Kitap fuarýnda Amed farký!
06 Haziran 2012 13:47 / 1347 kez okundu!
Dillerin birbirlerini ötelemeden iki dilin, Türkçe ve Kürtçenin peþpeþe ayný olgunlukla salonda bütün imzalarý, söyleþileri, etkinlikleri, duyurularý paylaþmalarý ve bunu yazýlý programla da diðer dilleri de içine katarak paylaþmalarý gerçekten Diyarbakýr'a-Amed'e yakýþan bir duruma gösterge oluþturuyordu.
Kim okurdu, kim yazardý...
Üçüncü yýlýnda bir kez daha altý gün süresince Amed'de, TÜYAP organizasyonuyla kitaplarla buluþtu okur-yazar camiasý.
Sadece kitaplarla deðil, söyleþiler, imzalar, buluþmalar ve sergiler de vardý "Diyarbakýr TÜYAP Kitap Fuarý"nda.
Ýstanbul üzerinden kitap fuarlarýný izleyenler çok iyi biliyor ki; kitap fuarlarýný izlenebilir kýlan sadece yazarlarla buluþup kitap imzalatmak deðil. Ayný zamanda onca kitabý bir arada bulup o yoðunluk içinde aradýðý kitabý bulunca almak, kitaplar üzerinden kimi söyleþilerin kenarýndan köþesinden içine müdahil olmak, ayaküzeri de olsa ilgilenilen yazarla birkaç kelam edip yazýn serüveni çerçevesinde sohbet olanaðý yakalamak, okur tekinin ilgisini çekiyor.
Ýfade edeyim ki; diðer kitap fuarlarýnda olduðu gibi Diyarbakýr kitap fuarýnda da bunlar ziyadesiyle yaþandý.
Murathan Mungan'ýn son kitabý 23 yazarýn Dêrsim üzerine yazdýðý edebi hikâyelerinden oluþan "Bir Dersim Hikâyesi" on dolayýnda Dêrsim Hikâyesi yazarýnýn katýlýmýyla fuarýn en renkli ve en çok yazar katýlýmlý söyleþisi ve imzasý oldu. Murathan Mungan'ýn imza ve söyleþileri o denli ilgi gördü ki, Metis Yayýnlarýnýn fuar için Diyarbakýr'a getirdiði "Bir Dersim Hikâyesi" kitaplarý yetmedi, ertesi gün Murathan Mungan okurlarý Murathan'ýn diðer kitaplarýný yazarýna imzalattýlar.
Bir diðer uzun kuyruklar oluþturan yazar Can Dündar'dý. Can Dündar'ýn Can Yayýnlarýndan çýkan "Aþka Veda" kitabý ve söyleþisi istiap haddini doldururcasýna ilgi gördü.
Uluslararasý PEN Türkiye Merkezi Diyarbakýr Temsilciliðinin "Þiirle..." þiir okuma programý Halil Ýbrahim Özcan'ýn moderatörlüðünde 11 þairin katýlýmý ve þiir okumalarýyla hayli ilgi gören bir þiir buluþmasýydý.
Burhan Sönmez, Mýgýrdiç Margosyan, Cezmi Ersöz, Kemal Siyahhan, Kemal Varol, Metin Aktaþ, Fawaz Husên, Behçet Çelik, Müge Ýplikçi, Fatih Portakal, Sebastian De Courtois, Mehmet Özer, Selim Temo, Halide Yýldýrým, Birsen Ýnal, Edîb Polat, Mîran Janbar, Lal Laleþ, Sezai Sarýoðlu, Têmûrê Xelîl, Arjen Arî ve daha adlarýný sayamadýðým onlarca yazar, okurlarýyla buluþup yüzleþtiler ve kitaplarýný imzaladýlar.
Türkiye'de TÜYAP organizasyonuyla düzenlenen kitap fuarlarý içinde Dîyarbekir fuarýnýn çok özel bir yerinin olduðunu altýný kalýn kalemle çizerek vurgulamak durumundayým.
2010 yýlýnda Diyarbakýr Kitap Fuarý ilki düzenlenirken Kürtçe Dilinin hem anonslarda hem de programatik manada kullanýmý "acaba olur mu?" diye tartýþma kabilinden "sýkýntý" yaratmýþtý. Ama iki yýllýk zaman dilimi içinde öyle bir "olgunluk" düzeyi yakalandý ki, kimi "resmi kaygýlýlarýn" bile örnek alacaðý bir duruma dönüþtü TÜYAP kurumsallýðýnýn dile / dillere dair çabasý.
