatlarý.
Benim gibiler de durum farklý. Tatil dilim çok hareketli. Huzurdan çok macera ve heyecan. Sanki bilmediðim her þeyi bir çýrpýda öðrenebileceðim bir devri alem. Gitmem gereken her yer hayalet dünya. Ve gittikçe, görüldükçe gerçek olan dünya kentleri. Öðrenildikçe var olan insan halleri.
Daha da özetlersek öðrencilik etmediðim tatil benim tatilim ya da tatildilim deðil.
Bu tatil “neler öðrendim?” den kýsa baþlýklar size;
-Beyaz gecelerin tatil için iki kat gezme fýrsatý olduðunu (Kuzey ülkelerinde güneþ batmýyor batar gibi yapýyor þu sýralar)
--St.Petersburg’ daki Eski Kýþlýk Saray binasý Hermitaj Müzesi’nin eþsiz bir koleksiyona sahip olduðunu,
Gustav Vigeland adlý olaðanüstü heykeltýraþýn bizzat kendisinin kurgulamýþ olduðu Vigeland parkýný ve þefkat ve hayat üzerine yarattýðý þaheser heykelleri
-Ünlü ressam Munch’un çalýnan “Çýðlýk” adlý tablosunun yerine geride kalan üç versiyonundan bir tanesinin konduðunu ve sadece kendi eserlerinden oluþan ve kendi adýna kurulmuþ olan Munch Müzesi’nin Oslo’ da olduðunu,
-Fiyortlarýmýz olsa Denizli’ ye, Balýkesir’e ya da Bursa’ya gemiyle gidilebileceðini.
- Kiril Alfabesinin zorluklarýný…
-Limuzinli sokak düðünlerinin Rusya’da ne kadar yaygýn olduðunu….
-Somon, havyar ve þampanyanýn gündelik, sýradan yiyecekler olabileceðini…
Daha ne çok bilgi ve görgü ile tatillerden dönülebileceðini varýn siz düþleyin.
Hangi tatile hangi dilde giderseniz gidin, ister Çeþme’de, ister Kuþadasý’nda, isterse yurtdýþýnda olun ama artýk dönün gelin Ýzmir’e. Kentli olduðumuzu, Dünyaya ve Türkiye’ye gösterelim.