Seçimlerle Gelen Yeni Düzen
30 Haziran 2018 12:18 / 1071 kez okundu!
Evet, seçim bitti. Artýk mevcut Baþkan Recep Tayyip Erdoðan, resmi olarak da seçilmiþ baþkan. Ve ülke artýk Baþkanlýk Sistemine geçmiþ bulunuyor.
****
Seçimlerle Gelen Yeni Düzen
Biraz uzun bir alýntý olacak 19 mayýs 2018 tarihli yazýmdan;
“Görünen o ki; cumhurbaþkanlýðý / baþkanlýk seçimi, vekillik seçimine göre daha öne çýkan bir seçim süreci olarak yaþanacak. Vekillik seçimi hayli gölgede kalacak.
“Bir tarafta baþkanlýk moduna haylidir girmiþ olan Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan var. Diðer tarafta ise hâla ‘parlamenter sisteme’ dönülme taahhütlerinde bulunan diðer Cumhurbaþkaný adaylarý.
“Görünen o ki; uluslararasý güç iliþkileri açýsýndan da baktýðýmýzda 2018 Haziran seçimleri yüz yýllýk parlamenter döneminin sancýlý kapanýþýna tanýklýk edecek…
“Ülke henüz hazýr olmasa da adýna baþkanlýk sistemi denen yapýya doðru hýzlý bir þekilde yürünüyor. Bugüne kadar tedavülde olan parlamenter sistem ise tarihin tozlu raflarýnda demokrasi kültürü konusunda pek de muteber olmayan ve dahi sicili de çok temiz olmayan yerini almýþ olacak / oluyor. Görünen bu...
“Ýçerdeki aday Selahattin Demirtaþ’ý bir yana býrakýrsak (Çünkü o eþit olmayan koþullarda yarýþýyor); Muharrem Ýnce, Meral Akþener ve Temel Karamollaoðlu amiyane tabiriyle tam da Recep Tayyip Erdoðan’ýn diþine göre. Sipariþ verilseydi ancak bu denli siyaset kapasitesi düþük ve rakibinin belirlediði alanýn dýþýna çýkma becerileri olmayan adaylar ortaya çýkardý diye düþünmeden edemiyorum...
“Bu açýdan baktýðýmýzda sanki ilk turda mevcut Cumhurbaþkaný Erdoðan seçimi kýl payý alýr gibi görünüyor.”
Bu alýntýyý 19 Mayýs 2018 tarihli yazýmdan niye mi yaptým!
Bu denli öngörüsü zayýf ve sosyal medya ile birlikte kýsmen de birkaç mitingin gazýna gelip “erken” zafer sarhoþluðuna düþen parçalý “muhalefet” farkýnda olsun! Bir de salt belleklerde deðil, yazýlý olarak da ne dediðimiz kayýt altýnda dursun diye…
Evet, seçim bitti. Artýk mevcut Baþkan Recep Tayyip Erdoðan, resmi olarak da seçilmiþ baþkan. Ve ülke artýk Baþkanlýk Sistemine geçmiþ bulunuyor.
Tabi bir de parlamento var. Onu geçiniz derim. Yeni dönemde pek de kýymeti harbiyesi olmayacak gibi! Seçim öncesi dönemde seçmenlerine önceki dönemlerdeki gibi “vataný kurtaracaklarý” vaatlerinde bulunuyordu ya adaylar oy isterken! Geçmiþ ola, artýk devlet memurlarý kanununda istisnai memuriyet” statüsündeki kimi memurlar kadar haklarý var. O kadar.
Baþkan, ihtiyaç duydukça bir kurum olarak desteklerine baþvuracak. Yoksa Baþkanlýk Kararnameleri ile pekâlâ yönetmeyi hedefleyecek.
Bunu böyle bilip, buna göre hazýrlýklý olunmalý.
Bu açýdan baktýðýmýzda parlamento dediðimiz kurumun yeni dizayný çok da anlam ifade etmiyor. Evet, orada üçyüzün altýna düþmüþ Ak Parti grubu var. Ama unutulmamalý ki yedeðinde her ikisi de barajý aþmýþ iki milliyetçi parti var: MHP+ÝYÝ Parti. Üstelik sadece lider (Devlet Bahçeli) anlaþmazlýðý dýþýnda aralarýnda herhangi bir çeliþki de yok. Küskünlerin barýþmasý þeklinde her an bir araya gelme koþullarý var.
Cumhuriyet Halk Partisi yine iç kavgalara dönecek gibi görünüyor, her zamanki gibi!
HDP ise 67’lik meclis grubuyla seçimin matematiksel olarak “tok satýcýsý” görünümünde ve nasýl bir politika izleyeceðini göreceðiz.
Baþkanlýk ve Meclis seçimleri iki kazanan sundu kamuoyuna: Biri Recep Tayyip Erdoðan. Ki bunca muhalefet, gürültü patýrtýya raðmen ilk turda seçimleri kazandý.
Ýkincisi ise HDP. Üç yýldýr potansiyel seçmenlerinin yoðunlukla yaþadýðý Kürt coðrafyasýnda “fiili savaþ hâli” yaþanmasýna raðmen 2015 Haziran ve Kasým seçimlerinin arasýnda yüzde 11’in üzerinde bir oyla milletvekili seçimlerinin kazananý oldu. Bölgede görünür bir oy kaybýna uðramakla birlikte batý yakada özellikle Ýstanbul’da oylarýný arttýrdý. Bu HDP’nin “Türkiye Partisi” olma iddiasý açýsýndan önemli bir artý olarak hanesine yazýlmalý diye düþünüyorum.
CHP adeta siyasi risk alarak Türkiye siyasetine iki önemli ve tarihe kalacak katký yaptý. ÝYÝ partinin seçimlere katýlabilmesi için 15 vekilini geçici olarak onlara transfer etti. Ve batý yakadaki seçmenlerine oylarýný kullanýrken HDP’yi de “düþünmelerini” önerdi. Öyle ki; Ýçiþleri Bakaný Süleyman Soylu bile CHP’lileri uyararak “gidin istediðiniz yerde partinize rahatlýkla oyunuzu kullanýn. Kim size partinize oy vermeyin dedi ki!” deme gereðini duydu.
Bu açýdan da baktýðýmýzda; 2015 Haziran seçimlerindeki gibi HDP’ye akan birkaç puanlýk kendi dýþýndaki kesimlerden oy, fark ediliyor. HDP’nin yeni dönemin politikasýný belirlerken bu desteði göz ardý etmeyeceðine inanýyorum.
Sonuç mu?
Yine baþta referans verdiðim 19 Mayýs 2018 tarihli yazýmdaki tespitle noktayý koyayým. Ancak birbirleriyle büyük kavgalar edenler, yine birbirleriyle barýþmayý zorlar / dener. Tarih, bunun ziyadesiyle örnekleriyle dolu ve yazýldý...
Bu sebeple; aslýnda en kolay olan ama zor gibi görünen barýþa kenetlenmek gerek.
Þeyhmus DÝKEN
30.06.2018, Diyarbekir