Mer YAN'eri Ci Minats!
18 Aralýk 2011 12:55 / 1377 kez okundu!
Deneme tadý ve kývamýnda mektuplar Anjel Dikme'nin yazdýklarý. Ýçe iþleyen, dokunaklý, okuyaný kendisiyle hesaplaþmaya, yüzleþmeye yönlendiren bir yaný var kaleminin...
Anjel Dikme'yi eskilerin tanýmýyla "ruberu" görmedim. Sanal dünya dediðimiz Ýnternetin "nimetleri" vesilesiyle taný(þ)tým.
Metinlerindeki olgunluk ve duygu yükü, ilk okunuþta hissedilen bir üsluba sahipti. "Yazý" ile baþlayan yol arkadaþlýðýmýz takdir edilmeli ki, zamanla pekiþti. Deneme, aný, anlatý ve mektup türü edebi metinlere yakýnlýðý olanlar bilirler ki, kalemini sevdiðiniz þahsiyetlerin istersiniz ki, kitaplarý varsa okuyasýnýz, yoksa yazdýklarýnýn kitap olmasý için tetikleyesiniz, okurla buluþmasý için vesile olasýnýz!
Ýfade etmeliyim ki; "Keþke kitap haline dönüþebilse" diye içimden geçirdiðim hatta paylaþtýklarýmdandý Anjel Dikme'nin edebi metinleri / yazdýklarý.
Deneme tadý ve kývamýnda mektuplar yazdýklarý. Fransa'da radyo programý yapmasýndan olsa gerek dili, salt yazý dili deðil! Yazý dilini de aþan kývrak bir hitabet dili, benim okumalarýmdan algýladýðým. Ýçe iþleyen, dokunaklý, okuyaný kendisiyle hesaplaþmaya, yüzleþmeye yönlendiren bir yaný var Anjel Dikme'nin kaleminin...
Zulmedenlere ve zulmünde "ýsrar edenlere" dahi "insan" muamelesini içselleþtiren naif bir "derviþ" tavrý, bugün neredeyse asýrlar öncesinde kalmýþ bir eski çað bilgeliðinin "Cibran"vari çaðrýsý gibi. Metinleri okuyunca, ziyadesiyle içselleþiyor ki; bu "eda" ziyadesiyle Anjel'in kaleminde mevcut. "Empati" kavramýna sürekli vurgu yaparken týpký "Yüzleþme" ve "Hesaplaþma" gibi. Týpký "Ýnsaniyet halleri" gibi...
Sýkça, daha önce çok ama çok az kalemde rastladýðým üç nokta yanyana, ünlemli, soru iþaretli ve noktalara raðmen büyük harfle baþlamayýp süren kimi cümleler var metinlerde. Bunlar yazarýn tercihi ve zorunlu. Sanki sadece "okumakla kalmayýn ve düþünün" ya da "benim düþündüklerimi hatta yaz(a)madýklarýmý siz hissedin ve kendi iç dünyanýzda siz yazmayý deneyin" der gibi...
Metinlerde içsel bir bütünlük var. Kimi kez kendi toplumu ile bir "Amira" hesaplaþmasý. Ama hesaplaþýrken de Mezopotamya Ermenileri'nin gururlu baþý dikliðinin ders verir edasý hâkim kaleme. Kimi kez de ötekileþtiren egemen kavime "insani" ders verme bilgeliði...
Temo-Xaçadur Dede'nin eþi Emo (Evan) Diyarbekir'de Hýristiyan mezarlýðýna defnedilir. Sonra "Temo Dede" hem karýsýný hem de çok sevdiði Dikranagerd'ini geride býrakýp soluðu Ýstanbul'larda alýr. Dayanamaz hastalanýr. Surp Pýrgiç Ermeni Hastanesi'nde tedavi olurken, Avrupa'ya yerleþmek durumunda kalan oðlu Ohannes'in hasretiyle oðlunu "son bir kez görüp öleydim"i diline dolayýnca, "vatansýzlýk" belgesine rýza gösterip fotoðrafý hastanede çekilir; sonu ölümle biten Avrupa sürgünlüðünün noktasý, gidiþinden bir ay sonra Brüksel'de oðlu Ohannes ile yan yana bir mezarda sonlanýr. Atalarýnýn binlerce yýl boyunca mekân bellediði topraklardan "vatansýz" bir kimlikle giden Temo Dede'nin ardýndan ayný zamanda "lanet olsun kimliðinize" diyen bir belge kitabýdýr Kimlik Ýstemem...
Onca zulüm ve 'yoketme'lerden sonra akýbeti Fransalarda çýkan bir Dikranagerd Ermeni kýzýnýn "istemem" dese de kimlik belgesi sayýlmalý Kimlik Ýstemem* kitabý...
Soy adýndaki "YAN" ekinin ne kadar önemli ve anlamlý olduðunu Mýgýrdiç Margosyan'ýn Tespih Taneleri kitabýndaki kendi soyadý hikâyesinden bilirim.
Bir kez daha hem de kendi kavminden biri, bir Ýstanbul Ermenisi'ne kendi diliyle "Mer YAN'eri ci minats", bizim YAN'larýmýz kalmadý ki diyen Anjel Dikme...
Ýçerden ve onurlu bir dert dökme ve "kin" yerine "insani yan"ýmýza sýkça gönderme yapan anlama ve algýlama kitabý Anjel Dikme'nin Kimlik Ýstemem kitabý...
* Anjel Dikme, Kimlik Ýstemem, Lis-Red Yayýnlarý, 2011 Mart, Diyarbakýr
Þeyhmus DÝKEN
17.12.2011