Ýhtiyaca binaen sandýða giderken!
01 Kasým 2015 21:37 / 1203 kez okundu!
Sabah sandýk baþýna gidilecek, eðer bir önceki gece hala baþýnýza / baþýmýza bir “iþ” gelmemiþse! Çünkü eþkýya’nýn gece (hatta gündüz) ne yapacaðý bilinmez / belli olmaz.
Artýk hepimizin malumu! Ýktidardaki zorbanýn dýþýnda diðer partiler, genel kamuoyu ve dahi seçmen iradesi “yeniden seçim” istemediði halde sýrf 7 Haziran seçim sonuçlarý istediði gibi olmadý diye hem saraydaki hem de emrindeki “bir daha seçim” dedi. Karþý çýkanlara raðmen eyvallah etmedi ve olacak dedi. Tarihi de saptadý, 1 Kasým dedi.
Geldik mi 1 Kasým’a. Yarýn seçim olacak! Yarýn “olaðan bir seçim” olmayacak muhtemelen. Herkesin sinir katsayýsý, gerginlik modu hayli yüksek. Çünkü Ankara’daki muktedir bu kadar çok seçimi istiyorsa, bu kadar çok tek baþýna iktidar olma konusunda ýsrarcý ise, bu kadar çok hiçbir demokratik, yasal, hukuki mevzuyu dikkate almadan adeta silip süpürürcesine muhalifleri susturarak seçim diyorsa! Seçim günü neler olabileceði, neler yaþanabileceði kaygýlarýnýn had safhada olmasý gayet doðal. Dileriz kaygýlarýmýz boþa çýkar. Ama seçimlere birkaç gün kala medyaya acýmasýz saldýrýda pervasýzlýk, yaþanacaklarýn en sýradan örneði gibi duruyor; orta yerde…
Üstelik cumhurbaþkaný herkesin gözlerinin içine içine bakarak “Bütün bunlarýn 1 Kasým akþamý biteceði sanýlýyorsa, boþuna! 1 Kasým’dan sonra da mücadele devam edecek” diyor.
O halde ne yapmalý! Lenin’in 100 yýl önce sorduðu ve kitabýna ad olan hâli ile! Ne yapmalý.
AKP iktidarý devletin olanca gücünü de arkasýna alarak korkunç bir muktedirlik hükmü ile zulmünü abad ediyor.
Bu ülkede direnen en örgütlü güç olan Kürt siyasetinin baþat aktörü olduðu legal yapý Halklarýn Demokratik Partisi baþta olmak üzere muhalefet eden / etmeye yeltenen hiçbir güce fýrsat vermiyor. Tümünü birbirine çarparak “terörize / kriminalize” etmede bütün devlet aygýtlarýnýn gücünü, aktivasyonunu kullanýyor.
Üstelik daha önceki dönemlerde olduðu gibi her daim “terörize” edilen, “terörist” diye lanetlenen HDP ve geleneði çizgisi yalnýz deðil! CHP ve MHP de sisteme angaje ve entegre partiler olmalarýna raðmen bu lanetlenme, ötekileþtirme ve “teröristler”le ayný dili konuþtuklarý muktedir dilinden nasiplerini alýyorlar.
Tabi en büyük maðduriyeti Halklarýn Demokratik Partisi-Demokratik Bölgeler Partisi örgütlülüðü yaþýyor. Seçilmiþ belediye eþbaþkanlarýnýn neredeyse dörtte biri ya görevden alýndý, ya hapsedildi, ya da ikisi birden. Parti binalarý bindirilmiþ kýtalardan oluþmuþ gaza getirilmiþ güruhlarca yakýlýp, taþlanýp tahrip edildi. Barýþ isteyenlerin mitinginde ülke tarihinde görülmemiþ büyük kitlesel ölümlerin yaþanmasý sürecine seyirci kalýndý, adeta çanak tutuldu. Katliam adým adým ben geliyorum dedi.
Halklarýn Demokratik Partisi, kelimenin tam anlamýyla “eþitsiz” ve adil olmayan bir seçime girmek zorunda býrakýldý. “Miting yapmama” kararý vermek zorunda býrakýlarak, yeni katliamlar yaþanmasýn diye miting “yaptýrýlamaz” hâle getirildi. Mevcut durumun adýna “demokratik seçimler” denebilecek bir dönemsel okumada ne büyük bir felaket olabileceðinin okumasýný yapmak gerek.
Daryush Shayegan; “Babil Kulesi, yalnýzca dillere iliþkin bir gerçeklik olmaktan ziyade, zihniyetlere iliþkin bir gerçekliðe dönüþmektedir. Dini sayýklama; devrimci saplantý; kadýnlarýn özgürleþimi; günden güne ciddiyetsizleþen ütopyalara doðru gerileme; yýldýz savaþlarý; elden düþme inanýþlarýn yeniden ortaya çýkýþý; içinde düþüncelerin, inançlarýn ve dünya görüþlerinin oynaþtýðý bir tür kaleydoskopta birbirlerini izlemektedirler”*derken sanki mevcut hâli okuyor. Sahiden ve tek renk bir kaleydoskop içinde bir dünya kurma derdindeler.
Sabah sandýk baþýna gidilecek, eðer bir önceki gece hala baþýnýza / baþýmýza bir “iþ” gelmemiþse! Çünkü eþkýya’nýn gece (hatta gündüz) ne yapacaðý bilinmez / belli olmaz.
Siyasal ve insani varoluþ meselesi farkýndalýðýyla oyumu Halklarýn Demokratik Partisi’ne vereceðim. Halklarýn Demokratik Partisi’nin vekil adaylarýndan azade bir tercihle bu siyasal yapýnýn ve geleneðinin maðduriyenin “Mazlumdan yana ama Maðrur ve Muktedir” bir kimlikle siyaset sahnesinde “kalýcý” bir yer edinmesi istenci bilinciyle sandýk baþýna gidilmesi düþüncesindeyim. Bu sebeple HDP…
*Daryush Shayagan, Yaralý Bilinç, syf 47, Metis Yayýnlarý, 4. basým, 2014
Þeyhmus DÝKEN
31.10.2015, Diyarbekir