Kürtlerin yüzyýllýk yalnýzlýðýnýn sonu mu?
12 Ocak 2013 00:31 / 1175 kez okundu!
Muktedir, çözümde samimi olmak ve provokasyonlarýn açýða çýkarýlmasý için çalýþmak mecburiyetindedir. Kürtler ise sükûnetini kaybetmeden yüzyýllýk yalnýzlýklarýnýn sona erdirilmesi için dost çeperini yeni dönemin diplomasi diliyle taçlandýrmak durumundadýr.
Latin Amerika'nýn muhteþem edebiyatçýsý, kýta Amerika'sýnýn Yaþar Kemal'i diyebileceðimiz Gabriel Garcia Marquez "Yüzyýllýk Yalnýzlýk" romanýnýn girizgâhýnda "Dünya öylesine çiçeði burnunda iken ve birçok nesnenin adý dahi yokken ve dahi o adlarý yoklardan bahsedilirken parmakla göstermek gerekirdi" der...
Yüzyýllýk Yalnýzlýk'ýn mekân olarak tarif ettiði Mocando, aslýnda yirmi haneli bir köydür. Ama hikâye o denli ustaca kurgulanmýþtýr ki okur Mocando'yu bütün bir dünya, Buendia ailesini de bütün bir insanlýk soyu içinde kendi coðrafyasýndaki bir baþka kavim olarak algýlayabilir. Dörtyüz elli sayfalýk muhteþem romanýn sonunu Marquez þöyle baðlar: "Yüzyýllýk yalnýzlýða mahkûm edilen soylarýn, yeryüzünde ikinci bir deney fýrsatlarý olamazdý..."
Doðrusu roman kurgusu içinden sahici hayata döndüðümüzde farkýna varýlmasý gereken þu ki; kendi rýzalarý dýþýnda Ortadoðu'da Arap, Fars ve Türklerin ve uluslararasý güçlerin de iþin içine katýlmasý ile tarihi Kürdistan dört parçaya bölünür.
Her ülkenin kendi Kürdistan'ý ama adý Kürdistan olmayan bir coðrafyasý en son yüzyýl evvel son nokta konularak oluþur. Türkiye Kürtleri, 1925 Þêx Saîd Kýyamý sonrasýnda Marquez'in yalnýzlýðýna benzer ucu ölüm ve sürgünlüklere açýk yüzyýllýk yalnýzlýða mecburi iskânlarla mecburen merhaba dediler
Kürtlerin eþraf ve eþhaslarý ya idam edildi ya da aile efratlarý ile birlikte uzun sürgünlüklere, kimliksizliklere mecbur býrakýldýlar. Cumhuriyetin tekçi, reddiyeci, imha ve inkârcý Kemalist politikasý Kürt adýný dahi yasaklamayý kendi varlýk sebebi saydý.
1960 darbesinden sonra kýsmen Avrupa'daki deðiþim rüzgârlarý ile sýnýrlý çokçu siyaset Türkiye siyaset arenasýnda Kürt kimlikleri ile varolmaya gayret eden Kürt entelektüelleri Türk(iye) Sosyalist Hareketinin Kürt dünyasý içindeki benzerleri / yansýlarý olmaktan öteye gidemediler. (Ýstisnalarý olsa bile bu böyle!)
1980'lerle beraber PKK yeni bir söylemle üstelik silahla adeta küllerinden doðan ve en basitinden Kürtçe dilinin yasaklý olduðu bir ortamda yeni bir siyasal mücadele baþlattý. Bu yeni bir sürece iþaret ediþti.
1925 Þêx Saîd Kýyamý ile baþlayan ret, 1960'lar sonrasýnda Türk(iye) sol hareketine tabiyet, 1980'ler sonrasýnda farklý bir Kürt varoluþ kimliðine eviriliyordu. Birçok Kürdün ruhunu okþayan bu yeni dönem çok büyük altüst oluþlarý ve insan ve maddi deðer kayýplarýný da beraberinde getirdi.
Ama beraberinde bir somut gerçekliði de kabul ettirdi ki; Kürtler artýk vardý ve varlýklarýndan kaynaklý doðal haklarýna sahip olmalarý en sýradan ve kabullenilmesi gereken haklarýydý.
Yüzyýllýk Yalnýzlýk, Kürtlerin yüzyýllýk yalnýzlýðý 21. yüzyýlda aþýlabilecek miydi? Bir tarafta Amerika Birleþik Devletleri NATO iliþkisini de iþin içine katarak Kürt meselesini bir güvenlik meselesi gibi sayacak. Öte tarafta ise Avrupa Birliði Kürt meselesini bir insan haklarý meselesine indirgeyecek.
Kürtler, bu sýnýrlamayý kabul edecek miydi?
Kürtler þimdi yeni bir kavþak noktasýnda!
Adlarý dahi yoklar ve parmakla iþaret edilen dönemlerden, artýk en üst düzeyde muhatap alýnacak bir aþamaya geliniþin arifesinde.
Bu dönem artýk diplomasi dönemi. Çatýþma kültüründen müzakere kültürüne adapte olmanýn dönemi. Çatýþmalý toplumlarda anlaþmazlýklarýn çözümünde arabuluculuk yapabileceklerin siyasi þehvetlerini bir yana býrakarak meselenin çözümüne; arýnmýþ, saf bir duruþ ve mantalite üzerinden müdahil olmalarýnýn zamaný.
Büyük katýlýmla sadece Kürtlerin deðil, Ankara siyasetinin de Abdullah Öcalan'ý müzakereci taraf olarak kabullenmeleri varýlan nokta açýsýndan büyük kazanýmdýr.
Bu müzakereye adým adým yaklaþýlan süreçte ölçü bütün çatýþma çözümlerinde olduðu gibi kabul edilebilir ortak paydalardan baþlamakla mümkündür.
Büyük engeller, barikatlar, provokasyonlar elbette yaþanacaktýr, hazýrlýklý olmak gerek. Bu sebeple Paris'te üç Kürt siyasetçisi kadýna yapýlan vahþi suikast belki de bundan sonra yapýlacak olanlardan sadece biridir. Kürtler Qasemlo, Þerefkendi gibi þahsiyetlerini de benzer Avrupa suikastlarýnda kaybettiler.
Muktedir, çözümde samimi olmak, sürecin baltalanmamasý için þeffaf olmak ve provokasyonlarýn açýða çýkarýlmasý için üzerine gidilmesini saðlamak mecburiyetindedir.
Kürtler ise sükûnetini kaybetmeden yüzyýllýk yalnýzlýklarýnýn sona erdirilmesi için dost çeperini yeni dönemin diplomasi diliyle taçlandýrmak durumundadýrlar. Çünkü yüzyýllýk yalnýzlýða mahkûm edilenlerin, maalesef yeni bir deney fýrsatý yok. Velev ki, 21. yüzyýl Kürt yüzyýlý olacak ise...
Þeyhmus DÝKEN
12.01.2013
Son Güncelleme Tarihi: 15 Ocak 2013 18:52