30 Aðustos olur, cephede hayatlarýný kaybetmiþ þehitlerimizin kanýyla yazýlmýþ zaferin yýl dönümünü kutlarýz.

ÝBB’nin kutlamalarýnda kadýnlarla erkekler vals yaparlar.

9 Eylül, Ýzmir’in düþman iþgalinden kurtuluþunun yýl dönümüdür. Yunan ordusu güzelim Ýzmir’i yakarak defolup gitmiþtir.

Ýzmir Büyükþehir Belediyesi ise düþmanýn denize dökülüþünü valslerle kutlar.

Ve siz “Ýyi ki Tunç Soyer Bella Ciao eþliðinde o garip figürleriyle dans etmedi” diye sevinirsiniz.

Ýstanbul’da Kent Saðlýðý adý altýnda bir þenlik düzenlenir.

Kadýköy Belediyesi Yunan bayraðýný sembolize etmek üzere beyaz pantolon ve mavi tiþört giydirilmiþ kadýn erkek karýþýk 30 kiþiye Yunan halk dansý Sirtaki oynatýr.

 

SON OLAY: KÝM KÝMÝ ZÝNCÝRÝNDEN KOPARDI?

 

Önceki gün Edremit’in Yunan iþgalinden kurtuluþunun 99. Yýlý kutlanmaktadýr.

Ama o da ne? Törenlerde zincire vurulmuþ bir çarþaflý kadýn meydanýn ortasýna getirilmiþtir. Sonra zincirleri çözülür, ardýndan çarþafýndan soyunarak ortaya “modern” bir kadýn çýkarýlýr.

Sonunda bu soytarýlýðý mel mel seyreden kalabalýðýn arasýndan biri çýkar ve “Türk kadýnýný zincire vuracak daha anasýndan doðmadý. Türk kadýnýný kim zincire vurdu? Neyin hesabýný yapýyorsunuz? Onu düzenleyenler kim ise, hesabýný verecek” diye haykýrýr. AK Partili Edremit Belediye Meclis üyesi Murat Tuna’ymýþ adý. Helal olsun ona.

Bu pespayeliði marifetmiþ gibi sunan Çaðdaþ Yaþamý Destekleme Derneði imiþ. Valilik açýklama yapmýþ, “Korsan bir gösteri, programda yoktu” diye. Skandalýn ardýndan Kaymakam Turgay Ünsal merkeze alýnmýþ.

Neye yarar?

Ýnsanlarýn sinir uçlarýyla oynuyorlar.

ÝSTÝKLÂL SAVAÞI KAHRAMANI KADINLAR; Þerife Bacý, Halide Onbaþý (Halide Edip Adývar), Halime Çavuþ, Nezahat Onbaþý, Çete Emir Ayþe, Kara Fatma namlý Fatma Seher Erden, Gördesli Makbule, Tayyar Rahmiye, Hafýz Selman Ýzbeli ve daha yüzlercesi… Cephaneliklerde çalýþan, o aðýr mermileri ve toplarý kucaðýndaki çocukla birlikte taþýyan kadýnlarýn HEPSÝ DE ÇARÞAFLIYDI. Peki, onlar zincire mi vurulmuþlardý. Sen mi onlarý zincirlerinden kopardýn yoksa onlar mý senin zincirlerini kopardý?

                 

Bu soruyu kuþ beyinlerinize bir sorun bakalým.

Biraz daha tarihimize bakalým. Maraþ’ta Sütçü Ýmam’ýn kim olduðunu tekrar idrak edelim. Hani þehirde kadýnlarýn çarþaflarýna saldýran ve onlarýn çarþaflarýný çýkarmaya çalýþan Fransýz askerleriyle yanlarýndaki tetikçileri Ermeni milislerine ilk kurþunu sýkan Sütçü Ýmam’ý.

Çarþaf öyle mi? Aðýr olun biraz!..