Dillerin birbirlerini ötelemeden iki dilin, Türkçe ve Kürtçenin peþpeþe ayný olgunlukla salonda bütün imzalarý, söyleþileri, etkinlikleri, duyurularý paylaþmalarý ve bunu yazýlý programla da diðer dilleri de içine katarak paylaþmalarý gerçekten Diyarbakýr'a-Amed'e yakýþan bir duruma gösterge oluþturuyordu.
Baþta Aram, Lîs, Avesta, Nubihar olmak üzere en az 15 Kürt yayýnevinin Kürtçe'nin basýlý kitap alanýndaki bayraðýný her yýl daha da yükselterek ve bu yýl Kürtçenin okur sayýsýný fuar süresince adeta taçlandýrarak kamuoyuna taþýmalarý fuarýn en anlamlý kazanýmýydý.
Ýnsan; sesini içinden deðil, adeta yükselterek demek istedi ki; "Ýsteyince oluyormuþ". Dil; edebiyat için, diyalog için vardýr. Bunun da yollarýndan biri kitaptýr. Ýþte bu tür buluþmalarda yapýlan / yapýlmasý gereken de budur. Dilin hakkýný teslim ederek kullanýmýdýr.
Ýlk kez gelen "Sabahattin Ali Sergisi" ile "Eski Diyarbakýr'da Kültürel Çeþitlilik-Kaybolan Halklar" sergisinin Diyarbakýr kitap fuarýnda okurla ve izleyici ile buluþmasý çok kýymetliydi.
Milliyet, Hürriyet, Vatan, Radikal ve Agos gazetelerinin stantlarýyla fuar süresince okurla kurduðu sýcak iletiþim kayda deðerdi.
Þehrin ve bölgenin hayatýnda bu denli önemli hareketlenmeye yol açan Diyarbakýr Kitap Fuarýnýn eleþtirilecek yönü yok muydu? Elbette vardý.
Yazýlý medyanýn yaygýn gazetelerinin, merkezden Cumhuriyet hariç hiçbirinin haber için temsilcisini görmedim diyebilirim. Sanki bir blokaj vardý. Ýstanbul Kitap fuarýnda adeta karargâh kuran ve her gün sýcak ve canlý haberler verip yayýnlar yapan gazeteler ve televizyon kanallarý maalesef Diyarbakýr TÜYAP Kitap Fuarýnda yoktular. Görmediler, görmek istemediler.
Ýnsan teki ister istemez düþüneduruyor. Okumak, kitaba ilgi duymak, kimilerinin hayallerini zorlayacak ölçüde derin ve felsefi ilgi alanlarýna doðru yelken açmak, yoksa hafýzalarýndaki Kürt algýsýna ters mi düþüyordu acaba!
Her neyse bütün yazdýklarýmý, paylaþtýklarýmý ya da unuttuklarýmý bir yana býrakayým.
Sonucu þöyle baðlayayým.
Aras Yayýnlarýnýn standýnda Mayýs ayý içinde Ararat News Publising tarafýndan Bulgarcaya çevrilip Sofya'da yayýnlanan "Gittiler Ýþte" kitabýmý imzalarken bir çocuk okurum standa geldi. Küçücüktü ve çok sempatik cin gibi bir çocuktu. Babasý Fikret Çelebi ile gelmiþti, Bawer. Elinde bir Diyarbakýr anlatýsý olan Türkçe-Kürtçe-Ýngilizce üç dilli "Dîyarbekir El Sallýyor" kitabým vardý. Bir önceki gece kitabý okuyup bitirdiðini babasý söylüyordu. Heyecanlýydý, ilkokul ikinci sýnýf öðrencisiydi ve kitabý okumuþtu. Býraktým imzayý ve çýktým standýn dýþýna, ayaküzeri sohbet ettik, kitabýný imzaladým. Ýki gün sonra Bawer'in babasý tekrar fuara yanýma geldiðinde Bawer'in çokça kitap aldýrdýðýný ve uyku gözlerinden akýncaya kadar okuduðunu söyledi.
Galiba kitap fuarlarýnýn ve okur-yazar buluþmalarýnýn böylesine hoþ taraflarý da var. Ama benim okurumla buluþmam galiba çok anlamlý ve kýskandýracak bir buluþmaya delalet ediyordu. Þehir üzerine edebiyat yapmanýn böyle güzel buluþmalarý da oluyor. Buna ev sahipliði yapmanýn þýklýðý da demek ki Kitap Fuarlarýna kýsmet oluyor...
Þeyhmus DÝKEN
02.06.2012