Zulme karþý savaþmak cihattýr
21 Aralýk 2024 17:04 / 30 kez okundu!
Türkiye'de laikçi bilinç patolojiktir. Zihni saðlýklý çalýþmaz. Akýl tutulmasý içerisindedir. Gerçeði çarpýtarak fanatik ideolojisiyle yorumlar. Suriye'de zalim rejimin çökmesi üzerine ortaya koyduðu tepki de bunu gösteriyor...
Laikçi bilince göre Esed rejimi tek laik Ortadoðu rejimiydi. Bu rejim düþünce ne Hristiyanlar, ne Aleviler, ne de laik yaþayanlar kalabilecek. Suriye'de laiklik elden gidiyor...
*****
Zulme karþý savaþmak cihattýr
Türkiye'de laikçi bilinç patolojiktir. Zihni saðlýklý çalýþmaz. Akýl tutulmasý içerisindedir. Gerçeði çarpýtarak fanatik ideolojisiyle yorumlar. Suriye'de zalim rejimin çökmesi üzerine ortaya koyduðu tepki de bunu gösteriyor...
Laikçi bilince göre Esed rejimi tek laik Ortadoðu rejimiydi. Bu rejim düþünce ne Hristiyanlar, ne Aleviler, ne de laik yaþayanlar kalabilecek. Suriye'de laiklik elden gidiyor. Türkiye'de laiklik elden gidiyor ezberleriyle cuntalarý destekleyen, orduyu göreve çaðýran ve darbeleri savunan bu bilinç, þimdi Sednaya gibi dirilerin mezarý olan hapishane inþa eden rejimi savunuyor. Esed'in Baas rejimi, darbeyle gelen yapýsý, Esed aile oligarþisi ve ülkesini resmen iþgale açan tutumlarý görülmüyor...
Plajda bikinili dolaþma özgürlüðü için bütün bunlar onaylanýyor...
Laikçi bilinç kördür. Bu nedenle çoðulcu hayat tarzýnýn sadece Batý laikliði ile mümkün olduðunu sanýyor. Hristiyanlar, Aleviler, Yahudiler binlerce yýl Ýslâm toplumlarýnda bir arada yaþadýklarýndan haberleri yok. Farklý mezhepler ve farklý dinler ile dini çoðulculuk her zaman vardý. Osmanlý millet sistemi bunun örneðidir. Üstelik nice zalim diktatörler ve zalim rejimler laik olmuþtur. Çin Halk Cumhuriyeti, tek parti rejimine dayanýr. Doðu Türkistanlýlar, büyük makineler içinde böceðe dönüþtürülüyorlar! Kafka'nýn Samsasý haline geliyorlar. Sedneya, Bucca, Ebu Gureyb hapishanelerin inþa edenler laikçi rejimler. Hepsi de insaný Samsaya çeviriyor. Böcek olmayý reddedenler katlediliyor, presleniyor, tecavüze uðruyor, yakýlýyor...
Türk solunun laikçi bilinci, baþtanbaþa Müslüman bilince karþý yabancýlaþmýþ. Kin ve öfkeyle konuþuyor. Irkçýlarla ayný saflarda yer alýyor. Suriyelilere önce "ülkemizi iþgal ediyorlar", "nüfuslarý çok", "kokuyorlar" derken þimdi de özgürleþmelerine öfke kusuyorlar. Hadsizin biri "HTÞ'yi görmektense Þam'da Ýsrail tanklarýný görmeyi tercih ediyorum" diyor...
Suriyelilere özgürlüðü çok görüyorlar. Bunun öncülüðünü yapan isyancýlarý "cihatçýlar" diyerek damgalýyorlar. Cihat etmek bir Müslüman için gerektiðinde zorunludur. Meþruiyetini yitirmiþ bir otorite, zulüm ve katliamlarla ülkeyi harabeye çevirmiþ bir rejime karþý canýný ve ailesini korumak cihattýr. Zulme karþý savaþmak cihattýr. IÞÝD gibi patolojik hareketleri öne çýkararak cihadý "cihatçýlar" diye karalamak bütün emperyalistlerin ortak dili...
Laikçi bilincin Suriye sayýklamalarýndan birisi de Aleviler konusu. Güya Aleviler Türkiye'ye gelmek istiyormuþ...
Suriye'deki geliþmeleri laikçi ideolojinin ve mezhepçi siyasetin dar bakýþýyla yaklaþanlar hâlâ "tarihi yanýlgý" içinde dönüp dolaþanlar! Artýk laiklik elden gidiyor nakaratýnýn tarihi iþlevi sona ermiþtir. Ne Türkiye'de ne de Suriye'de iþ görür. Türkiye Suriye olmadý, ama Suriye Türkiye olacak!
Þinasi ÞANLI
17.12.2024