 

KARA FATMA’NIN KORKUNÇ DRAMI

 

Bu ülkeyi zincire vurmak isteyenlere karþý kahramanca çarpýþýp, þehit ve gazi olan çarþaflý kadýnlarýmýzýn akýbetlerini de biliyoruz. Cumhuriyet döneminde çarþafý çýkarýlarak “modern” kýyafetler giydirilen, hatta batýlýlara özgü þapka taktýrýlan Ýstiklâl Savaþý gazimiz ve kahramanýmýz Kara Fatma lakaplý Fatma Seher Erden’in vicdansýzca nasýl aç, sefil ve dilenmek zorunda býrakýldýðýný, 1930’lu yýllardaki bir dergide gören tarihçi Mustafa Armaðan’ýn linkteki yazýsýndan(*) okuyun.

 

Ben aðlayarak okudum. Göðsüme defalarca balyozlarla vurulmuþ gibi oldu.

Kara Fatma, kocasý Binbaþý Derviþ Bey’le birlikte kâh Kars cephesinde, kâh Balkanlarda savaþýr. Edirne’de Bulgarlara karþý mücadele verirken aðaç kabuðu kemirerek hayatta kalýr. Ýzmit, Düzce, Adapazarý, Ýznik civarýnda Yunanlýlara baskýnlar düzenlerken, köylerden, kasabalardan gönüllü toplar.

Talihsizliði ise Mütarekeden sonra ise eþini kaybetmesiyle baþlar.

                 

O da çarþafý Cumhuriyetimizin bir talimatý olarak çýkarýr ve Batýlý kadýnlar gibi giyinir, saçýný a là garçon kestirir. Ama ne çare? Cumhuriyet’in kadýn kahramaný Kara Fatma, yalnýzlýða ve sefalete terk edilir. Çöpçülük iþi bile verilmez ona. Sonunda savaþtýðý Ruslarýn Ýstanbul’daki kilisesine sýðýnýr, rahibelerin vereceði üç beþ tayýn ekmek için. Sesini duyuramaz orkestra eþliðinde tangolarýn ve valslerin yapýldýðý salonlara. Bakmak zorunda kaldýðý torunlarý ve kendisi sokaklarda dilenmek zorunda kalýr.

Tüm hayatý sersefil geçer.

Gerçek acýdýr.

CUMHURÝYET ÇALINMIÞTIR.

Evet, ne yazýk ki onlarýn kazandýðý Cumhuriyeti, iþgal yýllarýnda ecnebilerle ve yardakçýlarýyla fink atan modern kokoþlar çalmýþtýr.

Mustafa Armaðan’ýn yazdýðýna göre Kara Fatma’ya doðru dürüst ilk maaþ 22 Þubat 1954’te Demokrat Parti döneminde baðlanýr. Ama artýk çok geçtir. Özel bir kanunla kendisine aylýk 170 lira baðlanan Kara Fatma 79 yaþýndadýr ve ömrü bu maaþý almaya daha fazla yetmeyecektir. Bir yýl bile geçmeden Erzurum’da, savaþa ilk katýldýðý memleketinde hayatýný kaybedecektir. Akýlda, saðlýðýnda bir gazeteciye “Göðsümde bir þarapnel parçasý var. Acý veriyor.” sözleri kalýr...

29 EKÝM CUMHURÝYET BAYRAMI yaklaþýyor.

Bir daha hatýrlatmamýz gerekir ki Cumhuriyet’imizin KURULUÞ FELSEFESÝNE geri dönmesi gerekmektedir. Bu ülke, bir ayrýcalýklý zümre tarafýndan deðil, subayýyla, eþrafýyla, köylüsüyle esnafýyla, dindarýyla, liberaliyle, kuvvacýsýyla, komünistiyle, kadýnýyla, erkeðiyle, Türk’üyle, Kürt’üyle, Çerkes’iyle birlikte kazanýldý. Cumhuriyet kimsenin tekelinde deðil. Artýk çarþaf tiyatrosu gibi soytarýlýklarý býrakýp bu gerçeði kabul edelim ve bir arada yaþama kültürümüzü bunun üzerine inþa edelim...

 

Fuat UÐUR

turkiyegazetesi.com.tr

11 Eylül 2021 

…..

(*) http://www.mustafaarmagan.com.tr/genel/kara-fatmayi-rus-kilisesine-muhtac-edenler-utansin/

 

Son Güncelleme Tarihi: 09 Eylül 2024 19:50